Haberler

Dha Yurt Bülteni-2

1)MEHMETÇİK ZAFERE YÜRÜYOR

ZEYTİN Dalı Harekatında zaferden zafere koşan Mehmetçik intikal halinde görüntülendi. Cinderes kırsalında yer alan Hacı Hasan Köyü'ne dağ yolundan yürüyerek giderken görüntülenen Mehmetçik, zafere doğru emin adımlarla ilerliyor.

Görüntü Dökümü

---------------------------------

Türk askerinin intikal anı

Tek sıra halinde yürüyen askerler

Genel ve detay görüntüler

Haber: Yılmaz BEZGİN SURİYE-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 78.2 MB

==================================================

2)KONTROLDEN ÇIKAN OTOMOBİL TAKLA ATTI

İZMİR'in Konak ilçesinde, kırmızı ışıkta geçtiği iddia edilen bir otomobil, kontrolden çıkarak takla attı. Kazada ölen ya da yaralanan olmadı. Kaza, dün akşam saatlerinde Liman Caddesi ile Atatürk Caddesi'nde bulunan kavşakta meydana geldi. İddiaya göre, Liman Caddesi yönünden gelen M.T. yönetimindeki 26 E 0243 plakalı otomobil, kırmızı ışıkta geçince, V.A. yönetimindeki 35 ENZ plakalı otomobile çarptı. M.T.'nin kullandığı otomobil, çarpışmanın etkisiyle kontrolden çıkarak takla attı. Sürüklenen otomobil, kaldırımdaki bir işyerine çarparak durabildi. Her iki araçta da sadece sürücülerin bulunması ve kazanın akşam saatlerinde gerçekleşmesi sayesinde, kazada ölen ya da yaralanan olmadı. Polis, kazayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

--------------------------:

Olay yerinden görüntü

Ekiplerden görüntü

Otomobilin kaldırılmasından görüntü

Haber-Kamera: Davut CAN / İZMİR,

======================================================

3)ÇANAKKALE RUHU, SEMA GÖSTERİSİNDE

ÇANAKKALE'nin Gelibolu ilçesinde, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 103'üncü Yıldönümü kutlamaları kapsamında, Gelibolu Mevlevihanesi'nde Çanakkale Türküsü eşliğinde sema dönüldü.  18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 103'üncü Yıldönümü nedeniyle gece de çeşitli etkinlikler yapıldı. Gelibolu Mevlevihanesi'ndeki program, Mevlevi üstadı Mustafa Özbağ'ın söyleşisiyle başladı. ÇOMÜ Tasavvuf Topluluğu Akademik Danışmanı öğretim görevlisi Halit Kuşku, günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yaptı. Mesnevi okumalarının ardından program, Çanakkale, Bursa ve Edirne'den gelen 30 semazen, Çanakkale Türküsü eşliğinde sema yapması ile sona erdi.

Görüntü Dökümü

--------------------------:

-Gelibolu Mevlevihanesinden görüntü.

-Çanakkale Türküsü ile sema gösterisinden görüntü.

Haber-Kamera: Doğan ZELOVA / GELİBOLU(Çanakkale),

1 dakika 38 saniye. 50.7 MB.

======================================================

4)ÇAM FISTIĞININ KİLOGRAMI ÇEYREK ALTINDAN PAHALI

ÇAM fıstığındaki rekolte düşüklüğü, tezgahlardaki fiyatları arttırdı. Aktarlarda ve kuruyemişçilerde kilosu 300 ila 350 TL arasında değişen, süpermarketlerde ise 450 TL'lere kadar çıkan fiyatı nedeniyle çam fıstığı, el yakıyor. Bunun nedeni ise, Türkiye'deki çam fıstığı üretiminin yüzde 80'ini üstlenen İzmir'in Bergama ilçesindeki Kozak Yaylası'nda, fıstık çamlarının hastalık kapması. Bergama Ticaret Odası (BERTO) Başkanı Fikret Ürper, yaklaşık 10 sene önce yılda bin- bin 200 ton arasında üretim hacmi olan çam fıstığının, geçen yıl sadece 150- 200 ton arasında üretilebildiğini belirterek, 'Çam fıstığı araştırma enstitüsü' kurulması ve bu hastalığın ne olduğunun tam olarak belirlenmesi gerektiğini söyledi. Geçen sene, 90- 100 TL bandındaki kilo fiyatlarıyla elindeki çam fıstığını satan üretici, bu sene rekoltedeki düşüklük nedeniyle kilo başına 180-200 TL arasında fiyat biçiyor. Bunun yansıması da kuruyemişçi ve aktar tezgahlarında görülüyor. Müşteriler, geçen sene kilosunu 200 TL'den aldıkları çam fıstığını, bu sene 300 TL'den bulurlarsa, kendilerini şanslı hissediyor. Süpermarketlerde, genellikle 25 gramlık paketlerde satılan çam fıstıklarının fiyatları, kilo cinsinden oranlandığında 400- 450 TL'leri buluyor. Çeyrek altının 268 TL olduğu düşünüldüğünde, 1 kilo çam fıstığı almak isteyen bir kişi, çeyrek altın fiyatından en az 50 TL daha fazla ödemek zorunda kalıyor. Çam fıstığındaki fiyat artışının en önemli nedeni ise üretimin düşmesi. Türkiye'deki çam fıstığı üretiminin yüzde 80'ini üstlenen, dünyaca ünlü lezzete sahip olması nedeniyle coğrafi işaret almaya hak kazanan Bergama'nın Kozak Yaylası'ndaki çam fıstığı üretimi, ağır yara aldı. Yaklaşık 10 sene önce, yılda bin - bin 200 ton üretim hacmine sahipken, geçen sene 150- 200 tonluk üretim yapılabildiğini belirten Bergama Ticaret Odası Başkanı Fikret Ürper, bölgedeki fıstık çamlarında şu an ne olduğu tam olarak tespit edilemeyen bir hastalık bulunduğunu ve birçok üreticinin mağdur duruma düştüğünü söyledi. Ürper, konu hakkında gerek üniversitelerin orman fakülteleriyle, gerekse devletin çeşitli kurumlarıyla görüşmeler yaptıklarını belirterek, "Bir 'çam fıstığı araştırma enstitüsü' kurulması gerektiğini, bakanlıklar düzeyi de dahil olmak üzere ilgili tüm mercilere bildirdik. Çeşitli üniversitelerden, ağaçlarda ne gibi bir hastalık olduğunun belirlenmesi, nasıl çalışmalar yapılması gerektiği gibi konularda bilimsel destek istedik, ama yapılan araştırmalar sonucunda maalesef net bir tespit yapılamadı. Üretimdeki bu düşüklüğün, böcek ya da mantar gibi etkenlerden ötürü ağaçlarda hastalık oluşmasından ya da ağaçların yaşlılığından kaynaklandığı gibi durumlar göz önünde bulunduruluyor ancak bunlar sadece birer tahmin" dedi. Ürper, hem üreticinin yüzünün gülmesi hem de vatandaşların rahatlıkla çam fıstığı alabilmesi için gerekli her türlü çalışmayı yaptıklarını sözlerine ekledi.

"DEVLETİN DURUMA EL ATMASINI BEKLİYORUZ"

Kozak Yaylası'nda bulunan Kırsal Yukarıbey Mahallesi Muhtarı Yusuf Doğan, hastalık nedeniyle kozalağın içerisinden çıkan künar sayısının azaldığını, çıkan künarların çoğunun da içerisinde fıstık barındırmadığını söyledi. Yaşanan süreci şaşkınlıkla izlediklerini belirten Doğan, 2008 yılından sonra hastalık yüzünden üretimin bıçak gibi kesildiğini belirterek, "Bu hastalık çam fıstığı üretimine resmen darbe vurdu, devletimizin bu konuya el atmasını bekliyoruz" dedi. Bölgedeki Kırsal Okçular Mahallesi Muhtarı Özcan Uzun ise, "Organ nakli yaptığımız şu dönemde bu hastalık nasıl tespit edilemiyor, anlamak mümkün değil" diye konuştu.

FAYDASI SAYMAKLA BİTMİYOR

Diyetisyen Derya Zünbülcan, çam fıstığının yüksek oranda lif, E, B1, B3, çinko ve potasyum içerdiğini, zengin içeriği sayesinde bağışıklık sistemini destekleyerek bedeni hastalıklara karşı koruduğunu söyledi. Çam fıstığının bahar yorgunluğuna karşı ilaç niteliğinde olduğunu vurgulayan Zünbülcan, şöyle konuştu:   "Hava değişimi kaynaklı soğuk algınlığı, grip, nezle gibi rahatsızlıkların azaltılmasında etkilidir. Yüksek miktarda esansiyel mineral içerdiği için bal ile birlikte macun şeklinde tüketildiğinde bedeni kuvvetlendirir ve vücuttaki iltihabı azaltır. Sadece vitamin ve mineral değil aynı zamanda iyi yağların da güzel bir kaynağıdır. Kalp dostu olan tekli doymamış yağ sitlerinden zengindir. Kolesterolü düşürür, damar yapısını kuvvetlendirir ve böylece kalp hastalığı riskini azaltır. Tam bir magnezyum deposu olduğu için enerji düzeyini arttırır. Gün içinde enerjim düşüyor, zor uyanıyorum diyen kişilerin ilk başvurması gereken besinler arasındadır. Harika bir enerji verici olduğu gibi vücutta onarıcı etkisi de vardır. Yaşlanmayı yavaşlatarak kırışıklarla savaşta etkilidir. Tüm bu faydaların yanında yüksek kalorili ve yağlı bir besindir. 100 gramında 673 kalori kalori içerir. Bu nedenle kilo problemi olan kişiler tarafından miktar kontrolü yapılarak tüketilmeli"

Görüntü Dökümü

---------------------------

Fıstık toplanmasından görüntü

Düşen kozalaklardan görüntü

Çamlardan görüntü

Muhtarlar Yusuf Doğan ve Öcan Uzun ile röp.

Bergama Ticaret Odası Başkanı Fikret Ürper ile röp.

Genel ve detay görüntü

Anons

( Haber: Davut CAN - Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR,

======================================================

5)12 AY ÇİLEK YETİŞTİRİP, RUSYA'YA DA GÖNDERİYORLAR

MANİSA'nın Köprübaşı ilçesinde 12 ay yetiştirilen çilek, üreticinin yüzünü güldürdü. Çilek üretim alanı gün geçtikçe artarken, üretici örtü altı çileğin kilosunu kalitesine göre toptan 7 ila 10 lira arasında satıyor. Aroması ve dayanıklılığıyla ünlenen 'Köprübaşı çileği', Rusya'ya ihraç ediliyor. Manisa'nın 13 bin nüfuslu ile en küçük ilçelerinden olan Köprübaşı, çilek üretimiyle gelirini artırdı. İlçede 12 ay yapılan çilek üretimi, hem üreticiye hem de ülkeye kazandırdı. Tarlalarda ve örtü altında gerçekleştirilen üretim sayesinde ilçe, çileğiyle ünlendi. Köprübaşı İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Alptekin Sağıroğlu, ilçede 12 ay çilek yetiştiğini belirterek, çoğunlukla tarla çileği üretimi yapıldığını söyledi. Örtü altı çileğinin 60 dekarda, tarla çileğinin de yaklaşık 4 bin dekarda yetiştirildiğini aktaran Sağıroğlu, dönüm başına ortalama 3 ton çilek yetiştirildiğini ve yılda da yaklaşık 10 bin ton üretim yapıldığını açıkladı. Sağıroğlu, çilek üretiminin 13 bin nüfuslu ilçeye yıllık 30 milyon gelir sağladığını vurgulayarak piyasada şu an örtü altı çileğin kalitesine göre toptan 7 ila 10 lira arasında satıldığını, pazarda fiyatın kilogramı 15 liraya kadar çıktığını ifade etti.

RUSYA'YA İHRACAT YAPILIYOR

Çilek üretiminin zahmetli olduğunu ancak üreticiye iyi para kazandırdığı için tercih edildiğine dikkat çeken Sağıroğlu, "Devamlı çilek tarlasında olmanız gerekiyor. Ağustos ayında dikim yapıyoruz, budaması, toprağın işlenmesi, sulaması gibi birçok işi var. Nisan ayının 15'inden itibaren tarlalarda açıkta çileklerimiz yetişmeye başlıyor. Temmuz başına kadar hasat devam ediyor. Örtü altında da sürekli üretimimiz var. Genellikle mahsül İzmir ve İstanbul'a gönderiliyor. Ancak ihracatçı firmalar da geliyor. Yurtdışında da Rusya'ya çileklerimiz gönderiliyor. Tarla çileği çıktığı zaman kilosu 3 liradan satılıyor. Ancak ihracata giderse bu rakam 6 liraya çıkıyor" diye konuştu.  "Çilek kent" olarak marka tescili alacaklarını belirten Sağıroğlu, "1 yıl önce Patent Enstitüsü'ne başvuruda bulunduk. Çileğimizin farkını ortaya koyacağız. 1,5 ay içinde tescili almayı bekliyoruz" dedi.

12 AY ÇİLEK ÜRETİMİ

Köprübaşı Ziraat Odası Başkanı Mehmet Çelik de, çilek dendiği zaman Köprübaşı'nın akla geldiğini, çilek üretiminin ilçede 18 yıl önce 3-5 kişiyle başladığını anlattı, şu an yaklaşık 500 çiftçinin geçimini çilekten sağladığını vurguladı. Çelik, "Burada ne zaman isterseniz çilek bulabilirsiniz. Nisan, mayıs, haziran, temmuz ayları çileğin yoğunluk kazandığı bir dönem. Üreticilerimiz bilinçli çilek üretimini öğrendi. Burası Köprübaşı, 'çilek kenti' olarak anılıyor. Çileği çok severek üretiyoruz. Üreticiye iyi para kazandırıyor. Üreticilerimiz de halinden çok memnun.  Bizim ürettiğimiz çilekler, daha dayanıklı, aroması çok yüksek ve nefis kokuludur. İhracat da olursa fiyatlar daha da yükseliyor" dedi. Çileği yetiştirmek ve satmakla ilgili sıkıntılarının olmadığını vurgulayan Çelik, reçel fabrikası ya da çilek işleme tesisi yapılmasını istedi.

ÜRETİCİ FİYATLARDAN MEMNUN

Örtü altı çilek üreticisi 43 yaşındaki Rahim Özcan, temmuz ve ağustos aylarında dikim yaptıklarını belirterek, "Üretici olarak 12 ay çilek yetiştiriyorum. 10 yıldır bu işle uğraşıyorum. 3 yıldır da örtü altında çilek üretimi yapıyorum. Fiyatlardan çok memnunum. Fiyatlar şu anda 7-10 lira arasında. İhracat başlayınca daha da iyi olacak" dedi.

Görüntü Dökümü

---------------------------

-Örtü altı çilek üretiminden görüntü

-Çilek toplanmasından görüntü

-Köprübaşı Ziraat Odası Başkanı Mehmet Çelik ile röp.

-Köprübaşı İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Alptekin Sağıroğlu ile röp.

-Çilek üreticisi Rahim Özcan ile röp.

-Genel ve detay görüntüler

(Haber: Nermin UÇTU - Kamera: İlker KILIÇASLAN / MANİSA,

==========================================================

6)DEMİR YUMRUK BU KEZ REKOR KIRAMADI

MUĞLA'nın Datça ilçesinde, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 103'üncü yıldönümünde şehitler anısına 2 Guinness rekor denemesi yapıldı. Denemeleri yapan 'Demir Yumruk' lakaplı tekvandocu 62 yaşındaki Ali Bahçetepe, bu kez rekor kıramadı. Tekvando kırış dalında bugüne kadar 21 Guinness rekorunun sahibi olan ve kendi yaş kategorisinde 30 dünya şampiyonluğu bulunan Ali Bahçetepe, Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Datça Belediyesi'nin desteğinde, Datça'nın Cumhuriyet Meydanı'nda kendi rekorlarını geliştirmek amacıyla 2 ayrı deneme birden yaptı. Alanı dolduran yüzlerce kişinin alkışları eşliğinde, ilk önce 1 dakikada en fazla beton blok kırışı denemesi yapan Bahçetepe, 1240 bloktan 1031'ini kırmayı başarsa da, kendisine ait olan 1175 blok kırışına da ulaşamadı. Her biri 60x7x20 santimetre ebatlarındaki beton blokları kırarken bir hayli zorlanan Bahçetepe, rekorun gelmediğini öğrenince izleyicileri teselli etmeye çalıştı. Mikrofonu eline alıp, "Hiç üzülmeyin, rekor yine bana ait. Bana kimse ulaşamaz. Gelecek yıl 18 Mart'ta daha çok çalışıp, rekorumu geliştireceğim" dedi.

Dünya şampiyonu Bahçetepe, daha sonra 2'inci rekor denemesini yaptı. Yüzlerce kişinin nefeslerini tutarak izlediği, 'göğüs üstü beton kırışı' rekor denemesi, büyük bir heyecana sahne oldu. Rekor denemesi için alkışlar eşliğinde hazırlanan yere uzanan Bahçetepe'nin göğsünün üzerine 60x7x20 santimetre ebatlarındaki 16 beton blok konuldu. Startın verilmesi üzerine bir sporcu elindeki balyozla Bahçetepe'nin göğsünün üzerindeki beton blokları vurarak kırdı. Daha önce bu dalda 4.72 saniye ile Guinness rekorunun sahibi olan Bahçetepe, 4.84 saniye ile yeni rekoru kıl payı kaçırdı.Rekor denemesinin ardından Muğla Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Daire Temsilcisi Serkan Devecioğlu ve Muğla Tekvando İl Temsilcisi Uğur Göktaş, Bahçetepe'ye birer anı plaketi verdi.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Ali Bahçetepe rekora hazırlanırken

Bahçetepe'nin, 1 dakikada en fazla beton blok kırış denemesinden görüntü

Bahçetepe'nin göğüs üstü beton blok kırışından görüntü

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Mehmet ÇİL / DATÇA (Muğla),

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Yusuf Dogan Köprübaşı Bergama Muğla Politika Güncel Haberler

title