Dha Yurt Bülteni-4

'Zeytin Dalı Harekatı'nda 22'nci gün; 1141 terörist öldürüldü

TÜRK Silahlı Kuvvetleri ( Tsk ) tarafından Suriye'nin Afrin bölgesindeki PKK/KCK/PYD-YPG'li ve DEAŞ'lı teröristlerin etkisiz hale getirilmesi için başlatılan 'Zeytin Dalı Harekatı'nda, 22'nci güne girildi. Terör hedeflerinin ateş altına alındığı Afrin kırsalında çatışmalar devam ediyor.

Tsk'nın 20 Ocak Cumartesi günü saat 17.00'de, 72 savaş uçağının havalanmasıyla başlattığı 'Zeytin Dalı Harekatı'nda 22'nci güne girildi. TSK birlikleri ile Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) unsurlarının Kilis ve Hatay'dan giriş yaptığı Afrin kırsalındaki 40 köy ve kritik noktanın ele geçirildiği harekatta, derinlik oluşturularak, ilerleyiş sürdürülüyor. Kilis ve Hatay'ın ilçelerini hedef alan roket ve havan saldırılarının engellenmesi ile sınırdaki terör unsurlarının bertaraf edilmesi amaçlanan harekatta, en son 4 Şubat Pazar gününün ardından önceki gece uçak sesleri yeniden duyulmaya başlandı. Uçaklar, art arda Afrin'deki terör hedeflerini bombaladı. Bu sırada, sınır hattında konuşlu birlikler de havadan hedef alınan terör mevzilerini, obüs ve çok namlulu roketatarlar ile karadan ateş altına aldı. Türkiye sınırına yakın noktada bulunan Afrin'in Bafelyun Dağı, Şeyh Huruz Dağı, Kefer Cenne köyü, Şeran ve Racu beldeleri ile teröristlerin toplanma alanları da karadan ve havadan ateş altına alındı. Vurulan terör hedeflerinden yükselen dumanlar, Türkiye tarafından da görüldü.

ETKİSİZ HALE GETİRİLEN TERÖRİST SAYISI 1141 OLDU

Genelkurmay Başkanlığı'nca, 'Zeytin Dalı Harekatı'nın son durumuna ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, 22'nci güne girilen harekatta, etkisiz hale getirilen terörist sayısının 1141 olduğu belirtilerek, şöyle denildi:

"Zeytin Dalı Harekatı kapsamında Hava Kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen hava harekatı ile PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütlerine ait sığınak, barınak, mühimmat deposu ve silah mevzii olarak kullanılan 36 hedef imha edilmiştir. Harekata katılan uçaklar emniyetle üslerine dönmüşlerdir. Bölgeden elde edilen bilgilere göre; 10 Şubat 2018 tarihinde, 79 PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütü mensubu etkisiz hale getirilmiştir. Harekatın başlangıcından itibaren etkisiz hale getirilen terörist sayısı 1141 olmuştur. Hava harekatı ve kara ateş destek vasıtaları ile desteklenen kara harekatı planlandığı şekilde başarıyla devam etmektedir."

Haber: Reşit ÇELEBİOĞLU-Akın ÇELİKTAŞ-Hasan DÖNMEZ/KİLİS, -

================================

İzmir'de uyuşturucuya 37 gözaltı

Drone görüntüleri

İZMİR'in Kemalpaşa ilçesinde, uyuşturucu madde satıcılarına yönelik olarak jandarma ekiplerince yapılan operasyonda, 37 kişi gözaltına alındı.

İzmir İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, bir süre önce yaptığı uyuşturucu madde operasyonunda 2 kişiyi yakaladı. Adliyeye sevk edilen şüpheliler tutuklandı. Ayrıca tutuklanan bu iki kişiden uyuşturucu madde satın alıp kullanan 22 kişi hakkında da işlem yapıldı. Uyuşturucu madde satışını engellemek için çalışan ekipler, ilk operasyonun devamında 3.5 aylık bir çalışma yaptı. Kemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, dün (cuma) sabah şafak vakti bir kez daha harekete geçildi. Uyuşturucu madde sattığı öne sürülen 37 şüphelinin yakalanması için kentte belirlenen 36 adrese eş zamanlı baskın yapıldı. İzmir İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ile İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerinden oluşan 48 kişilik tim ile uyuşturucu arama köpekleri de operasyonda yer aldı. Ayrıca havadan drone desteği de sağlandı. Eş zamanlı operasyonda hakkında gözaltı kararı verilen 37 şüphelinin tamamı yakalandı. Operasyonda bir miktar esrar, kenevir tohumu, esrar içme aparatı, bir ruhsatsız av tüfeği, bir döner bıçağı ele geçirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Drone görüntü

Jandarma tikleri, narkotik köpeği arama görüntü

Genel ve Detay görüntü

Haber: Kadir ÖZEN- Kamera: İZMİR,

====================================

Adana'da üvey anneye sahip çıkta tartışması kanlı bitti

ADANA'da üvey annesine kendisinin daha iyi bakacağını ileri sürüp, evine götürmek için akrabalarının evine basan Ahmet Kalo (28) bıçaklanarak öldürüldü. Yaşlı kadını 'Biz daha iyi bakarız' diyerek vermek istemeyen eniştesi Ahmet Sarban (48) katil zanlısı olarak tutuklandı.

Olay 6 Şubat'ta Yüreğir ilçesi Kiremithane Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Yunus Emre Sarban (24) teyzesi 83 yaşındaki Hayriye Kalo'yu 15 gün önce üvey oğlu Ahmet Kalo'nun kaldığı evden alarak babası Ahmet Sarban'ın evine getirdi. Dizlerinden rahatsızlanan yaşlı kadını hastaneye götüren Yunus Emre Sarban teyzesinin ameliyat olması gerektiğini öğrenip, bunu babasıyla paylaştı. Bunun üzerine Sarban ailesi, Kalo ailesine haber verdi. Kalo ailesinde doktor olan bir kişi ise, ameliyat için acele edilmemesini, konunu iyice araştırılmasını istedi.

ÜVEY ANNEYİ PAYLAŞAMADILAR

Bunun üzerine Ahmet Kalo, öz annesi gibi gördüğü Hayriye Kalo'yu, tekrar evine getirmek istedi. Yunus Emre Sarban'ın evine gelen Kalo ile taraflar arasında, 'Biz daha iyi bakarız' kavgası çıktı.  Tartışmanın büyümesi üzerine, Kalo, evden küfün ederek ayrıldı, bir süre sonra pompalı tüfek alıp tekrar geldi. Kalo'nun tüfekle gelmesine sinirlenen baba Ahmet Sarban, akrabaları Mikail Sarban (44) Ahmet Tat (22) ve Enes Tat (21) dışarı çıktı. Bıçakların kullanıldığı kavgada Ahmet Kalo yaralandı.

YARALI HALDE HASTANEYE GİTTİ

Otomobiline binerek kaçan Kalo, 1 kilometre uzaklıktaki özel bir hastaneye gitti. Acil servise giren Kalo, hayatını kaybetti. Bu arada çıkan kavgada Sarban ailesinden fenalık geçiren bir kadını aynı hastaneye getirdi. Sinir krizi geçiren kadın, hastane yetkililerine, " Biz az önce bıçakla yaralanan adamla kavga eden taraflarız, bizi aynı yere götürmeyin" dedi. Hastane yetkilileri ise polisi arayıp durumu bildirdi. Hastaneye gelen Cinayet Büro Amirliği polisleri, kavgaya karışan 7 kişiyi gözaltına aldı. Sorguya alınan Ahmet Sarban bıçağı kendisinin kullandığını söyledi.

Zanlılardan baba Ahmet Sarban tutuklanırken oğlu Yunus Emre Sarban adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Diğer 5 zanlı ise savcılıktan serbest kaldı.

Görüntü Dökümü

------------------------

Zanlıların Adli Tıp Birimi'ne getirilmeleri

Adli Tıp Birimi'nden çıkarılmaları

Adli Tıp Birimi'nin genel görüntüsü

Haber-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ ADANA,

=========================================

Cezaevinden tahliye oldu, 13 saat sonra hırsızlık yaptı

ADANA'da hırsızlık suçundan girdiği cezaevinden tahliye olan 36 yaşındaki  Murat Karataş, aynı gün hırsızlık yapınca yeniden cezaevine gönderildi.

Geçen 6 Şubat'ta Yeşilyuva Mahallesi'nde saat 04.30 sıralarında bir eve giren hırsız, 2 adet cep telefonu ve altın küpe çaldı. Ev sahibinin sesine uyandığı hırsız, zemin kattaki mutfak penceresinden atlayıp kaçtı. Bunun üzerine polise haber verildi. Olay yerine gelen polis ekipleri, verilen eşkaldeki kişiler üzerinde araştırma yaptı. Ekipler, verilen eşkali 15 gün önce yine bir hırsızlık olayından tutuklanıp cezaevine gönderilen Murat Karataş'a benzetti.

13 SAAT SONRA HIRSIZLIK

Ekipler, çevrede yaptığı araştırmanın ardından Murat Karataş'ın, cezaevine girdikten bir hafta sona tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığını ve tahliye olduktan 13 saat sonra hırsızlığı gerçekleştirdiğini ortaya çıkardı. Bakım Yurdu Caddesi'nde ekipleri görünce tanınmamak için başına tişörtünün kapüşonunu kafasına geçirip kaçmak isterken, yakalandı. Suçlamaları kabul etmeyen Karataş, ev sahibi tarafından teşhis edilince, yeniden tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Zanlının Adana Emniyet Müdürlüğü'nden çıkarılması

Polis aracına bindirilmesi

Adana Emniyet Müdürlüğü'nün genel görüntüsü

Haber: Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ ADANA,

=================================

Hukuk Akademi Derneği Başkanı Avşar: 'Türkiye' ekinin kaldırılması mümkün değil

HUKUK Akademi Derneği Başkanı Ömer Lütfü Avşar, "Bakanlar Kurulu kararı ile Türkiye Barolar Birliği'nin 'Türkiye' ekinin kaldırılabileceği düşüncesi mümkün değil. Ben zannediyorum Sayın Cumhurbaşkanı hatalı bilgilendirildi" dedi.

Hukuk Akademi Derneği Başkanı Ömer Lütfü Avşar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türk Tabipler Birliği ve Türkiye Barolar Birliği'nden 'Türk' ifadesinin çıkarılması gerektiği yönündeki ifadelerine üzerine açıklamalarda bulundu.

'AVUKATLIK MESLEĞİ KAMU HİZMETİDİR'

Türkiye'nin en büyük sorunlarından birisinin uzlaşma kültürünün kaybolması olduğunu söyleyen Avşar, "Özellikle içinde bulunduğumuz dönemde milli birlik ve varlığımızın bu kadar çok kabardığı dönemde kendimize ait kurumlarda 'Türk' ve 'Türkiye' kelimelerinin kaldırılmasını düşünmek anlaşılır gibi değil. Özellikle avukatlık mesleği kamu hizmetidir. Avukatlar vatandaşın doğrudan adalete uzanan elidir. Yargı 3 ayaktan oluşur. Hakim, savcı ve avukat. Avukatı bunların dışına herhangi bir alana terk etmemiz Türkiye'nin bütünlüğüne zarar verir. Birliğine zarar verir. Milli duruşuna zarar verir. Anayasanın 135'inci maddesi bazı meslek örgütlerine kamu hizmeti niteliği vermiştir. Ancak, Anayasanın geçici 18'inci maddesinde açık ve net bir şekilde ise Türkiye Barolar Birliği yazar" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuda hatalı bilgilendirildiğini kaydeden Avşar, "Çünkü eksiklik içeren bir açıklama var. Bakanlar Kurulu kararı ile Türkiye Barolar Birliği'nin 'Türkiye' ekinin kaldırılabileceği düşüncesi mümkün değil. Bu kurum anayasanın güvencesi altında kanunla kurulmuş  ve unvanını kurduğu hizmet karşılığında almış. Ancak bu kanun değişikliği ile yapılabilir. Kaldı ki, kanun hükmünde kararname ile bunu değiştirebilirsiniz. Ama o zaman da 'milli birlik ve bütünlük yerli' olmak bahsini kaybedersiniz" diye konuştu.

Görüntü dökümü:

-Avşar'ın açıklaması

-Detay

Haber-Kamera: Mehmet DEMİR/GÖLBAŞI,(Ankara),

======================================

Suriye Afrin PKK TSK Politika Güncel Haberler