Dha Yurt Bülteni-10

Valiye selam veren polise ve sürücüye, eşit oranda kusur

Konya'da makam aracıyla Polis Evi'nden çıkan Vali Yakup Canbolat'a selam verirken otomobilin çarptığı polis memuru Vedat Selvi ile aracın sürücüsü Mürsel Sarı'nın yüzde 50'şer oranında kusurlu olduğu yönünde kaza raporu hazırlandığı belirtildi.

Kaza, geçen 10 Nisan günü Polis Teşkilatı'nın 173'üncü kuruluş yıldönümünde meydana geldi. Polis Evi'nden makam aracıyla çıkan Vali Yakup Canpolat'a yol güvenlik olan polis memuru Vedat Selvi, selam vermek istedi. Bu sırada yoldan geçen Mürsel Sarı (37) yönetimindeki 42 ZD 282 plakalı otomobil, cadde ortasındaki polis memuru Selvi'ye çarptı. Çarpmanın şiddetiyle savrulup düşen Selvi yaralandı. O anlar ise güvenlik kamerasına yansıdı. Kazanın ardından aracından inen sürücü Sarı'nın olayın şokuyla havaya zıpladığı görüldü. Kazayı gören Vali Canbolat da makam aracından inip Selvi'nin yanına koşup, yardım etti.

SERBEST BIRAKILDI

Tedavisi süren polis memuru Selvi'nin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Sürücü Sarı da  polisteki ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Selvi ve Sarı'nın kazada eşit oranda kusurlu oldukları yönünde kaza raporu hazırlandığı kaydedildi.

Görüntü Dökümü :

-----------------------

Kaza anı güvenlik kamerası

Haber: KONYA,

==================================================

Yunanistan'a kaçarken yakalanan eski savcının mağdur ettiği askerler mutlu

izmir'de yürüttüğü 'askeri casusluk' davasında 357 kişiyi mağdur eden, meslekten ihraç edildikten sonra kaçan, Yunanistan'a geçmek istediği sırada yakalanan eski savcı Zafer Kılınç hakkında, onun mağdur ettiği askerler konuştu. 'Kumpas' davasından 2,5 yıl tutuklu kalan emekli albay Coşkun Başbuğ, Kılınç'ın yakalanması dolayısıyla mutlu olduklarını; ancak FETÖ'nün çözülmesi için eski savcının konuşturulması gerektiğini söyledi.

İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne, 10 Ağustos 2010'da gönderilen ihbar e-maili üzerine başlatılan soruşturmada, 49'u muvazzaf asker 93 şüphelinin tutuklanmasına karar verilmişti. Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 10'uncu maddesiyle görevli savcı Zafer Kılınç, 'askeri gizli bilgi ve belgeleri ele geçirme, bulundurma' suçlamasıyla 49'u muvazzaf asker 357 sanık hakkında hazırladığı iddianamede, sanıklar hakkında 2 yıl ile ömür boyu hapis arasında değişen cezalar istedi. İddianamede adı geçen 831 mağdurdan aralarında devlet memuru, asker ve MİT mensubunun da bulunduğu çok sayıda kişinin suç örgütü tarafından fişlendiği iddia edildi. İzmir 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 16 Nisan 2013'te görülmeye başlanan dava, süreç içinde, özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına ilişkin düzenlemenin ardından İzmir 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme heyeti, 3 yıl süren yargılama sonucu 26 Şubat 2016'da tüm sanıkların beraatine karar verdi. 'Gizli bilgi ve belge bulundurma' davasında yargılananlar hakkında verilen beraat kararı Yargıtay tarafından da onandı.'Askeri casusluk kumpası'nın ortaya çıkmasından sonra meslekten ihraç edilen, hakkında dava açılınca da firar eden eski savcı Zafer Kılınç, her yerde aranmaya başladı. Kılınç, eşi ve 2 çocuğuyla birlikte Yunanistan'a kaçmak istediği sırada Edirne'de yakalandı.

'KAÇMAYA ÇALIŞTIĞIMIZI SÖYLEDİ, KENDİSİ KAÇARKEN YAKALANDI'

Zafer Kılınç'ın yakalanmasından sonra mağdur ettiği kişiler de mutlu olduğunu dile getirdi. Eski savcının 'kumpas' davasından 2,5 yıl tutuklu kalan askerlerden emekli albay Coşkun Başbuğ, Zafer Kılınç'ın, örgütün en tehlikeli üyelerinden olduğunu söyledi. Kılınç'ın konuşması durumunda FETÖ'nün de çözüleceğini savunan Başbuğ, "Örgütün en güvendiği adamlardan biri. Fetullah Gülen tarafından 'casusluk' davasının başına bizzat atandı. Benim ve arkadaşlarım için hazırlanan 2 bin sayfalık iddianamenin tamamı iftira doluydu. Savcı, sadece bizlerin değil; ailelerimiz ve çevremizde yaşayan binlerce kişinin hayatını kararttı. Bize 'casus' diyordu. Yunanistan'a kaçmaya çalıştığımızı söyledi; ama kendisi o ülkeye kaçmak istediği sırada yakalandı" dedi.

'KIZ ÇOCUĞUMA KUMPAS KURULDU'

Zafer Kılınç'ın hazırladığı 'askeri casusluk' iddianamesi nedeniyle en çok mağdur olanlardan Donanma eski Komutanı emekli oramiral Nusret Güner, eski savcının kız çocuğuna kumpas kurduğunu söyledi. Güner, "Bu davada herkes kızımın mağdur edildiğini söylüyor oysa ki benim 14 yaşındaki kız çocuğum mağdur edildi. Bu savcı, tüm bu yaptıklarından dolayı 8 yıl hapis istemiyle yargılanıyor. Hani FETÖ üyeliğinden dava? Bu kadar olayı yapan birinin korunduğu izlenimi yaratıyor. Bunun altındakiler müebbetle yargılanıyor, buna 8 yıl isteniyor. Böyle komiklik olabilir mi? Ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanmalı" diye konuştu.Nusret Güner, ayrıca Kılınç'tan şikayetçi olduğunu, istifa etmesinin nedeninin ise o dönem 'balyoz' davasında açıklanan cezalar olduğunu dile getirdi.

'ÖRGÜT, KENDİNİ TARİF EDİYORMUŞ'

'Askeri casusluk' davasından yargılanan askerler arasında bulunan emekli üsteğmen Onur Süer ise şunları söyledi: "İzmir Gezi Parkı eylemlerine ilişkin yazılan iddianamenin de altında imzası bulunan Zafer Kılınç, 'askeri casusluk' olarak bilinen davanın iddianamesinde sözde sanıkların gerçekleştirdiği eylemler arasında 'Yunanistan ve İsrail'e bilgi belge satma, uçak düşürme, dış ülkelerle politik gerginlik yaratma, eskort kadın ayarlama ve gizli çekim yapma, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait bilgi ve belgeleri yurt dışına sızdırma, kripto Ermeni olup gizli Ermenicilik faaliyetleri yapma' gibi suçları saymıştı. ÖYM'lerin kaldırılması ile açılan FETÖ soruşturma ve kovuşturmalarında gördük ki aslında bu örgüt, kendini tarif ediyormuş. Zafer Kılınç'ın iftiraları ile sanık durumuna düşürdüğü masum kişiler, mahkeme salonlarında tüm bu iddiaları delilleri ile reddedip, lanetlerken, bu kişiler de perde arkasından sırıtıyor olmalılar. 'Şeytan lanetlenmekten zevk alır' deyişini haklı çıkarırcasına her gün yeni bir ihanet ile karşımıza çıkan bu örgütün kumpasına savcılık onurunu ve meslek itibarını peşkeş çeken bu insan ziyanı için diyeceğim tek şey, 'Olma lütfuna kimsenin talip, bedeli cevheri hürriyettir'."

Haber: Taylan YILDIRIM/İZMİR,

==================================================

Bursa'da tramvayın arkasında tehlikeli yolculuk

Bursa'da yaşı küçük bir çocuğun tramvayın arkasındaki çeki demirine oturarak yaptığı tehlikeli yolculuk kameralara yansıdı. Faciaya davetiye çıkartcan çocuk, 'Eğlencesine yapıyorum, korkmuyorum' diyerek tehlikeli yolculuğuna devam etti.

Bursa'da, İncirli-Cumhuriyet Caddesi arasında sefer yapan tramvay, seyir halindeyken arkadasındaki çeki demirine oturan yaşı küçük çocuğun tehlikeli yolculuğu kameralara yansıdı. 40 kilometre hızla giden tramvayın arkasından koşan çocuğun, çeki demirinde yolculuk yapması ve rahat tavırları görenleri  şaşırtıp korkuttu.  Bu anlar kameralara yansırken, faciaya davetiye çıkartan çocuk, kameralara el sallamayı da ihmal etmedi. Yaşı küçük çocuk, kendisine sorulan sorulara, "Eğlencesine yapıyorum, korkumuyorum" cevabını vererek tehlikeli yolculuğuna devam etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Yaşı küçük çocuğun tehlikeli yolculuğu

-Röportaj

SÜRE: 0.55 saniye,BOYUT: 108 mb

Haber: Berktuğ ÖNCÜ(BURSA)

==============================================

Cumhurbaşkanı ve Başbakan için şarkı bestelendi

AK Parti'nin 28 Nisan Pazar günü yapacağı İzmir İl Kongresi'ne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım da katılacak. İl Başkanlığı, adının açıklanmasını istemeyen bir müzik öğretmenine, Erdoğan ve Yıldırım için iki şarkı hazırlattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım için şarkı bestelendi. Şarkıda, "Sana olan sevgimiz, hiçbir gün bitmeyecek. Reis bu İzmir'i ölene denk sevecek" sözleri yer aldı. AK Parti İzmir teşkilatları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın katılımıyla gerçekleştirilecek il kongresine coşkulu bir şekilde hazırlanıyor. AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül, bir sürprizin altına atarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım için şarkı besteletirdi. "Kalp seninle atar" isimli marş havasındaki şarkının sözlerini isminin açıklanmasını istemeyen bir müzik öğretmeni yazdı ve seslendirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan için yazılan "Biz" isimli hareketli şarkı tulum sesi ile başlıyor. Şarkıda, "Biz, biz İzmir'iz. Biz, biriz. İzmir'iz biz. Hep biriz biz" deniliyor.

KUTU- 1

"ÜLKEMİN AŞIĞI, ADAMIN HASI"

Başbakan Binali Yıldırım için yazılan şarkının sözleri şöyle:

"Yıldırım, Yıldırım Binali Yıldırım

Yurdumun Beyefendisi Binali Yıldırım

Yıldırım, Yıldırım Binali Yıldırım

Adamın ta kendisi Binali Yıldırım

Erzincan'ın evladı, İzmir'in canı

Vatan sevdasıyla atar sol yanı

Ülkeye hizmettir onun her anı

Milletin onuru, gururu, şanı

Ülkemin aşığı adamın hası

Hiçbir zaman bitmez İzmir sevdası

Bağrını basıyor onu genci, yaşlısı

Yolların mimarı ağır başlısı."

KUTU -2

"RECEP TAYYİP ERDOĞAN'LA TEK YÜREĞİZ BİZ"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için yazılan şarkının sözleri ise şöyle:

"Yarınlara hep birlikte koşacağız biz

Büyük küçük hep el ele coşacağız biz

Liderimiz uzun adamın ışığında

Tüm ülkede alkışlanan olacağız biz

Yarınlara hep birlikte koşacağız biz

Büyük küçük hep el ele coşacağız biz

Millete hizmet yolunda durmadan koşan

Recep Tayyip Erdoğan'la tek yüreğiz biz

Biz, biz İzmir'iz

Biz, biriz

İzmir'iz biz

Hep biriz biz

Sevgi, saygı umutla dolu bizim kalbimiz

Millete hizmettir bütün derdimiz

Sevgi, saygı, umut doludur bizim kalbimiz

Recep Tayyip Erdoğan'la hepimiz biriz

Biz, İzmir'iz biz

Hep biriz biz

Karşıyaka, Aliağa, Çiğli Bornova

Karabağlar, Gaziemir, Dikili, Urla

Karaburun, Bayraklı, Bayındır, Buca

Menderes, Tire, Ödemiş, Çeşme, Bergama

Narlıdere, Güzelbahçe, Konak, Balçova,

Kemalpaşa, Selçuk, Kiraz, Torbalı, Foça

Seferihisar, Menemen, Kınık ve Beydağ

Hep el ele AK Partili uzun yıllara

Biz, İzmir'iz biz

Biz, biriz

İzmir'iz biz

Hep biriz biz."

Haber: İZMİR,

==============================================

Tokat'ta 2 bin rakımlı yaylada, yürüyüş ve foto safari

Tokat'ın Almus ilçesinde bulunan 2 bin rakımlı Dumanlı Yaylası'na doğa yürüyüşü ve foto safari etkinliği düzenlendi. Etkinliğe vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.

Almus Doğa Sporları Derneği (ADOS) ve Tokat Doğa ve Extrem Sporları Kulübü (TODEX) tarafından Tokat Almus bölgesinin en yüksek yaylası olan Dumanlı Yaylası'nda doğa yürüyüşü ve foto safari etkinliği düzenlendi. Almus merkezden başlayarak Dumanlı Yaylası'nda son bulan yürüyüş ve foto safariye vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. ADOS Başkanı Mehmet Mansur Aytaç, daha sağlıklı bir yaşam sunmak ve Almus turizmine katkı sağlamak için çeşitli etkinlikler düzenleyeceklerini söyledi. Tokat'ın en yüksek yaylası olan Dumanlı yaylasına düzenledikleri doğa yürüyüşü ve foto safariye katılımdan oldukça mutlu olduklarını ifade eden Aytaç, "Yaklaşık 10 kilometrelik bir parkur da düzenlediğimiz etkinliğimize yaklaşık 150-200 kişilik bir grup katıldı. Zor  bir parkur olmasına rağmen herkes bu eşsiz güzellikleri görmek için bu turu istekle tamamladı. İlerleyen zamanlar da yapacağımız bisiklet turları, doğa yürüyüşleri ile çevre illerden doğada kamp yapmak isteyenler var. Onlarla birlikte çadır kampı ve karavan kampı düzenlemeyi düşünüyoruz" dedi. 14-15 Temmuzda da Almus'ta yapılacak kano yarışlarında da yer alacaklarını belirten Aytaç, Tokat turizmi ve Almus'un güzelliklerini tanıtmak için yarışmaya herkesi beklediklerini söyledi.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Yürüyüşten görüntüler

-Yaylaya çıkış

-ADOS Başkanı röportaj

-Genel Detay

(141 MB) (HD Görüntü)

Haber: Fatih YILMAZ/ALMUS,(Tokat)

===============================================

Halikarnas Balıkçısı 127'nci doğum gününde anıldı

Muğla'nın Bodrum ilçesine 1925 yılında sürgüne gönderilen ve ilçenin tanınmasında büyük rolü olan 'Halikarnas Balıkçısı' olarak bilinen edebiyatçı- yazar Cevat Şakir Kabağaçlı, 127'nci doğum yıl dönümünde mezarı başında anıldı.

Sürgüne gönderildiği Bodrum'a damgasını vuran ünlü edebiyatçı şair ve doğa tutkunu Cevat Şakir Kabaağaçlı, doğumunun 127'nci yıl dönümünde Gümbet Mahallesi'ndeki adına yapılan müzeyle mezarının bulunduğu alanda törenle anıldı. Kent Konseyi Başkanı Mustafa Demiröz, CHP İlçe Başkanı Recai Seymen, Hüseyin Boyacı Ortaokulu öğrencileri ve balıkçıyı sevenler, programa katıldı. Açılış konuşmasını yapan emekli öğretmen Hatice Yücel, "Amacımız Balıkçı'nın yaşantısını, hayat felsefesini, düşüncelerini unutturmamak ve gelecek nesillere aktarmak. Bizler Anadolu gibi yurdun, Balıkçı gibi dostun olsun, felsefesi ile büyüdük. Balıkçı, sürgüne geldiği ilçemizde yaşam doğa çevre mavi yolculuk sevgisini aşıladı. Bugün Bodrum sokaklarında begonvilleri, okaliptüsleri görüyorsak, Bodrum yemyeşil bitki örtüsü, mavi deniziyle anılıyorsa bunu Balıkçı'ya borçludur. Onun yetiştirdiği nesiller Bodrum'u korumuştur, Bizler onun gösterdiği yoldan gideceğiz, onun ilkelerini çocuklarımıza torunlarımıza aşılayacağız" dedi.

Konuşma yapan emekli öğretmen Hatice Orman ise, "Üzerinde yaşadığımız vatan toprağını, denizini doğasını bize sevdiren Balıkçı'dır, onun ilkeleridir, onu asla unutmayacağız, unutturmayacağız" dedi.

Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu  Sanatçısı Mihriban Er ise, "30 yıl Balıkçı'nın anıları ve kitaplarını okumakla geçirdim. İstanbul'dan bir süre önce Bodrum'a yerleşerek tiyatro çalışmalarına başladım. Balıkçı'nın dediği gibi 30 yıldır Bodrum'a geliyorum ve her gelip dönüşümde aklımın ve ruhumun bir bölümünü burada bırakıp dönüyordum. Şimdi tamamen Bodrum'a yerleştim. Balıkçı'nın bizlere emanet ettiği Bodrum'u doğası çevresi ve yaşam sevgisi ile korumak hepimizin görevi" dedi. Denizciler Derneği ve Kent Konseyi Başkanı Mustafa Demiröz, programda Kabaağaçlı'nın 'Merhaba' isimli şiirini okudu. Kabaağaçlı'nın Bodrum'a ilk geldiğinde diktiği ve çoğalttığı 'Narteks' isimli bitkinin ortaokul öğrencileri tarafından dikilmesiyle anma programı sona erdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

Törenin başlaması,

konuşmalar,

müzeden balıkçının fotoğraflarından görüntü

Mezarı başında düzenlenen anma

Narteks bitkisinin öğrenciler tarafından dikilmesi

Haber-Kamera: Yaşar ANTER / BODRUM (Muğla),

Recep Tayyip Erdoğan Binali Yıldırım Bodrum İzmir Politika Güncel Haberler