TÜM KATEGORİLER
Diyabetli Hayatlar - Kendisi Gibi Diyabetli Anne ve Babasının En Büyük Yardımcısı Oldu
Giresun'da yaşayan 44 yıllık diyabet hastası Zekiye Yılmaz (49), hastalıkla ilgili edindiği bilgi, birikim ve tecrübeleri, kendisinden yıllar sonra diyabet teşhisi konulan annesi ve babasının tedavi sürecine aktarıyor.
ATAKAN ÇITLAK - Giresun'da yaşayan 44 yıllık diyabet hastası Zekiye Yılmaz (49), hastalıkla ilgili edindiği bilgi, birikim ve tecrübeleri, kendisinden yıllar sonra diyabet teşhisi konulan annesi ve babasının tedavi sürecine aktarıyor.
Diyabet teşhisi 4,5 yaşındayken konulan, Giresun Orman Bölge Müdürlüğünde görevli Zekiye Yılmaz, insülin pompasının yanı sıra 11 çeşit ilaç kullanıyor. Anne ve babası da diyabet hastası olan Yılmaz, diyet programlarının yanı sıra tedavi sürecinde anne ve babasının en büyük yardımcısı.
Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastalığının teşhisinin 4,5 yaşında konulduğunu ve ilk yıllarda zorlu bir tedavi süreci geçirdiğini söyledi.
Çocukluğu ve okul dönemlerinde sık sık hastaneye yattığını vurgulayan Yılmaz, ilerleyen yıllarda ise hastalığıyla yaşamayı öğrendiğini kaydetti.
Şeker ve şeker içeren ürünlerin yasak olması nedeniyle çocukluğunda ramazan bayramlarını hiç sevmediğini aktaran Yılmaz, "Çocuksunuz ve herkes şeker yiyor. Siz yiyemiyorsunuz, çünkü yasak. Anneannem mısır unundan helvalar yapardı ancak yiyemezdim. Ne çok isterdim yemeyi." dedi.
"Bir çok yiyeceğin tadını halen bilmiyorum"
Yılmaz, başta tatlılar olmak üzere birçok yiyeceğin tadını halen bilmediğini, bunun kendisinde hep bir özlem olarak kaldığını ifade ederek, "Hatta yakınlarıma vasiyetim bile var, ölmeden bir kilo tatlı yemek için. Zaman zaman şeker düşüklüğünde alıyorum ancak normal şartlarda tadını bilemiyorum. Başta tatlılar olmak üzere birçok yiyeceğin tadını halen bilmiyorum." diye konuştu.
Giresun mutfağının ağırlıklı olarak balık ve yeşillik yemekleri üzerine kurulu olmasının dengeli beslenmesinde önemli katkı sunduğunu anlatan Yılmaz, şöyle konuştu:
"Çok şanslıyım yeşilliğin ve balığın bol olduğu bir bölgede yaşıyorum. Daha sağlıklı beslenmemde bu özellikler bana ciddi katkı sunuyor. Bir hafta yeşillik ve protein grubu, diğer hafta tahıllarla beraber protein ve baklagillerden yer değiştiriyorum."
Diyabet hastalığının iş hayatını da zaman zaman olumsuz etkilediğini, başarılı olmak için ekstra performans göstermesi gerektiğini dile getiren Yılmaz, "İş yerinde zaman zaman zorlanıyorum. Yarın sabah nasıl kalkacağımı bilemediğim için bugünün işini yarına bırakmamaya çalışıyorum. Bazen iki kat performans harcamak durumunda kalıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Annesi ve babası da diyabet hastası
Zekiye Yılmaz, annesi Hacer Yılmaz'a 10, babası Alaattin Yılmaz'a ise iki yıl önce diyabet teşhisi konulduğunu söyledi. Yılmaz, "Kendi bilgi, birikim ve tecrübelerimi onların tedavi süreçlerine aktarıyorum. Diyet programlarından ilaçlarının düzenli kullanımına kadar her konuda kendilerine yardımcı olmaya çalışıyorum" dedi.
Anne Hacer Yılmaz ise kızının çocukluk döneminde zorluklar yaşadıklarını aktararak, "Zekiye, dört kardeşten birisi. Diğer kardeşleri her şeyi yiyebiliyordu. Ancak kendisinden esirgiyor, kaçırıyorduk. Yemesin diye gözetlemeye çalışıyorduk. Çok zordu, tabii çocuktu her şeyin tadına bakmak istiyordu. Ama müsaade etmiyorduk." ifadelerini kullandı.
Kızının hem kendisinin hem de babasının tedavi sürecinde çok yardımcı olduğunu ifade eden Yılmaz, Zekiye Yılmaz'ın diyabetle ilgili her şeyi bildiğini kaydetti.
Anne Yılmaz, kızının adeta kendisinin doktoru olduğunu vurgulayarak, "Yaşantısını diyabete göre ayarladı. Çocukluğu döneminde biz onun tedavisine yardımcı oluyorduk, şimdi o bize. Onun tecrübe ve bilgilerinden babası da ben de yararlanıyoruz. Tedavi sürecimizde bize çok faydası oluyor." diye konuştu.
