TÜM KATEGORİLER
Roma'da Yabancı Sanatçılardan "Geleneksel Türk-İslam Sanatları Sergisi"
İtalya'nın başkenti Roma'da, yabancı sanatçıların eserlerinden oluşan "Geleneksel Türk-İslam Sanatları Sergisi" açıldı.
İtalya'nın başkenti Roma'da, yabancı sanatçıların eserlerinden oluşan "Geleneksel Türk-İslam Sanatları Sergisi" açıldı.
Yunus Emre Enstitüsü Roma Türk Kültür Merkezinin düzenlediği etkinlikle, Türk-İslam sanatları alanında uzun süredir çalışan yabancı sanatçılar, eserlerini Romalı sanatseverlerin beğenisine sundu.
Etkinlikte ilk olarak, Mısırlı yönetmen Muhammad Kenawi tarafından çekilen ve İtalya ile bazı ülkelerden sanatçıları icra ettikleri sanatlarıyla ve Türk-İslam dünyasına bakış açılarıyla anlatan belgesel film gösterildi.
Daha sonra, yönetmen Kenawi, hat sanatçısı Bibi Trabucchi, ressam ve hat sanatçısı Anna Shamira Minozzi ile ressam Luigi Ballarin'in katıldığı söyleşiye yer verildi. Söyleşinin ardından sanatçıların, hat sanatından eserlerinin bulunduğu serginin açılışı yapıldı. Sergi, 30 Aralık'a kadar gezilebilecek.
Yunus Emre Enstitüsü Roma Türk Kültür Merkezi Müdürü Sevim Aktaş, açılış töreninde AA muhabirine yaptığı açıklamada, merkezin kültürleri birbirine yakınlaştırmayı ve dostluk köprüleri kurmayı amaçladığını söyledi.
Mısırlı yönetmen Kenawi'nin Türk-İslam sanatlarıyla ilgilenen Avrupalı sanatçıları konu edindiği belgeselinin de bu çerçevede çok güzel bir çalışma olduğunu belirten Aktaş, "Türk-İslam sanatlarının bir yabancının gözüyle yorumlanması çok güzel ve ilgi çekici bir proje." dedi.
Aktaş, hem sanatçıların bir araya getirilmesi hem de insanların kafasındaki ön yargıların aşılarak insanlık sevgisi ve barış mesajının verilmesinin önemine dikkati çekti.
Avrupalı sanatçıların, Türk-İslam dünyasının kültürünü, İslam'ın gerçek felsefesini sanatlarıyla anlatmasının da çok daha ikna edici olduğunu ifade eden Aktaş, "Sanatçıların vermek istedikleri mesaj şu: 'Bakın aslında ürktüğünüz, korktuğunuz dünya, tanımadığınız bir dünya. Tanırsanız siz o dünyayı çok seveceksiniz. Ben tanıdım ve ben bunu sanatımla anlatmaya çalışıyorum. Buyurun siz de tanıyın.' Ön yargıların yıkılması için en güzel araç zaten sanat ve kültür." diye konuştu.
Mısırlı yönetmen Kenawi
Yabancı sanatçıları ve çalışmalarını onar dakikalık kısa filmlerine konu eden Mısırlı yönetmen Muhammad Kenawi de bu çalışmanın, "Yabancıların Gözünden Doğu" başlığıyla bir televizyon kanalının projesi olarak 2014'te geliştiği bilgisini verdi.
Belgeselde, İslam eserlerine ilgi duyan ve eserler ortaya koyan 30 Avrupalı sanatçının öyküsünü işlediğini aktaran Kenawi, şunları kaydetti:
"Avrupa'da İslam'a ilgi var ancak farklı etkenlerden, siyasi nedenlerden, İslam'a yönelik verilen olumsuz haberlerden sanat ve kültüre boşluk kalmıyor. Bu olumsuz haber bombardımanı yüzünden Batıda pek çok insan, Müslüman dünyayı şiddet, savaşlar, çatışmalar dünyası olarak görüyor ama aslında başka neler olduğuna dair fikirleri yok. Bu kültür, radikal bir kültür değildir. Bütün diğer kültürlerin radikal unsurları olduğu gibi burada da o var. İyi ve kötü insan her alanda var. Bu sanatçılar sayesinde bu kültür tanınacak."
İtalyan sanatçılar
Mısır'a yaptığı bir seyahat sonrası İslam'a, hat sanatına ilgi duymaya başlayan İtalyan ressam ve hat sanatçısı Anna Shamira Minozzi ise bu gezisinin ardından barış mesajı olarak gördüğü İslam'ın güzelliklerini başkalarıyla paylaşma ihtiyacı hissettiğini belirtti.
Son dönemde bazı çevrelerce İslam'ın terörle anılması hakkındaki düşünceleri sorulan Minozzi, şunları anlattı:
"Terör, tahsili olmayan, İslam'ın mesajını hakikaten anlamamış kişilerden çıkıyor. İslam, barıştır. Kim aşırıcılığa kayıyorsa o dinlerin vermek istediği barış mesajını anlamamış ve Allah'ı aramıyor demektir. Onlar, daha çok kendi ideolojisini yaymaya bakıyor. Ben bir Batılı olarak İslam'a yakınlaştım ve Kur'an-ı Kerim'i, Hazreti Muhammed'in hadislerini okudum ki hemen hemen hepsinde barış, hoşgörü ve açılım mesajları gördüm. Bunları görmeyen ve başkaları tarafından yönlendirilenler, yanlış bir görüş açısında olabilirler ama İslam, gerçekten bir barış mesajıdır."
Sanat yaşamını, 2013'te Beyoğlu Belediyesinin bir projesi kapsamında gittiği ve pek çok açıdan etkileyici bulduğu İstanbul'da sürdüren İtalyan sanatçı Luigi Ballarin, Sultanahmet ve çevresinin kendisini en çok etkileyen yerlerden biri olduğunu dile getirdi.
Bir Katolik olmasına rağmen camiye gittiğinde kendisini iyi hissettiğini söyleyen Ballarin, "Sık sık gidiyorum. Arapça bilmiyorum ama kendi dilimde dua ediyorum. İslam, sanki bir dinler savaşıymış gibi gösterilmeye çalışılıyor ama bu doğru değil. İslam, saf ve coşku dolu duygudur, kültürdür." değerlendirmesini yaptı.
