Dha Yurt Bülteni-8

(GENİŞ HABERİ)

1)HDP'Lİ BAYDEMİR: NE ZAMANDAN BERİ ÖRGÜT MENSUPLARI KREDİ KARTI KULLANIYOR?

HDP Sözcüsü Osman Baydemir, Hakkari'de silahsız hava aracı ile öldürülen ve PKK'lı olduğu iddia edilen Mehmet Temel'in okul binalarında tesisatçı olarak çalıştığını, kredi ve ATM kartı kullandığını, ödediği elektrik faturaları ile trafikten kesilen ceza makbuzunu gösterdi. Baydemir, "Ne zamandan beri örgüt mensupları kredi kartı, bankamatik kartı kullanıyor? Hangi ATM şubeleri var bizim bilmediğimiz dağın başında?" dedi. HDP Diyarbakır il binasında basın toplantısı yapan Baydemir, halkı yarın Diyarbakır'da düzenleyecekleri mitinge davet etti.

"MUTLAK SURETLE FAŞİZMİ DURDURACAĞIZ"

Baydemir, yaklaşık 2 yıldan bu yana artan oranda ülkede zorbalığın hakim hale dönüştürülmeye çalışıldığını öne sürdü. HDP Sözcüsü Baydemir, 6.5 milyon oy alan parti eş genel başkanlarının 317 günden bu yana milletvekilleri ve belediye başkanları ile birlikte cezaevlerinde tutulduğunu ifade etti. HDP eski eş genel başkanı Figen Yüksekdağ'ın tutuklanmasının 240'ıncı gününde ilk duruşmasının görüldüğünü ve 18 Eylül tarihine ertelendiğini belirten Baydemir, 6.5 milyon insanın oyunu alan bir sayisi hareketin ve liderlerinin tasfiye edilmeye çalışıldığını savundu. Eş genel başkanları, milletekilleri ve çok sayıda belediye başkanı ve siyasetçinin tutuklu bulunduğuna dikkat çeken Osman Baydemir, Figen Yüksekdağ'ın küçük bir salonda yargılanacağını ifade ederken, "Aleniyet ilkesine aykırı gerçekleşirse genel başkanımız duruşmaya katılmayacağını ifade etti. Duruşmanın aleniyeti çiğnenmemelidir. Bizler her koşulda duruşma salonunda olacağız, mahkemenin önünde olacağız. Adalet teceli edinceye kadar sinmeyeceğiz, mutlak suretle faşizmi durduracağız" diye konuştu.

"KARAKOLDA DURDURULMUŞ KİMLİKLERİ KONTROL EDİLMİŞ"

Baydemir, geçen 31 Ağustos'taHakkari kent merkezine 20 kilometre uzaklıktaki piknik alanı olarak kullanılan Kanireş Çeşmesi'nde silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile sivil olduklarını öne sürdüğü Mehmet Temel'in ölümü, İbrahim Sak, İsmail Aydın ile Musa Tarhan'ın da yaralandığı olaya değişirken bu kişilerin o günde karakolda kimliklerinin kontrol edildikten sonra gitmelerine izin verildiğini öne sürdü. Baydemir, şu iddialarda bulundu: "Hayatını kaybeden Mehmet Temel, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda binaların tesisat işlerini yapan evli ve 3 çocuk babası olan bir yurttaşımızdır. İsmail aydın 43 yaşında evli 5 çocuk babası ve duvar ustasıdır. Musa Tarhan 54 yaşında, evli ve 8 çocuk babasıdır. ve ibrahim Sak, 54 yaşında, evli ve 6 çocuk babası, defterdarlıktan emekli olan bir memurdur. AKP Genel Başkanı Erdoğan, 'Nerede bu siviller?' diyor. İşte siviller burda. Bir tanesi mezarda, 2 tanesi cezaevinde, bir tanesi hastanede. Tek başına bir hayat hakkına saldırıdan söz etmiyorum, aynı zamanda yargısız infaz söz konusu. Bir insan yargılanmadan, bütün delilleri ortaya konulmadan, belgeleriyle, bulguları, ispatıyla ortaya konulmadan, nasıl terörist, işbirlikçi ilan edersiniz? Bütün iddiaları ortaya koydukları argumanlarla çelişmekte. İddiaları kendileri çürütmekte. Söz konusu şahısların takip altında olduğu, kayıtlı oldukları iddia ediliyor. Önceki Adalet Bakanı, Bekir Bozdağ tarafından. Bu insanlar saldırıya maruz kalmadan 1.5 saat önce Hakkari'den köye doğru giderken, Debir karakolunda kontrol noktasında tutuldular, kimlikleri alındı ve GBT'lerine bakıldı ve 'gidin' denildi bu insanlara. Eğer bunlar suçluydu iseler, neden bu insanları tutmadınız? Çok açık ve net Kanireş, Hakkari'nin adeta Telak Köyü'nün mesire, piknik alanıdır. Bu insanların tek suçu o gün, o saate orda bulunmak."

HDP Sözcüsü söz konusu 4 kişinin kredi ve ATM kartı kullandığını ve isimlerine kayıtlı elektrik faturası ödediklerini anlatırken, Mehmet Temel adına kesilen trafik cezası makbuzunu göstererek, "Sizin terörist dediğiniz 23 Temmuz 2016'da Depin kontrol noktasında kendisine kesilen bir trafik cezasını gösteriyoruz. Hayatını yitiren sivil insanın kullandığı araca bir trafik cesazı kesilmiş. Ne zamandan beri trafiğe çıkıyorlar, aşırı hızdan, kemer bağlamamadan ceza mı kesiyorsunuz örgüt üyelerine? Sivil bir yurttaş hayatın akışı içerisinde aynı şekilde bu da hayatını yitiren sivil insanın bankamatik ve kredi kartları. Ne zamandan beri örgüt mensupları kredi ve bankamatik kartı kullanıyor? Bir yalan, bir iftira başka yalanları da beraberinde getiriyor. Bir kez daha hakikat öldürülmeye yok edilmeye çalışılıyor. Yine hayatını yitiren yurttaşımıza ilişkin; üzerine kayıtlı elektrik faturası var, her ay elektrik faturası ödüyor. Genç çiftçilerin desteklenmesi programına başvurmuş, kendi köyünde proje uygulamak üzere. Biz size hayatını yitiren bu sivillerin, saldırıdan etkilenen siviller olduğunu ispat ediyoruz. Siz de delilerinizi ortaya koyun. Hangi hakla, hangi belge ve hakla SİHA saldırı sonucu ölen ve yaralanan, saldırıya uğrayan bu 4 yurttaşımızın hangi delille ortaya koyuyorsunuz? Bunu ıspatlayın" diye konuştu.

HDP'li Osman Baydemir, ölen kişinin sivil olduğunu ilk günden beri savunan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu başta olmak üzere kendi milletvekilleri ve STK başkanlarının hedef gösterildiğini,, bunun yargısız infaz olduğunu söyledi. Gazetecilerin sorularını Kürtçe ve Türkçe yanıtlayan HDP'li Baydemir, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nde yapılması planan referandumun hayırlı olmasını dilerken, Erbil'deki yerel Kürt Parlamentosu'nun 2 yıl aradan sonra açılmasını büyük bir mutlulukla karşıladıklarını söyledi. Osman Baydemir, "Keşke Kürdistan'ın bütün parçalarında, parlamento açılsaydı. Irak hükümetinin Kerkük Valisi'ni alması da aynı şekildedir. Bu karar halkın iraresine karşıdır, demokrasiye karşı bir karardır. Bunu kabul etmemiz doğru değildir. Herkesin Kürdistan Parlamentosu'na ve Kürdistan halkının iradesine saygı duyması gerekir. Referandumda çıkacak karar da neyse ona da saygı duyacağız" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü

----------------------------

-Baydemir'in konuşması

-Baydemir'in kredi kartları ve elektrik faturası ile trafik ceza makbuzunu göstermesi

-Genel ve detaylar

Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ/DİYARBAKIR,

=======================================================

2)EDİRNE'Yİ SU BASKINLARINDAN KURTARACAK KANAL PROJESİNİN YÜZDE 90'I TAMAMLANDI

EDİRNE'de Yunanistan ile sınırı oluşturan ve her yıl taşkınlarla gündeme gelen Meriç Nehri'nde Devlet Su İşleri tarafından başlatılan 7 bin 800 metrelik 'Kanal Edirne' projesinin 7 bin 100 metrelik bölümü tamamlandı. Edirne'de Yunanistan ile sınırı oluşturan ve her yıl taşkınlarla gündeme gelen Meriç Nehri'nde Devlet Su İşleri tarafından başlatılan 'Kanal Edirne' projesinin yüzde 90'ı tamamlandı. 2015 yılının Kasım ayında 46 milyon lira bütçeyle yapımına başlanan 7 bin 800 metrelik 'Kanal Edirne' projesinin 7 bin 100 metrelik bölümü bitirildi. Meriç Nehrinin by-pass edilerek oluşturulan kanalla birlikte 2 bin metreküp/saniye seviyesinde taşan Meriç Nehri artık 2 bin 500 seviyesine de çıksa, taşkınlar olmayacak.Yunanistan ve Bulgaristan'a sınır Meriç Nehri üzerinde devam eden, 'Kanal Edirne' projesi ile birlikte yürütülen, Karaağaç Tahliye ve Drenaj Kanalı ile 5 bin kişinin yaşadığı Karaağaç Mahallesi su baskınından kurtarılıp 7 kilometre uzaklıkta tekrar Meriç Nehri'ne bağlanacak. Tahliye kanalının tamamlanmasıyla yaklaşık 1000 metreküp/saniyelik taşkın suyunu kaldırabilecek kanalın taban genişlik kapasitesi 50 metre, derinliği de 4.5 metre olacak. Kanal üzerinde yaya ve araç geçişlerini sağlamak için oluşturulacak olan 5 köprüden 4'ünde çalışmalar tamamlandı.

Edirne DSİ 11'inci Bölge Müdürlüğü yetkilileri, 'Kanal Edirne' projesinin bitimiyle birlikte Meriç ve Tunca nehri debilerinin yüzde 100 artacağını söyledi. 15 Temmuz askeri darbe girişimi projenin uzamasına neden oldu. Yetkililer, bu konuda, "Bizi 15 Temmuz askeri darbe gecesi ve devamında süren süreç 40 günlük kayba uğrattı. Bu süreçte makineleri çalıştıramadık. Makinelerimiz 3 adet köprümüzde nöbet tuttu, dolayısıyla bir ay 10 gün civarında çalışamadık" açıklamasını yapmıştı.

Görüntü Dökümü

-------------------

-Kanal Edirne'den detaylar

-Kanal'daki kazı çalışmaları

-İş makinelerinden detaylar

-Kanal üzerindeki köprülerden detaylar

-Detaylar

Haber-Kamera: Jale AVYÜZEN/ EDİRNE, -

======================================================

3)EVDE TEK BAŞINA BIRAKILAN ÇOCUK PENCEREYE ÇIKIP YARDIM İSTEDİ

KONYA'da annesinin üzerinden kapıyı kilitleyip evde tek başına bıraktığı 5 yaşındaki Suriyeli Rami, birinci kattaki demir parmaklıklı evlerinin penceresindeki sinekliği yırtıp çevredekilerden yardım istedi. Mahalle sakinleri ağlayan çocuğun yanında beklerken, 2 saat sonra gelen annesi kapıyı açarak oğlunun yanına girdi.

Olay, Selçuklu İlçesi Ferit Paşa Mahallesi Bakış Sokak'ta bulunan 3 katlı apartmanın 1'inci katında meydana geldi. Annesinin kapıyı kilitleyip tek başına bıraktığı Suriyeli Rami, evlerinin penceresindeki sinekliği yırtıp çevredekilerden yardım istedi. Demir parmaklıklı pencere kenarına oturup ağlayan çocuğu görenler durumu polise bildirdi. Mahalle sakinleri pencere kenarında bekleyen çocuğa annesinin geleceğini söyleyerek teskin etmeye çalışırken, çocuğun başını pencere korkuluklarına dayayarak uyuduğu görüldü. Olay yerine polisin gelmesi beklenirken, elinde poşetlerle ve diğer çocuğunun bulunduğu bebek arabasıyla gelen anne kilitlediği kapıyı açarak yaklaşık 2 saattir evde bekleyen çocuğunun yanına girdi. Annenin küçük Rami evde uyuduğu için yanına almadığı ve tek başına bıraktığı öğrenilirken, komşuları annenin daha önce de bu şekilde çocuklarını kilitleyip yardım almaya gittiğini söyledi.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-Olay yeri görüntüsü

-Pencerede bekleyen çocuk

-Mahalle sakinlerinin pencere kenarında beklemesi

-Çocuğun korkuluk kenarında uyuklaması

-Genel ve detaylar

-Anenin gelerek eve girmesi

( Haber-Kamera: Hasan DÖNMEZ/KONYA,

=============================================

4)AHIR YANGININDA HAYVANLAR SON ANDA KURTARILDI

EDİRNE'de Ahmet Karaduman'a ait ahırda çıkan ve kısa sürede eve sıçrayan yangında, mahalleleli ahırda bağlı 3 inek ve 2 köpeği yanmaktan son anda kurtardı. Edirne'nin Yıldırım Mahallesi'nde hayvan besiciliği yapan Ahmet Karaduman'ın evde olmadığı sırada ahırın çatısında henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Yangını görenler itifaiyeye haber verirken ahırdaki alevler bitişikteki Karaduman'ın evine de sıçradı.İtfaiye gelene kadar alevlere hortum ve kovalarla müdahale eden vatandaşlardan Hakan Nalbant, ahırda bağlı bulunan 3 inek ile 2 köpeği de yanmaktan son anda kurtarıp dışarıya çıkardı.

Gelen itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle alevler daha da büyemeden kontrol altına alındı. Yangında Ahmet Karaduman'a ait ahırın ve evin çatıları kullanılamaz hale geldi. İtfaiyenin yangınla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü:

----------------------

Yangına müdaleden mahalleli

Yanan çatı

Yangına müdahale genel detay

Hakan Nalbant ile röp

İtfaiye ekipleri gelişi

Yangına müdahale etmesi

Yangında kurtarılan inekler

Haberden detay görüntüler

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,

==================================================

5)AĞZI BAĞLI ÇUVALA KONULARAK ÜZERİNE KASA KAPATILAN KÖPEK KURTARILDI

ANTALYA'nın Alanya İlçesi'nde sera içerisinde ağzı düğümlü bir çuvala konulup, üzerine plastik meyve kasası kapatılan yavru köpeği yerleşik Alman çift kurtardı. Çift köpeği sahiplenirken, Hayvanlar Eşittir Yaşam Derneği Başkanı Mehmet Ergun, olayla ilgili jandarmaya şikayette bulunduklarını söyledi. Konaklı Mahallesi'nde yerleşik yaşayan Alman Nicole Mader ve eşi, geçen perşembe akşamı evlerinin yakınındaki bir seradan köpek sesi geldiğini fark etti. Seraya giren çift, çuval içine konulup ağzı düğümlenmiş ve üzerine de meyve kasası konulmuş bir köpek olduğunu gördü. Hayvanı çıkaran çift Alanya Hayvanlar Eşittir Yaşam Derneği Başkanı Mehmet Ergun'a haber verdi. Seraya gelen Ergun köpeğe yiyecek ve su verirken, sera sahibini de çağırdı. Sera sahibi olayla ilgili bilgisi olmadığını belirtti. Köpeği, bakıcılığını üstlenmek isteyen çifte teslim eden Mehmet Ergun, olayla ilgili jandarmaya suç duyurusunda bulundu. Konuya ilişkin herhangi bir gözaltı olmadığı kaydedildi.

"CİNAYETE TEŞEBBÜS"

Hayvanlar Eşittir Yaşam Derneği Başkanı Mehmet Ergun, "Bu bir cinayete teşebbüstür. Ancak biz gerekli yasal başvurularımızı yapacağız. Bu bir köpeği canlı, diri diri resmen öldürmeye teşebbüstür. Bunun fotoğrafları da mevcut" dedi.

Köpeği buldukları seranın karşısında bir apartmanda oturduğunu anlatan Nicole Mader de pencereden köpeğin sesini duyduğunu kaydetti. Seraya gittiğinde köpeğin üzerinde kasa olduğunu fark ettiğini belirten Mader, kasayı kaldırdığında ise köpeği çuval içinde bulduğunu söyledi.

Görüntü Dökümü

---------------

Köpekten görüntü

Hayvanlar Eşittir Yaşam Derneği Başkanı Mehmet Ergun'In konuşması

Nicole Mader'ın konuşması (Almanca)

Kasadan görüntü

Haber- Kamera: Engin ANAK/ALANYA(Antalya),

======================================================

6)AĞACA ASILI İP I GÖNDERİP HELALLİK İSTEYİNCE, POLİS HAREKETE GEÇTİ

ANTALYA'da 45 yaşındaki G.B. portakal ağacına asılı ip fotoğrafını yakınlarına mesaj atıp helallik isteyince, polis alarma geçti. Polis ekiplerinin fotoğrafın çekildiğini konuma bakarak portakal bahçelerinde aradığı G.B., gece eve geldi. Konyaaltı İlçesi'nde oturan evli ve 2 çocuk babası G.B., dün öğle saatlerinde yakınlarını arayarak helallik isteyip, bulunduğu portakal bahçesinde ağaca asılı ipin fotoğrafını çekip mesaj attı. O saatten sonra telefonu kapalı olan B.'den bir daha haber alınamadı. Bir sitede güvenlik görevlisi olarak çalışan ve eşinden boşandığı belirtilen G.B.'nin hayatından endişe eden yakınları, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirerek yardım istedi.

PORTAKAL BAÇESİNDE ARAMA

Ailesi ve yakınlarının ifadesine başvuran polis, fotoğrafın G.B.'nin oturduğu Hurma Mahallesi'ndeki bir portakal bahçesinden gönderildiğini tespit etti. Bölgeye gelen itfaiye, polis ve sağlık ekipleri portakal bahçelerinde uzun süre arama yaptı. Bazı polisler çevredeki yüksek binalara çıkarak ekipleri yönlendirdi. Yaklaşık 15 dönümlük alanı tarayan ekipler, G.B.'ye ulaşamadı. Aramalar sonuç vermeyince polis, tutanak tutarak ayrıldı.

GECE EVE GELDİ

Bir süreden beri bunalımda olduğu ve daha önce de intihar girişiminde bulunduğu belirtilen G.B., gece saat 23.30'da evine geldi. Arandığını öğrenince de gece karakola giderek eve döndüğünü söyledi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Polislerin portakal bahçesinde görüntüsü

Ambulansın görüntüsü

Polis araçlarının görüntüsü

Şahsın oğlunun görüntüsü

Polis bilgi alırken görüntü

Gürcan Bozkurt'un resmi

145 MB --01.18

Haber: Bülent TATOĞULLARI-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

====================================================

7)KAMERADAKİ CİNAYETİN SANIKLARI 'PİŞMANIZ' DEDİ

ANTALYA'nın Serik İlçesi'nde geçen yıl bir market önünde tartıştıkları orman muhafaza memuru 50 yaşındaki Halis Hisarkaya'yı dövüp öldürdükleri suçlamasıyla tutuksuz yargılanan 31 yaşındaki Mahmut Kara ile 36 yaşındaki Ali Kumbul, duruşmada pişman olduklarını söyledi. Sanıklardan Ali Kumbul, "Keşke o akşam o markete sigara almaya gitmeseydik. Pişmanım" dedi.Geçen yıl 31 Ekim akşamı meydana gelen olayda, Merkez Mahallesi'ndeki evine giden Halis Hisarkaya, 2 kişiyle tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine 2 kişinin saldırısına uğrayan Hisarkaya, göğsüne ve başına aldığı yumruk darbeleriyle bayılırken, şüpheliler kaçtı. Bu anlar marketin güvenlik kameraları tarafından da kaydedildi. Hastanede tedaviye alınan Halis Hisarkaya, 3 Kasım'da öldü. Polis olayla ilgili çalışma başlatırken, 7 Kasım günü avukatları eşliğinde İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne gelen şüpheliler Mahmut Kara ile Ali Kumbul teslim oldu. Ardından da çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Mahmut Kara ve Ali Kumbul hakkında 'kasten öldürme', R.O.G. ile Ö.Ş. hakkında suçluyu bildikleri halde polise bildirmediklerinden 'suçluyu kayırma' suçlamasıyla dava açıldı. Bu yıl temmuz ayında görülen ilk duruşmanın ardından Mahmut Kara ile Ali Kumbul tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

SAVCI MÜTALAA VERDİ

Manavgat 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına tutuksuz sanıklar Mahmut Kara ve Ali Kumbul ile Halis Hisarkaya'nın yakınları ve tarafların avukatları katıldı. Duruşmada olaya ilişkin güvenlik kamerası görüntüleri izlendi ve savcı tarafından mütalaa verildi. Mütalaada, Mahmut Kara ile Ali Kumbul'un 'taksirle ölüme sebebiyet vermek' suçundan 3 yıldan 6 yıla kadar, R.O.G. ile Ö.Ş.'nin de 'suçluyu kayırmak' suçundan 6 aydan 5 yıla kadar cezalandırılması istendi.

OLAY YERİNDE FİİLEN ÖLMÜŞTÜ

Davaya katılan Halis Hisarkaya'nın yakınlarının avukatı Lütfiye Erdem, mütalaayı kabul etmediklerini, sanıkların kasten öldürme suçuyla yargılanmaları gerektiğini anlattı. Görüntülerde görüldüğü gibi Halis Hisarkaya'nın, market dışında durduğu ve herhangi bir hareketinin olmadığını belirten avukat Erdem, sanık Mahmut Kara'nın maktulün yanına gelerek önce başına ardından da göğsüne yumruk attığı ve ikinci yumruğu doğrudan göğüs kafesinin sol bölgesine vurduğunu, orada bulunanların sağlık ekiplerine telefon etmesini engellediğini savundu.

SANIKLAR 'PİŞMANIM' DEDİ

Mütalaaya karşı savunması sorulan sanık Mahmut Kara ise "Pişmanım, üzgünüm. Ben ona küfretmedim, o bana küfretti. Elini beline atınca silah çekecek sandım. Pişmanım" dedi.

Diğer sanık Ali Kumbul ise "Keşke o akşam o markete sigara almaya gitmeseydik. Pişmanım" diye konuştu.Sanık avukatları da mütalaada aleyhte olan hususları kabul etmediklerini belirterek, mütalaaya karşı savunma yapmak için süre istedi. Verilen aranın ardından mahkeme heyeti Adli Tıp Kurumu'ndan yeni rapor alınması ve savunmaların hazırlanması için duruşmayı erteledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------

ARŞİV OLAYLA İLGİLİ GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜLERİ 8 KASIM 2016' DA SERVİS EDİLDİ

Haber- Kamera: Mithat ABAKAN/MANAVGAT(Antalya),

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel