Haberler

Dha Yurt Bülteni-13

Bakan Demircan: 'Osmanlı öldü, yavrusu türkiye cumhuriyeti doğdu'Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Antalya programı kapsamında, Erdem Bayazıt Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Ak Parti Kepez İlçe Kadın Kolları'nın 4'üncü Olağan Genel Kurulu'na katıldı.

Bakan Demircan: 'Osmanlı öldü, yavrusu türkiye cumhuriyeti doğdu'

Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Antalya programı kapsamında, Erdem Bayazıt Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Ak Parti Kepez İlçe Kadın Kolları'nın 4'üncü Olağan Genel Kurulu'na katıldı. Burada partililere seslenen Bakan Demircan, Ak Parti'nin siyaseti 18 yaşına kadar indirebilen bir parti olduğunu söyledi. Ak Parti'nin seçimlerde Antalya'da yüzde 50'den fazla başarı sağlayacağını kaydeden Demircan, Türkiye'nin zor bir coğrafyada olduğuna dikkati çekti. Bu coğrafyada ayakta duran ülke istenmediğini savunan Demircan, "Coğrafyamız büyük bir tehdit altında. Niyetler halis değil. Bu coğrafyada ayakta duran ülke, millet bırakmak istemiyorlar. Coğrafyayı dağıtmak istiyorlar. Hedefleri var. Bu coğrafyada neden bunu yapmak istiyorlar? Oturduğumuz arsa çok kıymetli. O yüzden birliği, beraberliği geliştirmeliyiz. Birbirimize kenetlenmeliyiz. O gücü, birliği daha da arttıracak olan teknoloji üreten toplum haline geleceğiz. Burası pahalı bir arsa ve buradan başka gidecek yerimiz yok. Zor bir yer" dedi.

'ASLAN' BENZETMESİ

Afrin'de süren Zeytin Dalı Harekatı'na da değinen Bakan Ahmet Demircan, şunları kaydetti: "Türkiye, uluslararası antlaşmalardan doğan en doğal hakkını kullanıyor. Atamız Osmanlı, 600 yıl bu coğrafyayı sırtlanların saldırısına karşı koruyan bir aslandı. Ancak ömrü vefa etmedi, 100 yıl önce öldü. Ölürken yavrusu doğdu, Türkiye Cumhuriyeti. Onlar iyi biliyor, aslanın yavrusu büyüyünce aslan olur. O yüzden sürekli saldırıyorlar. İçeriden yıkmaya çalıştılar ama başaramadılar. Bugün yapılan ülkemizin bağımsızlığını, özgürlüğünü bu saldırılardan koruma operasyonudur. Savaş arzulanmaz. Şehitlerimiz oluyor. Türkiye artık 'Çekil kenara, şurada dur' talimatıyla hareket eden bir ülke değil. Aslan büyümeye başladı, o yüzden telaşlandılar."

Siyasetin sıradan bir iş gibi yapılmayacağını da belirten Bakan Demircan, Türkiye'nin geleceği için çalışmaya devam ettiklerini belirtti.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,

==========================================

Hakan Çavuşoğlu: Kılıçdaroğlu harekat planına karşı içindekini kustu

BAŞBAKAN Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, "CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu 'Eğer Afrin'e asker göndereceksiniz, sizi meydanlarda kefenle karşılayanları gönderin' dedi. Aslında aklen ve mantıken hiçbir şekilde karşı çıkamayacağı harekat planına karşı, içindekini kustu" diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, seçim bölgesi Bursa'da merkez Osmangazi Belediyesi tarafından yapımına başlanan 'Kaliteli Yaşam Merkezi'nin temel atma törenine katıldı. Burada konuşan Çavuşoğlu, bugün Türkiye'nin güney sınırlarında, Suriye'nin kuzey topraklarında adeta bir var oluş mücadelesi verdiğini söyledi.

Suriye iç savaşının başlamasından itibaren bölgedeki terör örgütlerinin tahkimat yaptığını belirten Çavuşoğlu, "Müttefik bildiğimiz bazı ülkeler tarafından tüm ikaz ve uyarılarımıza rağmen onların 5 bin TIR ile silahlandırılmış olması, zaman zaman buradan ülkemize sızan teröristler marifetiyle gerçekleştirilen eylemlerle sivillerimizin, güvenlik güçlerimizin şehadete ulaşması gerçekten Türkiye'yi bu noktada bir adım atma ihtiyacıyla karşı karşıya bıraktı. Türkiye son yıllarda her platformlarda, hem alenen hem ikili toplantılarda, resmi temaslarda PYD'nin bir PKK olduğunu, PKK'nın aynı zaman bir YPG olduğunu, PYD'nin DAEŞ terör örgütünü ortadan kaldıracak bir enstrümana dönüştürülmemesini, zaten böyle bir kabiliyetinin olmayacağını, bir terör örgütünün diğer terör örgütüyle ortadan kaldırılmasının mümkün olamayacağını dostlarımıza, müttefiklerimize anlattık. Bu noktada onlarla iş birliği yapanları ikaz ettik ama bu ikazlarımız dikkate alınmadı" dedi.

'BU HAREKAT MEŞRU MÜDAFAADIR'

Türkiye'nin güneyinden kuşatılması, terör örgütü kuşağı oluşturulması durumunda, bunun terör örgütleri tarafından Türkiye'den toprak parçası koparma girişimine dönüşeceğini söylediklerini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti: "Biz bunu anlattık. Bunu artık Mısır'daki sağır sultan bile duydu. 20 Ocak itibarıyla saat 17.00'den itibaren Başkomutanımız Cumhurbaşkanımızın emir ve direktifleri doğrultusunda güney sınırlarımızda Zeytin Dalı Harekatı başlatıldı. Bu harekatın amacı sınır güvenliğimizi sağlamak, buradan sızan teröristlerin Türkiye'nin içerisine sızmasına mani olmak, aynı şekilde oradaki terör unsurlarını temizlemek suretiyle 370 bin kardeşimizin oraya dönerek kaldıkları yerden hayatlarını devam ettirmelerini sağlamak. 3.5 milyon Suriyeli kardeşimizin yeniden kendi topraklarına dönerek hayatlarını sağlamaktır. Bugün askerimiz, ordumuz, erimiz orada çok ciddi bir mücadele ve gayret sarf ediyor. Harekat planlandığı şekilde başarılı devam ediyor. Türkiye'ye her platformda muhalif ses olarak ne kadar karşı çıkan ülke varsa bile son süreçte artık geldikleri nokta Türkiye'nin bu harekatının bir meşru müdafaa oluğunu göstermesi bakımdan önemli örnekleri var. Hollanda'da geçtiğimiz aylarda bir kriz yaşadık. Ama bir dışişleri bakanı Türkiye'nin bu harekat planının meşru olmayacağını söyleyemedi. Avrupa'da baktığımız zaman her olayda baş çıkartan PKK unsurlarının itibar görmediğini görüyoruz. Türkiye bu adımı atmadan evvel diplomatik bütün enstrümanlarını kullandı. Allah'ın izniyle şimdide bölgeyi teröristlerden temizliyoruz."

'KILIÇDAROĞLU İÇİNDEKİNİ KUSTU'

CHP'nin 19 Ocak'ta bir parti meclisi toplantısı yaptığını anlatan Çavuşoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu'nun burada yaptığı konuşmayı eleştirdi. Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Harekattan bir gün önce o parti meclisi toplantısında Genel Başkan Kılıçdaroğlu, 'Eğer Afrin'e asker göndereceksiniz, sizi meydanlarda kefenle karşılayanları gönderin' dedi. Aslında aklen ve mantıken hiçbir şekilde karşı çıkamayacağı harekat planına karşı içindekini kustu. Küpten bal sızar, sirke varsa sirke sızar. Kılıçdaroğlu'nun içerisinden çıkan şey buydu. Harekata karşı çıkmaktı. Bu harekatın arkasında o kadar güçlü bir millet desteği var ki milletimizin fertleri karşısında bu duruşunu gösteremeyeceğini bildiği için ancak bu kadarını söyleyebildi. Sonrasında da bütün milletin kenetlendiğini görünce bu defa dilinin ucuyla bu defa destek vermek zorunda kaldı. Sonra, askerlerimiz ile birlikte kendi toprakları için uluslararası platformda meşru kabul edilen ÖSO'yu terörist grup olmakla suçladı. ÖSO, gerek Soçi'deki, gerek Cenevre'deki toplantılara kabul edilmiştir. Amerikan ve diğer yönetimlerle görüşen bir muhalif unsurdur."

'BU ADAM CHP'NİN TEMSİLCİSİ DEĞİLDİR'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz'ın geçen günlerde yaptığı açıklamalara da değinen Çavuşoğlu, "Ama ne yazık ki Genel Başkan Yardımcısı'nın ettiği bir laf, adeta artık ben buna dayanamıyorum, buna müdahale edin haykırışıydı. Türkiye düşmanlarına karşı yapılan bir haykırıştı. Daha sonra bugünlerde de ortaya çıktı 'Türkiye Afrin'e girmesin' diyor. Siz, kimin için siyaset yapıyorsunuz, Siz ağzınızı açtığınızda neden hep teröristlerin lehine konuşuyorsunuz. Açık olarak, Türkiye Afrin'e girmesin demek, Afrin'in etrafında savunma pozisyonu almak demek, tünellere gizlenen teröristlerin söyleyemedikleri dile getirmek demek, bizim güvenlik güçlerimizin sahada vermiş olduğu mücadeleye karşı gelerek, burada bir psikolojik harekat merkezi oluşturmak demek. Bir kaset operasyonuyla CHP'nin başına geçen bu adam bir operasyon aparatıdır. Türkiye içerisinde yabancı mihrakların aparat olarak kullandığı bir adamdır. Bu adam CHP'nin temsilcisi değildir. Bu adam iyi niyetli, vatanın seven CHP'lilerin genel başkanı değildir. Bu adam teröristlerin yandaşıdır. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Sizin ne hakkınız var güvenlik güçlerimizin, ordumuzun, askerimizin moralini bozmaya" dedi.

'TÜRK MİLLETİ BİZE NEYİ SÖYLÜYORSA, BİZ ONU YAPACAĞIZ'

Türkiye'nin bugün gücünü milletinden alan, milletinin çizdiği istikamette faaliyet yürüten, plan yürüten bir ülke olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, "Bugün Türk milleti bize neyi söylüyorsa, biz onu yapmaya devam edeceğiz. Bugün yapmış olduğumuz ölçümler ve araştırmalar bu noktadaki desteğin arkamızda olduğunu gösteriyor. Türkiye bundan sonraki yıllarda aynı tehlike ve risklerle karşı karşıya kalmamak, artık sınır bölgesinde yaşayan Kilis, Hatay'daki kardeşlerimizin hayatlarını daha güvenli bir şekilde devam ettirmeleri için bu operasyonu tamamlamakla mükellefiz. CHP'nin grup başkanvekili, 'Afrin'e girmeyelim, orada siviller var, sivil kayıplar, şehitlerimiz olabilir' diyor. Bu çok tehlikeli bir durum. Bu işte, Türkiye düşmanlarının sivilleri katlediyorsunuz diye terörist unsurların teşkilat yaptığı noktada onlara omuz vermekten başka bir şey değildir. Dünyanın çeşitli bölgelerinden bazı kişilerin ortaya çıkarak Türkiye'nin sivillerle alakalı kaygılarını dile getirenler var" diye konuştu.

'BU MİLLET BAŞINA ÖRÜLMEK İSTENEN TUZAĞI GÖRÜYOR'

Türkiye'nin Fırat Kalkanı Harekatı'yla beraber bölgede 2 bin kilometre karelik bir alanı DAEŞ'ten temizlediğini aktaran Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, şunları söyledi: "130 bin Suriyeli kardeşimiz yerine döndü. 7 ay süren bu operasyonda 3 bin DAEŞ'li terörist etkisiz hale getirildi. Dünyanın herhangi bir ülkesinde sivillerle alakalı herhangi bir söz söylendiğini duydunuz mu? Duymadınız. Çünkü Türkiye orada mücadele ederken de sivillerin kılına zarar gelmemesi için kılı kırk yardı. Orada sadece teröristlerin tepesine bindi. Burada mücadele ederken aynı hassasiyette mücadele etmeye devam ediyor. Ama konu PYD, PKK, YPG olunca, sivillerle alakalı endişe beyanlarında bulunuluyor. Biz artık gözümüzü açtık. Bu millet Türkiye'nin başına örülmek istenen tuzağın ne olduğunu görüyor. Binlerce kilometre öteden gelerek, harita çalışması yapanların ve bunun için de öldürmek üzere taşeron kullananların ne yapmak istediklerini biz biliyoruz. Türkiye gereğini yapmak zorundadır. Türkiye artık eski Türkiye değildir. Artık güçlü Türkiye'dir. Türkiye devlet olmanın gereğini yerine getirerek, bunları ininde bularak, etkisiz hale getirerek steril hale getirmelidir. Eğer bunu yapmazsa bundan sonraki yıllarda bundan daha ağır tehdit ve risklerle karşı karşıya kalmamız mukadderatımız olur."

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Bursa'daki incelemeleri sırasında, Erzurum Valisi Seyfettin Azizoğlu'nun 88 yaşında yaşamını yitiren babası Hamdi Azizoğlu'nun cenaze törenine katıldı.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Mehmet İNAN/BURSA, -

===================================================

Davutoğlu: Türkiye'nin sınır güvenliği konusunda tek bir noktada birleşmesi lazım

BİR dizi ziyaret ve programlara katılmak için Samsun'a gelen eski Başbakan ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğu, Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin sınır güvenliği konusunda bütün siyasi partilerin, grupların ve kişilerin tek bir noktada birleşmesi lazım; o da Türkiye'nin haklı kaygıları ve bu kaygılar neticesinde attığı adımlardır. Bugün yaşananlar ve bundan sonra yaşanacaklar Türkiye'nin Afrin operasyonu başta olmak üzere sınır boyunda almış olduğu tedbirlere halel getirmez" dedi.

Eski Başbakan ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğu, bir dizi ziyaret ve programlara katılmak için hava yoluyla Samsun'a geldi. Samsun Valisi Osman Kaymak ve protokol üyeleri tarafından Çarşamba Havalimanı'nda karşılanan Ahmet Davutoğlu, daha sonra Samsun Dost Eğitim Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği'ni ziyaret etti. Basına kapalı gerçekleşen ziyaretin ardından Davutoğlu, Samsun Valiliği'ni ziyaret etti. Suriye'de yaşanan olayları, İsrail uçağının Suriye'de düşürülmesinin Zeytin Dalı Harekatı'na etkisini değerlendiren Ahmet Davutoğlu, harekatın Türkiye'nin haklı kaygıları neticesinde gerçekleştirildiğini belirterek, şöyle konuştu: "Bugün ülkemiz için son 35-40 yıldır ülkemiz adına büyük tehlike teşkil eden PKK ve onun uzantısı olan YPG unsurlarının Türkiye'ye oluşturduğu risk göz ardı edilemez. Bu konuda, alanda ne olursa olsun, hangi ülke ne yaparsa yapsın, başka ülkelerde neler yaşanmış olursa olsun, Türkiye'nin Afrin operasyonu da dahil olmak üzere sınır boyundaki yaptığı operasyonlardaki haklılığı tartışılamaz. Hiçbir ülke sınır boylarına hangi nitelikte olursa olsun, ister DEAŞ gibi ister PKK ya da YPG gibi yapılarda olduğu gibi bir tehdit oluşturacak şekilde sınır bölgemize yerleşmeye kalkarsa bugün Cumhurbaşkanımızın ve hükümetimizin talimatlarıyla TSK gerekli tedbirleri alır, almaktadır. Burada Silahlı Kuvvetlerimize destek olan ÖSO da Suriye halkının bir parçasıdır. Aralarında hiçbir yabancı unsur yoktur. Bu konuda yürütülen spekülasyonlar da doğru değil. Afrin operasyonunda Mehmetçik ile omuz omuza verilen mücadelenin esası, Suriye'deki terör örgütlerinin etkisinin kırılmasıdır. Türkiye'nin haklı mücadelesi, bugün olduğu gibi başka bölgelerde yaşanan olaylar dolayısıyla kesinlikle bir etki altında kalmaz. Türkiye, 911 kilometrekarelik sınır boylarında her türlü tedbiri alma hakkına sahiptir. Bu tartışma götürmez bir uluslararası haktır. Allah Mehmetçiğimize, Silahlı Kuvvetlerimize ve güvenlik güçlerimize yardım eylesin."

'OMUZ OMUZA VERME VAKTİ'

Konuşmasında birlik beraberlik çağrısı da yapan Davutoğlu, "Ülkemize yönelik her türlü tehdit karşısında da bütün siyasi partilerin, bütün milletimizin omuz omuza vermesinin vaktidir. İç tartışmalar ile Türkiye'nin güvenlik gerekleri arasında ayrım yapmak zorundayız. Türkiye'nin sınır güvenliği konusunda bütün siyasi partilerin, grupların ve kişilerin tek bir noktada birleşmesi lazım; o da Türkiye'nin haklı kaygıları ve bu kaygılar neticesinde attığı adımlardır. Bugün yaşananlar ve bundan sonra yaşanacaklar Türkiye'nin Afrin operasyonu başta olmak üzere sınır boyunda almış olduğu tedbirlere halel getirmez."

'SURİYE, RİSK ALANI HALİNE DÖNÜŞMÜŞ DURUMDA'

Suriye'nin askeri operasyonlar nedeniyle risk alanı haline dönüştüğünü söyleyen Ahmet Davutoğlu, şunları kaydetti: "Suriye birçok askeri operasyonun aynı anda yürüdüğü bir risk alanı haline dönüşmüş durumda. Bunda, Suriye rejiminin kriz çıktığı andan itibaren kendi halkına kimyasal silahlar da dahil olmak üzere her türlü savaş suçunu işlediği dönemlerin büyük etkisi var. Daha sonra DEAŞ başta olmak üzere PYD/YPG gibi terör örgütlerinin alanda hakimiyet mücadelesine girmiş olmaları, Suriye'yi şu anda uluslararası alanın en önemli kriz ülkelerinden birisi haline getirdi. Türkiye, en başından itibaren bu konuda açık ve ilkeli bir politika takip etti. 2011 yılında sorunun barışçıl bir yöntemle çözülmesi için yoğun bir diplomasi yürüttük. Ben de Dışişleri Bakanı olarak birçok kez Suriye'ye gittim. Beşar Esad'a, 'kendi ordusunu, kendi halkına karşı kullanmaması' yönünde uyarılarda bulundum. Ancak, bu olumlu mesajlar akis bulmadı. Suriye halkı, kendi yönetimi tarafından büyük bir etnik kıyıma tabi tutuldu. Milyonlarca Suriyeli göç ederek ülkemize geldi. Ancak son yıllarda özellikle sınırlarımızdaki güvenlik tehdidi dolayısıyla Türkiye sadece insani gerekçelerle bu mültecileri kabul etmeyle yetinemezdi. 2015'te 23 Temmuz'da DEAŞ'a karşı ilk operasyonlar yapılmaya başlandı. Daha sonra 2016 yılında Fırat Kalkanı operasyonu yapıldı. Cerablus bölgesinde büyük bir mücadele verildi ve Türkiye sınırlarındaki DEAŞ tehdidi bertaraf edildi."

Ahmet Davutoğlu, konuşmasının ardından Samsun Büyükşehir Belediyesi ve AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret etmek için valilikten ayrıldı.

HELİKOPTER ŞEHİTLERİMİZE RAHMET DİLİYORUZ

Bir dizi ziyaretler gerçekleştirmek üzere Samsun'a gelen eski Başbakan ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, Samsun Valiliği ziyaretinin ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ve AK Parti İl Başkanı Hakan Karaduman'ı makamlarında ziyaret etti. AK Parti'de partililerle bir araya gelen Davutoğlu, burada Karaduman'dan parti çalışmaları hakkında bilgi aldı. Ardından konuşan Davutoğlu, Afrin bölgesinde görev uçuşu yapan iki ATAK helikopterin birinin düşmesi sonucu açıklama yaptı. Davutoğlu, "Bugün çok acı bir haber yüreğimizi yaktı. Hatay'da söz konusu olan helikopter düşmesinde şehit olan kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Cumhurbaşkanımızın da vurguladığı gibi bu mücadele sürerken bu tür engelleri karşımıza çıkarmak isteyenler olabilir ama kararlılıkla bu mücadele sürdürülecektir. Türkiye'nin sınır boylarının teröristlerden tümüyle temizlenmesi, bölgemizin geleceğini hangi cetten ve hangi gerekçe ile kim tehdit ederse hak ettiği cevabı alması için yürütülen mücadelede eminim ki silahlı kuvvetlerimiz nihai hedeflerine ulaşacaktır. Bugün bu meşale şehir Samsun'dan ülkemizin her yerine bu kararlılığımızı ifade etmek isterizö dedi.

Görüntü dökümü-HD

----------------------------

Salondan detay

Ahmet Davutoğlu'nun konuşması

Partililerin alkışlaması

Davutoğlu'na hediye verilmesi

Haber-Kamera: Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN,

=======================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Ahmet Davutoğlu Ahmet Demircan Ak Parti Suriye Politika Güncel Haberler

title