Haberler

Dha Yurt Bülteni-2

(ÖZEL)1)ÖSO, AFRİN İÇİN HAZIR KITA BEKLİYOR SURİYE'nin Azez kentinde bulunan Özgür Suriye Ordusu güçleri, Türkiye'nin olası Afrin operasyonuna odaklandı.

(ÖZEL)

1)ÖSO, AFRİN İÇİN HAZIR KITA BEKLİYOR

SURİYE'nin Azez kentinde bulunan Özgür Suriye Ordusu güçleri, Türkiye'nin olası Afrin operasyonuna odaklandı. ÖSO güçleri, hazır kıta şekilde beklediklerini ve Türkiye'nin harekatı başlatmasıyla Afrin'in teröristlerden arındırılmasında görev alacaklarını söyledi.

Kilis'in karşısında bulunan ve Türkiye'nin düzenlediği Fırat Kalkanı Harekatı ile çevresindeki terör unsurlarından temizlenen Azez'de, kontrolü elinde bulunduran ÖSO güçleri ile kentte yaşayan siviller komşu kent olan Afrin'e olası operasyonun başlamasını bekliyor. Türkiye'nin başlatacağı operasyona destek olacağını açıklayan ÖSO bileşeni gruplar ise teyakkuz durumunda olduklarını ve kendilerine sinyal verilmesi ile tüm güçlerin PYD'ye karşı savaşacağını bildirdi. Fırat Kalkanı Harekatı ile yaşamın normale dönmeye başladığı ve altyapı yenileme çalışmalarının sürdüğü Azez'de, son günlerde insanlar Türkiye'nin düzenleyeceği Afrin operasyonuna odaklanmış durumda. Azez sakinleri, komşu kent olan Afrin'e yönelik operasyonu zaman zaman kendilerine yönelik saldırı ve tacizin de sona erecek olmasından dolayı desteklediklerini ifade etti. İç savaşın ardından rejim veya terör örgütlerinin baskısıyla terk ettikleri evlerine Fırat Kalkanı Harekatı ile yıllar sonra dönen Azez sakinleri, terör örgütü PYD'den arındırılmasıyla Afrin'de de huzurun sağlanacağını ve evlerini terk eden ilçe sakinlerinin kendileri gibi güvenle topraklarına kavuşacağını belirterek, operasyonu desteklediklerini dile getirdi.

Cerablus ile Azez arasındaki bölgeye huzuru getiren Fırat Kalkanı Harekatı'nda Türkiye tarafından desteklenen Özgür Suriye Ordusu bünyesindeki silahlı gruplar da Afrin'e yönelik operasyona hazır olduklarının mesajını veriyor. ÖSO bileşenlerinden olan Ceyşel Şamel grubu, Afrin sınırına yakın bölgelerde PYD'li teröristlere birkaç yüz metre uzaklıktaki kontrol noktalarının 24 saat güvenliğini sağlıyor. Sık sık Afrin bölgesindeki teröristlerin saldırılarını karşılık vererek püskürten Ceyşel Şamel grubu üyeleri, Türkiye'nin düzenleyeceği harekata hazır olduklarını ifade etti.

Ağır ve hafif silahlarla Afrin sınırındaki kontrol noktalarında nöbet tutarak olası saldırıları engelleyerek Azez'in güvenliğini sağlayan ÖSO üyeleri, aynı zamanda başlayacak operasyonda da en ön safta yer almak istiyor. Ceyşel Şamel grubu askeri kanat sorumlularından Esad Dennun, iç savaşın ardından her türlü desteği veren Türkiye'nin düzenlediği Fırat Kalkanı Harekatı ile bölgeye huzur geldiğini hatırlattı. Cerablus ile İdlib arasındaki bölgede sadece Afrin'de PYD'li teröristlerin bulunduğunu ve bu durumun hem Türkiye hem de kendileri için tehdit olduğunu anlatan Dennun, "Bu tehdidi ortadan kaldırmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Biz bulunduğumuz Azez sınırında 8 kontrol noktasında PYD'li teröristlerin saldırılarını püskürtüyor, kentimize girmelerini engelliyoruz. Bizim tek isteğimiz bu bölgede huzur ve barışın tesis edilmesi. Bunun için de bir an önce Afrin'in teröristlerden temizlenmesi gerekiyor. Türkiye'nin bu yönde düzenleyeceği operasyona da gerekli desteği veriyoruz, vereceğiz. Biz hazırız ve sadece operasyon için görev bekliyoruz. Operasyon başlayınca en önde giderek Türk askerleriyle birlikte Afrin'i teröristlerden kurtaracağızö diye konuştu.

Görüntü Dökümü

--------------------

ÖSO güçlerinin oluşturdukları siperlerde nöbet tutmaları

-Ağır silahlarla elleri tetikte ÖSO cuların görüntüsü

-Kontrol noktalarından görüntü

-Muhabir Hasan Kırmızıtaş' ın anonsu

-ÖSO' güçlerinin binaların içindeki gözetleme noktalarından izleme yapması

-Ceyşel Şamel grubu askeri kanat sorumlularından Esad Dennun ile röp

Hasan KIRMIZITAŞ- Can EROK/AZEZ (Suriye), -

============================================================

ŞİDDETLİ RÜZGAR KEMERİ DEVİRDİ, VAPUR SEFERLERİ İPTAL OLDU

2)İZMİR' DE DENİZLE KARA BİRLEŞTİ

İZMİR'de şiddetli rüzgar nedeniyle Konak Belediyesi'nin yılbaşı süslemeleri için yaptığı kemer devrildi. Kemerin gece devrilmesi faciayı önlerken, şiddetli rüzgardan deniz ulaşımı da etkilendi. İZDENİZ olumsuz hava koşulları nedeniyle seferlerin iptal edildiğini açıkladı. Konak Belediyesi'nin yılbaşı kutlamaları çerçevesinde yaptığı süslemelerden olan Alsancak'taki Şevket Özçelik Sokak'ta bulunan ışıklı kemer, saatte 35 kilometre hızla esen şiddetli rüzgar nedeniyle gece saatlerinde devrildi. Gazi İlköğretim Okulu'nun köşesinde bulunan ve gündüz saatlerinde binlerce kişinin geçtiği sokaktaki kemerin gece devrilmesi olası bir faciayı önledi. Konak Belediyesi zabıta ekipleri, kemerin etrafına güvenlik şeridi çekerek önlem aldı. Öte yandan şiddetli rüzgardan deniz ulaşımı da etkilendi. İZDENİZ olumsuz hava şartları nedeniyle seferlerin iptal edildiği duyurdu. İZDENİZ'den yapılan açıklamada "Sayın yolcularımız, olumsuz hava ve deniz koşulları nedeniyle tüm yolcu ve araba vapuru seferleri geçici süre iptal edilmiştir" denildi.

DENİZLE KARA BİRLEŞTİ

İzmir'in en prestjli yerlerinden Alsancak Gündoğdu Meydanı'nda yağmur ve fırtına nedeniyle denizin yükselmesi sonucu sular cadde ve sokakları göle çevirdi, ev ve işyerlerini bastı. Kordon'da çoğu kafeterya ve restoran olan mekanların sahipleri ellerinde süpürgelerle suları tahliye etmeye çalıştı ancak başarılı olmadı. Pantolonlarını dizlerine kadar sıyıran vatandaşlar, çaresizliklerini "Görüyorsunuz halimizi değil mi? Para kazandığımız yer mahvoldu. N'olur yardın edin!" dedi. Olay yerinde çok sayıda itfaiye ve AKS aracı olmasına rağmen sel sularıyla mücadelede etkili olamadı. Denizle kara birleşirken dalga boyu da üç metreyi buldu. Meteoroloji yetkililerden alınan bilgiye göre İzmir'de rüzgar saatte 73 kilometre hıza kadar ulaşırken yağmur de metrekareye Güzelyalı'da 9.8 kilogram metrekareye, Çiğli 5.4, Gaziemir 10.4 ve Karaburun 29.7 kilogram olarak düştü.

BELEDİYE AÇIKLAMA YAPTI

İzmir Büyükşehir Belediyesi yaptığı yazılı açıklamada kentte denizin kabardığını, suların yükseldiğunu dalgaların boyunun 4 metreye kadar çıktığını, rüzgarın şiddetinin de 103.3 kilometreye kadar yükseldiğini belirterek, sahil kesiminde daha yoğun hissedilen şiddetli lodos nedeniyle 11 ağacın devrildiğini söyledi. Açıklamada şöyle dendi:

"Rüzgarın şiddeti, Konak ve Alsancak bölgesinde 71.6 kilometreyi buldu. Meteroloji Bölge Müdürlüğü yetkilileri, lodosun yerini karayele bıraktığını, kuvvetli rüzgar ve fırtınanın akşam saatlerine kadar devam edeceğini bildirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri, geceyi teyakkuzda geçirdi. Şiddetli lodos sonrası yapılan ilk tespitlere göre, Balçova, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı, Buca, Alsancak, Karşıyaka, Bornova, Gaziemir, Bayraklı ve Karataş'ta toplam 11 adet ağaç devrildi. Narlıdere ve Balçova'da devrilen ağaçların altında kalan iki araç kurtarıldı.  Deniz suyunun aşırı yükselmesi nedeniyle Mavişehir Balıkçı Barınağı ile Konak ve Alsancak vapur iskelelerinde taşmalar yaşandı. Şiddetli fırtına ve dalgalar nedeniyle, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı'nın deniz tarafındaki yürüyüş şeridi ve ahşap iskelelerde hasar oluştu. 1. Kordon'da da dalgaların kuvvetiyle parke taşları söküldü. Gece boyunca İZSU ekipleri de seferber oldu. Lodos ve deniz suyu yükselmesi nedeniyle, Karşıyaka bölgesinde yaşanan su taşkınına müdahale edildi.

Görüntü Dökümü

----------------

Denizle karanın birleşmesi

Vatandaşların su basan işyerlerini tahliye etmeye çalışması

Vatandaşların isyanı

Genel ve detay görüntüler

Haber- Kamera: Taylan YILDIRIM- Davut CAN-İZMİR/DHA

======================================================

3)TÜRK VE YUNAN BOTLARI ARASINDAKİ HAREKETLİ ANLAR KAMERADA

MUĞLA'nın Bodrum ilçesi açıklarındaki Kardak Kayalıkları'nda Türk ve Yunan sahil güvenlik botları arasında hareketlilik yaşandı. Kardak'a yakın seyreden Yunan hücumbotuna, Türk sahil güvenlik botu engel oldu. O anlar ise görüntülendi.

Bodrum'un Gümüşlük Mahallesi'ne 3.5 mil uzaklıktaki Kardak Kayalıkları'nda dün (çarşamba) hareketli anlar yaşandı. Kardak'a yaklaşan Yunan hücumbotu ile Türk Sahil Güvenlik botu, birbirine oldukça yakın seyretti. Türk botundaki subaylar tarafından görüntülenen o anlarda, Yunan hücumbotu, Türk botuna oldukça yaklaştı. Tehlikeli manevra yapan Yunan botu, Türk Sahil Güvenlik botu temas etti, ancak her iki botta da herhangi bir maddi hasarın olmadığı öğrenildi.

Türk botundaki subayın o sıcak anlarda, "Tarih 17 Ocak 2018 Yunan hücumbotu Kardak bölgesinde 100 yarda 50 metre nerdeyse üzerimize aborda olacaklar" dediği duyuldu.

Yaşanan dalaşın ardından tehlikeli manevra yapan Yunan hücumbotu, Türk karasularını terk etti.

Görüntü Dökümü

----------------------

Yunan botunun, Türk botuna yaklaşma anı

Türk askerinin konuşması

Haber: Yaşar ANTER- Kamera: BODRUM (Muğla),

======================================================

(ÖZEL HABER)

4)YÜZ AMELİYATLARI İLE YENİDEN DOĞDU

İZMİR'in Gaziemir ilçesinde satın aldığı lüks ciple kaza yapan 38 yaşındaki Abdullah Tarakçı'nın yüzü, hava yastığındaki metal parçanın çarpmasının ardından tanınmayacak hale geldi. Çenesi birçok yerinden parçalanan ve ağzının içi boşalan Tarakçı, 6 ay içinde geçirdiği toplam 5 ameliyat sayesinde sağlığına kavuştu.

Sakarya'da inşaat firması bulunan işadamı Abdullah Tarakçı, geçen yıl 15 Temmuz'da, İzmir'den o gün satın aldığı lüks cipiyle Gaziemir'den Karabağlar yönüne seyir halindeyken, önünde fren yapan otomobile çarptı. Çarpmanın etkisiyle Tarakçı'nın cipinin hava yastıkları açıldı. Açılan hava yastığının metal haznesi yerinden fırlayarak Tarakçı'nın yüzünde ve çene bölgesinde çok ciddi hasara neden oldu. Tarakçı kazanın ardından hastaneye kaldırılarak tedaviye alındı. Kendisini İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Plastik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erhan Sönmez ve ekibine emanet eden Tarakçı, 1 ay yoğun bakımda kaldı ve 40 saati bulan toplam 5 ameliyat geçirdi.

Yaşadığı kazayı ve sonrasını anlatan Abdullah Tarakçı, "Geçen 15 Temmuz'da yeni aldığım ciple Sakarya'ya dönerken Gaziemir civarında basit bir kaza yaptım. Süratli değildim ancak hava yastığının yerinden fırlayan metal haznesi bana çok büyük hasar verdi. Çenem komple dağıldı. Çene kemiğim yoktu, damak yoktu, dişlerim yoktu. Ağızdan beslenemiyor, konuşamıyordum. 5 farklı ameliyat oldum. Belimden kemik alınıp çeneme takıldı. Tüm ameliyatlarım güzel geçti. Sakat kalır mıyım diye çok korktum. İş adamıyım, konuşamıyordum ve kendimi ifade edemiyordum. Bugünkü halime çok şükür" dedi.

LEĞEN KEMİĞİNDEN ÇENE YAPILDI

Hava yastığının haznesi olduğu tahmin edilen metal parçanın Abdullah Tarakçı'nın yüzünün sol tarafına çarpmasıyla çenesinde kırıklar oluştuğunu kaydeden İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Plastik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erhan Sönmez, "Vücudunda dahi yanıklar vardı. İlk olarak kaldırıldığı başka bir hastanede çenesinin sol tarafı tamamen alınmıştı. Yaklaşık 10 gün içinde çenesiz biçimde bize geldi. İlk muayenede ağız içinin bütünlüğünün olmadığını gördük. Ağzından nefes alamıyordu, beslenmesini yapamıyordu" diye konuştu. Hastaya ilk olarak mikrocerrahi yöntemle leğen kemiğinden çene yaptıklarını kaydeden Dr. Sönmez, çene kemiğini şekillendirdikten sonra yeni bir mikrocerrahi yöntemle ağız içinin tekrar oluşturulması için doku transferi ameliyatı yaptıklarını ifade etti. Önümüzdeki süreçte birkaç minik operasyon ile birlikte dişlere implant yapılacağını belirten Prof. Dr. Erhan Sönmez, Tarakçı'nın kısa zamanda normal yaşamına devam edebileceğini söyledi.

YOĞUN BAKIM DESTEĞİ

Daha önce de özellikle kanser hastaları için benzer işlemleri yaptığını anlatan Sönmez, "Bu kadar büyük çaplı değil ama kanser nedeniyle çeneleri alınmış başka hastalara da leğen kemiğinden yada bacağından çene yapmıştık. Hepsi çok riskli ameliyatlardı. Kendisiyle ve ailesiyle konuşup karar verdik. Bize güvendiler. 1 aya yakın yoğun bakımda kaldı. Bu kadar büyük ameliyattan sonra vücudun dengesi bozulur. O dengeyi tamamen sağlamak için yoğun bakım desteğinin tam olması gerekliydi. Bundan sonra diş restorasyonu için bir ameliyat yapacağız. Beslenme ve konuşma konusunda herhangi bir kayıp yaşamayacak" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-Abdullah Tarakçı ile Prof. Dr. Erhan Sönmez'den detay görüntü,

-Abdullah Tarakçı ile röp,

-Prof. Dr. Erhan Sönmez ile röp.

Haber: Nevra UÇKAÇ - Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR,

=====================================================

5)KADINDAN KAHVEHANECİ OLMAZ DEDİLER, TEPKİLERİ AZMİYLE YENDİ

MANİSA'nın Alaşehir ilçesinin kırsal mahallerinden Kemaliye'de ailesinin işlettiği kahvehanede 4 yıl önce "Kadından kahvehaneci olmaz" olmaz sözlerine rağmen çalışmaya başlayan 34 yaşındaki Günnaz Çetinkaya, hem kendi mahallesinde hem de çevresinde bulunan mahallerdeki kadın ile gençlere rol model oldu.

Alaşehir'in kırsal Kemaliye Mahallesi'nde ailesinin işlettiği ' Çetinkaya Kahvehanesi'nde kimi zaman çay ocağının başına geçen, kimi zaman müşterilere çay ve kahve dağıtan Günnaz Çetinkaya, hem kendi mahallesinin hem de çevre mahallelerin sevilen yüzü oldu. Dört yıl önce Antalya'da büyük bir otelde garsonluk yapan Günnaz Çetinkaya, babası Ramazan Çetinkaya (56) ve annesi Güler Çetinkaya'nın (55) ısrarı üzerine memleketi Kemaliye Mahallesi'ne geri döndü. Ailesinin işlettiği kahvehanede işe başlayan Günnaz Çetinkaya, ilk olarak mahallenin erkeklerinin tepkisi çekti. Mahallenin erkeklerinin "Kadından kahveci olmaz. Kadın kahvecilik yapamaz" eleştirilerine rağmen Çetinkaya, dört yıllık gayretinden sonra mahallenin sevilen yüzü haline geldi.

"İLK ZAMANLARDA BÜYÜK TEPKİ ÇEKTİM"

Antalya'da büyük bir otelde garsonluk yaptığını anlatan Çetinkaya, "Daha sonra turizmciliği bırakıp, ailemin yanına gelerek kahvehanede hayatımda yeni bir dönem başlattım. İlk olarak kırsal mahallede bir kahvehanede kadının çalışmasına çok tepki oldu. Sadece erkeklerin yoğun olduğu bir yerde bir kadının çalışması tepki çekti. Babama 'Kızını buralarda çalıştırma' şeklinde baskılar oldu. Bana 'Sen burada çalışamazsın' dediler. Ancak azmim ve çalışkanlığım ile bu düşünceleri aştım. Yaşadığım zorluklara rağmen kahvehaneye gelenlerin kafasındaki bu düşünceleri sildim. Artık Kemaliye Mahallesi'nde sevilen kadın kahvehanecisi haline geldim" diye konuştu.

HAYALİ, KENDİ İŞYERİNİ AÇMAK

Hayalini anlatan Çetinkaya, "Turizm sektöründe ve ailemin işyerinde edindiğim tecrübeleri, sahil kıyısında kendime ait açacağım bir işletmede müşterilerime sunabilmek. Bu hayalimi gerçekleştirmek için çabalayacağım. Hayalime emin adımlarla ilerleyeceğim" dedi.

KADINLARA ÇAĞRI

Açıklamasında kadının toplumdaki önemine de değinen Çetinkaya, başaramayacakları iş olmadığını dile getirdi. Kadının el attığı her işin üstesinden geleceğine inandığını ifade eden Çetinkaya, "İnsan yeter ki istesin. Bir kadın her yerde çalışabilir. Kadın her işi başarabilir ve üstesinden gelebilir. Ben bunu yapabiliyorsam, tüm kadınlarımızda toplumun farklı alanlarında farklı işleri yapabilirler. Yeter ki istesinler" dedi.

"KIZIM ROL MODEL MODEL OLDU"

Çetinkaya'nın babası Ramazan Çetinkaya ise kızının ilk zamanlarda mahallede tepki gördüğünü, ancak çalışkanlığı ve azmiyle artık rol model haline geldiğini dile getirdi. Çetinkaya, "Kızımın çalışmasını çok seviyorum. İlk zamanlarda sıkıntı yaşıyorduk. Özellikle mahallenin erkekleri tepki gösteriyordu. Ancak azmi ve çalışkanlığıyla bu tepkileri yendi. Müşteriler ona alıştı. Gençlere ve kadınlara örnek olacak bir davranış sergiliyor. Yanımızdaki mahallede bir kahvehanede, kızımı örnek alan bir kadın çalışmaya başladı. Hem mahallemize hem de çevremizdeki mahallelere rol model haline geldi. Kendisiyle gurur duyuyorum" dedi.

Müşteriler de Günnaz Çetinkaya'dan memnun olduklarını ve çalışkanlığı ile mahallenin gençlerine örnek olduğunu ifade etti.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Günnaz Çetinkaya'nın kıraathanede çay ocağında ve müşterilerine çay dağıtırken görüntü

Kahvehaneden görüntü

Günnaz Çetinkaya'nın açıklaması

Babası Ramazan Çetinkaya'nın açıklaması

Müşterilerin Günnaz Çetinkaya ile ilgili görüşleri

Haber- Kamera: İlker KILIÇASLAN- Nurettin DOĞAN / ALAŞEHİR (Manisa),

===========================================================

6)SAFRANIN KİLOSU 25 BİN TL

AYDIN'ın Efeler ilçesinde 18 yıldan bu yana aktar Ahmet Çamoğlu (38), en pahalı ürünün 25 bin TL'lik kilogram fiyatıyla İran safranı olduğunu söyledi.Özellikle kış aylarında halkın vazgeçilmezi olarak aktarlarda satılan bazı ürünler, fiyatıyla dudak uçuklattı. İran safranı kilosu 25 bin TL'den adeta el yakarken, damla sakızı da 1200 TL ile öne çıktı. Efeler ilçesinde aktar, Ahmet Çamoğlu, işyerinde 5 bine yakın bitki ürünü bulunduğunu belirtirken, şöyle dedi:

"Bunlar içerisinde en pahalı ürünlerden biri İran safranıdır. Bunun kilosu, 25 bin TL'dir. Çok değerli ve kıymetli bir bitki. Onun arkasından damla sakızı geliyor. Bunun kilosu ise; 1200 TL'dir. Bu iki ürünü de vatandaşlar kilo ile alamıyor. İran safranının 1 gramı 25 TL'ye denk geliyor. Damla sakızının ise 10 gramı 12 TL'ye denk geliyor. Ancak gramla alıcı bulunabiliyor."

İki kilo safran parasına ikinci el bir otomobil alınabileceğini ifade eden Çamoğlu, şöyle devam etti:

"Safran, boya sanayiinde de kullanılıyor. Yemeklerde pilav ve çorbalarda da kullanabilme özelliğine sahip. Sağlık açısından bakıldığında sperm artırma, karaciğer güçlendirme, sarılıkta ve benzeri birçok hastalıkta da çok faydalı. Damla sakızını da astım, nefes darlığı, bronşit, üst solunum yolları enfeksiyonlarında ve mide ülserinde kullanabiliriz. Tatlı, pasta, kurabiye ve kahvede kullanılma özelliği de var. Gram gram satıyorum."

Görüntü Dökümü

-------------------------

Aktardan görüntü

Müşterilerden görüntü

İran Safranı ve Damla Sakızından görüntü

Ahmet Çamoğlu ile röp:

(Haber- Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN,

===========================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Çetinkaya Suriye Afrin Azez Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title