Haberler

Xi'nin Gezisi, Çin-AB İlişkilerinde Parlak Bir Sayfa Açacak

Güncelleme:

Xi'nin bu yılki dış gezilerinin ilk durağı olarak Avrupa'yı seçmesi, uluslararası toplumdan da büyük ilgi gördü. Özellikle, Çin ile AB arasındaki ticari ilişkilerin düzelmesi, Kuşak ve Yol'un inşası ve kültürel temaslar, Xi'nin gezisi öncesinde sıklıkla dillendirilen konular oldu.

Çin-AB ikili ilişkilerinin, ikili ve çok yönlü olduğu gibi, küresel ölçekte de taşıdığı büyük önemi birkaç kelimeyle anlatmak zor.

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Cumhurbaşkanı Xi Jinping'in gezisinin küresel durum nasıl değişirse değişsin Çin'in şaşmadan AB ile ilişkilerini ön planda tutacağı yönünde net bir mesaj verdiğini kaydetti.

Wang Yi, Xi'nin gezisinin bu yıl "Çin'in AB ile ilişkilerindeki en önemli anları" oluşturacağını söyledi.

"Önemli anlar" ifadesiyle parlak noktaların sıklıkla görüleceği anlar kastediliyor. Bunun arkasında yatan neden ise devlet başkanlarınca yürütülen diplomasinin ikili ilişkilerin geliştirilmesinde stratejik bir rehberlik rolü oynuyor olması.

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, geride kalan beş yılda Avrupa'ya yaptığı ziyaretlerde kıta ile ilişkilere stratejik bir vizyonla yaklaşacaklarını vurgulamıştı. Xi, Çin ile AB arasında güç, piyasa ve medeniyet entegrasyonunun gerçekleştirilmesi, böylece iki taraf arasında barış, büyüme, reform ve medeniyete dayalı ortaklık kurulması gerektiğini dile getirmişti.

Bu strateji doğrultusunda, geçen beş yıl içinde iki taraf arasında çeşitli alanlardaki işbirliğinde önemli ilerlemeler kaydedildi. Çin ve AB'nin ortak çıkarları, tutumları ve hedefleri de giderek arttı.

Xi Jinping'in Avrupa turunun ilk durağı İtalya olacak. Böylelikle, Çin'den bu ülkeye 10 yıl sonra devlet başkanı düzeyinde ilk kez bir resmî ziyaret yapılmış olacak.

Xi, ziyareti öncesinde Roma'daki bir yatılı okulun öğrencilerinden mektup aldı. İtalyan öğrencilerin mektubunda şu ifadeler yer alıyordu: "Bir yıl önce yazdığınız 'Çin'in Yönetimi' adlı kitabı okuduk. Kitapta 'Çin Rüyası'nı ortaya koydunuz. İnanıyoruz ki, hem batıda hem de doğuda hepimiz güzel bir yaşam arzuluyoruz."

Xi Jinping, öğrencilere verdiği cevapta, onlardan çağımızın Marco Poloları olarak, Çin ve İtalya'nın kültürel ilişkilerinin güçlenmesine daha büyük katkıda bulunmalarını istedi.

Cumhurbaşkanı Xi'nin cevabı, İtalya'da büyük yankı uyandırırken, daha fazla İtalyan genç iki ülke arasındaki ortak değerlerin farkına vardı.

Çin ile Avrupa ilişkilerinin parlak bir geleceğe tanık olması bekleniyor. Çin ve Avrupa ülkeleri, farklı tarihe, kültüre ve sosyal sistemlere sahip olmalarına rağmen, son yıllarda iki taraf arasında verimli işbirliği ilişkileri sürdürüldü.

Karşılıklı olarak en büyük ticaret ortakları konumundaki Çin ile Avrupa arasındaki ticaret hacmi bu yılın ilk iki ayında yüzde 8,9 oranında artarak 737,6 trilyon yuanı buldu. Bu miktar, Çin'in toplam dış ticaretinin yüzde 16,2'sini oluşturdu.

100 yıl önce Fransa, Çin'den gelen ilk öğrenci grubunu kabul etti. Fransa ise 55 yıl önce Çin Halk Cumhuriyeti ile diplomatik ilişki kuran ilk Batılı ülkelerden oldu. Çin ve Fransa, daima kendi kalkınma talepleri doğrultusunda ortak çıkar noktaları bulmaya çalıştı.

Edinilen bilgilere göre, Çin hükümeti, kalifiye teknik personel yetiştirmek için mesleki eğitimi geliştirmeyi bu yılki önemli görevlerinden biri olarak belirledi. Mesleki eğitim, iki ülke arasındaki eğitim işbirliğinin de önceliklerinden olacak. İki ülkeden 100'er kardeş şehirde mesleki eğitim işbirliği başlatılacak.

"Çin-Avrupa ilişkilerindeki önemli anlar", mevcut uluslararası durumda dayanışma ve güvenin garanti altına alınması için Çin ve Avrupa'ya acil olarak ihtiyaç duyulmasından kaynaklanıyor.

2019 yılında dünyada birçok köklü değişim yaşanıyor. Avrupa'da tek taraflılık, ticarette korumacılık, popülizm ve terörizm gibi sorunların mevcudiyetinin yanı sıra, Avrupa Parlamentosu seçimleri yapılacak. Bu kritik dönemde büyük ülkeler arasındaki diplomatik ilişkilerin de daha istikrarlı ve olumlu olması gerekiyor.

Cumhurbaşkanı Xi'nin yapacağı Avrupa ziyareti, sadece Kuşak ve Yol inisiyatifini AB'nin Avrasya'da bağlanırlık stratejisiyle kenetlemeyecek; aynı zamanda, küresel ekonomik sürdürülebilir kalkınmaya da yeni bir güç sağlayacak.

Çin ile Avrupa arasında hâlâ rekabetçi bir ilişki olduğu inkâr edilemez, ancak işbirliği yine de her iki tarafın temel dayanak noktası. Beş yıl önce, Cumhurbaşkanı Xi Jinping Avrupa ziyareti esnasında yaptığı bir konuşmada, önyargının sebebinin "insanlar arasındaki karşılıklı anlayış yetersizliği" olduğuna dikkat çekmiş, Alman filozof Gottfried Wilhelm Leibniz'in "Sadece ve sadece yeteneklerin paylaşılması bilgelik ışığını yakabilir" sözünü tekrarlamıştı.

Beş yıl sonra, bugün, "Çin-Avrupa ilişkilerinin önemli anları" yaklaşırken, bu belirsiz dünyaya daha keskin ve parlak bir ışık sunulmasını umuyorum.

Kaynak: Bültenler / Güncel

Çin Halk Cumhuriyeti Xi Jinping Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title