Haberler

Bakan Soylu: Ortada Organize Bir Provokasyon Olmadığı Görülmüştür

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırıyla ilgili 1'i kadın 9 kişinin gözaltına alındığını söyledi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırıyla ilgili 1'i kadın 9 kişinin gözaltına alındığını söyledi. Soylu, "Bu 9 kişinin tamamı Akkuzuluk Köyü'ndendir. Bizim ilk yaptığımız değerlendirmelerde, ortada organize bir provokasyon olmadığı; dışarıdan adam taşıma gibi bir organizasyon ve buna ait bir delil veya bulgu da mevcut olmadığı görülmüştür" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında, Ankara'nın Çubuk ilçesindeki şehit cenazesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırıya ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Soylu, şehit cenazelerinde her zaman güvenlik tedbirleri alındığını belirterek, şehit Yener Kırıkcı'nın cenaze töreninde de aynı şekilde güvenlik önlemleri alındığını bildirdi. Süleyman Soylu, şehidin cenaze namazına Millli Savunma Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Genelkurmay Başkanı, Emniyet Genel Müdürü, vali vekili, il jandarma komutanı ve il emniyet müdürü olmak üzere 12 bin kişinin katıldığını söyleyerek, güvenlik tedbirlerine ilişkin "1 jandarma komando bölüğü, 13 jandarma asayiş timi, 9 jandarma trafik timi görevlendirilmiştir" dedi.

'TAKVİYE EKİPLER GÖNDERİLDİ'

Bakan Süleyman Soylu, cenaze namazı kılınmadan önce mahalleye gelen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a mahalleli kadınların bir protestosu olduğunu, daha sonra alana gelen Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik sözlü protestolar yapıldığını bildirdi. Bakan Soylu, cenaze namazının kılınması ve cenaze töreninin sona ermesinin ardından aracına doğru giden Kemal Kılıçdaroğlu'na önce sözlü daha sonra fiziksel bir saldırı gerçekleştiğini hatırlatarak, "Aracına güvenli şekilde ulaşması mümkün olmadığı anlaşılınca mahalledeki bir eve giriliyor. Evin çevresinde tedbir alınarak, güvenliği sağlanıyor. Merasimin yapıldığı alandaki yol, tek yön olduğu ve cenazeye gelen araçlarla bu tamamen kapandığı için, oradaki yolun açılması ve yoğunluğun azalması bekleniyor. Tabi törendeki bu hareketlenme başlar başlamaz Akkuzulu Mahallesi'ne 1 jandarma komando bölüğü, 15 jandarma asayiş timi, 2 jandarma özel harekat timi, 1 TOMA, 1 kobra aracı, Jandarma İstihbarat Komutanlığından 20 personel ve ayrıca 300 çevik kuvvet, 9 özel harekat timi, 3 polis asayiş ve 1 polis trafik ekibi, 6 TOMA, 1 shortland, 2 ejder zırhlı araç daha takviye olarak gönderilmiştir" diye konuştu.

'KİŞİNİN TAMAMI AKKUZULUK KÖYÜNDENDİR'

Bakan Süleyman Soylu, şehit cenazesinde bu şekilde bir saldırının olmasının üzücü olduğunu belirterek, "Dün yaşanan bu hadisedeki temel üzüntümüz şudur; Biz şehit cenazelerini, milletçe huşu içinde gerçekleştirir ve acımızı da hep birlikte yaşayarak, paylaşarak hafifletmeye çalışırız. Bunu teminen de cenaze namazını kıldıran müftülerimiz, imamlarımız, özellikle slogan atılmaması hususunda, her zaman şehit cenazelerinin katılımcılarına tembihatta bulunurlar. Elbette ki siyasetçiler zaman zaman gerek şehit cenazelerinde gerekse başka ortamlarda bir takım sitemlerle, bireysel veya bir grup tarafından tepkilerle karşılaşabilir. Ancak burada, bu tepkinin fiziki saldırıya dönüşmesi söz konusudur ve bizim bunu tasvip etmemiz, elbette ki mümkün değildir. Neresinden bakarsanız bakın, müessif bir hadisedir. Alışkanlıklarımızla, kültürümüzle, yaşantımızla örtüşmeyen bir hadisedir" dedi.

'9 KİŞİNİN TAMAMI AKKUZULUK KÖYÜNDEN'

Bakan Soylu, olayla ilgili adli ve idari soruşturmanın başlatıldığına vurgu yaparak, "Eldeki verilerle hadiseye karıştığı anlaşılan 4 kişi tespit edilerek ifadeleri alınmak üzere ilçe jandarma karakoluna getirilmiştir. Bu 4 kişi ile birlikte yine fiziki saldırıya karışan il dışındaki şehit yakını da getirilerek, savcılığa teslim edilmiştir. Yani toplam 5 kişi. Ardından biri kadın olmak üzere 4 kişi daha yine ilçe jandarma komutanlığınca savcılığın talebi üzerine getirilerek, teslim edilmiştir. Bu 9 kişinin tamamı Akkuzuluk Köyü'ndendir" diye konuştu.

'YUMRUK ATAN, ŞEHİDİMİZİN HISIMI VE KÖYLÜSÜDÜR'

Bakan Süleyman Soylu, olaya ilişkin sosyal medya ve CHP yöneticileri tarafından saldırının dışarıdan kaynaklanan bir provokasyon olduğu, başka yerlerden otobüsler ile insan taşındığı gibi birtakım iddiaların dile getirildiğini anımsatarak, "Biz de bu iddiaların gerçek olup olmadığını araştırmak için müfettişlerimizi, ilgili emniyet ve jandarma birimlerimizi görevlendirdik. Şimdiye kadar yapılan çalışmalarda olayın dışarıdan bir provokasyonla ilgisi olduğuna dair herhangi bir bulguya, somut bir delile, kişiye veya kişilere rastlamadığımızı ifade etmek isterim. Ayrıca fotoğraflarda Sayın Kılıçdaroğlu'na yumruk attığı görülen kişinin de şehidimizin hısımı, yakını ve köylüsü olduğu tespit edilmiştir. Bu olayın, dışarıdan kaynaklanan bir provokasyon olduğu tarafımızdan tespit edilememiştir" dedi.

'ORGANİZE VE PROVOKASYON YOK'

Şehit cenazelerine Anadolu'nun her yerinden insan geldiğine işaret eden Bakan Soylu, şöyle konuştu:

"İnsanımız bunu bir dua olarak görür. Dünkü olayda Sayın Kılıçdaroğlu'nun çevresindekilerin büyük çoğunluğunun Çubuk ilçesinde ve Akkuzulu Mahallesi'nde yaşadığı tespit edilmiştir. Ancak tüm kamera ve fotoğraflar üzerinden tespit çalışmalarımız da devam etmektedir. Çubuk'tan da komşu ilçelerden de cenazeye katılanlar elbette ki olabilir. Yaptığımız tespitlerde bu olayın, orada bulunan Akkuzulu Mahallesi'nin sakinleri, şehitlerin komşuları ve yakınlarının bulunduğu alanda gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bizim ilk yaptığımız değerlendirmelerde, ortada organize bir provokasyon olmadığı, dışarıdan adam taşıma gibi bir organizasyon ve buna ait bir delil veya bulgu da mevcut olmadığı görülmüştür."

'EMNİYET VE JANDARMANIN HABERİ YOK'

Bakan Soylu, Kılıçdaroğlu'nun cenazeye geleceğindeni ilgili birimlerin haberinin olmadığını da söyledi. Soylu, "Elbetteki tepkinin bu hale dönüşmesi ne kadar yanlışsa, bu karşı karşıya kalınan olay üzerinden siyasal bir rant çıkarmak da o kadar tehlikeli ve yanlıştır. Sorumluluk noktasındaki insanlar, siyasetçiler ve devlet adamları, özellikle bu tür hassasiyeti olan olaylarla ilgili beyanlarında, sağlam ve gerçek bilgilerle hareket etmelidir. Seçimin hemen akabinde bu tortuları, bu hassasiyeti hesaba katmak, elbette ki herkesin sorumluluğudur. Böyle hassas bir dönemde, bir genel başkan bir cenazeye gelecekse, en azından genel başkanın güvenlik ekibinin, bunu güvenlik birimleriyle paylaşması esastır. Kemal Kılıçdaroğlu'nun cenazeye geleceğinden ne kaymakamımızın, ne il, ilçe jandarma komutanımızın, il, ilçe emniyet müdürümüzün, valiliğimizin herhangi bir bilgisi söz konusu değildir" dedi.

'ÖRGÜTLÜ ORGANİZASYON İDDİASI DOĞRU DEĞİLDİR'

Süleyman Soylu, 2,5 yıldır İçişleri Bakanlığı görevini yürüttüğünü, bu süre içinde çok sayıda seçim kampanyası olduğunu ancak herhangi bir güvenlik zafiyetinin meydana gelmediğini söyledi. Bakan Soylu, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ankara'dan İstanbul'a yürürken bir güvenlik ihmalinin meydana gelmediğini hatırlatarak, saldırıya ilişkin şunları dedi:

"Bunu daha da önemli hale getiren şudur; Seçimin hemen akabinde oluşan bir cenaze olmasındandır. Takdir edersiniz ki seçimdeki pozisyonları açık ve nettir. CHP'nin HDP ile olan teması ve HDP'nin PKK'dan kendisini ayrıştırmayan politikaları, tamamen kamuoyunun önünde gerçekleşmiştir. PKK'nın terörist saldırısıyla evladımızı şehit ettiği, acının ve duygusallığın oluştuğu bir cenazede bu hesap edilmeli, Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu cenazeye gelişi haber verilmeliydi. Kemal Kılıçdaroğlu'nun, o cenaze merasimine geleceğine dair güvenlik birimlerimize herhangi bir bilgilendirmesi olmamıştır. Dolayısıyla kimsenin haberinin olmadığı bir katılıma yönelik olarak örgütlü bir organizasyon iddiasında bulunmak da hakkaniyetli ve doğru bir yaklaşım değildir. Ayrıca, bir olayı da gözden kaçırmamak gerekir. Özellikle de bir gün önce Sayın İmamoğlu-Pervin Buldan ve Selahattin Demirtaş arasındaki güzellemeler, kamuoyu tarafından da takip edilmiştir. Biz bütün bu tedbirleri alırken, tedbirlerin yoğunluğunu değerlendirirken esasen seçim dönemindeki CHP-HDP yakınlaşmasını, az önce anlattıklarımı ve bu psikolojik ortamı da gözönüne alırız. Herhangi bir toplumsal olayda, bir cenaze merasiminde, bu kadar yoğun kalabalıklarda ve duygusal ortamlarda olaylarla ilgili alınacak tedbirler elbette buna göre hesaplanır."

'SİYASİ ORTAKLARINA SORMALIDIR'

Süleyman Soylu, CHP Genel Başkan Yardımcılarınını sürekli şahsını hedef gösterdiklerini kaydederek, şöyle devam etti:

"Kılıçdaroğlu'nun ve CHP'nin bu meseleye bakışı, tam da bugün ihtiyaç duyduğumuz yapıcı ve birleştirici bir bakış değildir. Olay sonrasındaki adımları da meseleye nasıl baktıklarını teyit etmektedir. Genel başkan yardımcılarının davranışları, CHP genel merkezinin önünde bir mitinge davet etmek genel başkan yardımcılarının sürekli şahsımı hedef göstermesi, meseleyi kendilerine dönük bir organize bir eylem gibi anlatıp buradan bir siyasi rant çıkarmaya çalışmaları, sosyal medya üzerinden şahsıma, aileme dönük hakaretler ve küfürler yağdırmaları, genel merkeze topladıkları insanlara şahsıma dakikalarca küfürler, galiz sözler ve hakaretler ettirmeleri bu meseleyi değerlendirirken hangi anlayışta olduklarını açıkça göstermektedir. Kemal Kılıçdaroğlu, bunları dinledi ve bundan keyif aldı. Genel başkan yardımcılarıyla bu meseleyi bize yıkıp, buradan siyasi rant elde etmeye çalıştıkları açıktır. Sayın Kılıçdaroğlu, meseleyi İçişleri Bakanı'na yıkacağına, bu olayın nedenini, birlikte ortaklık yaptığı siyasi ortaklarına sormalıdır. Bu siyasi ortaklıklar da milletin gözü önünde gerçekleşmiştir. Bir taraftan PKK'nın siyasi koluyla, HDP ile ortaklık yapıp daha sonra çıkan olayları İçişleri Bakanı'na yıkmak tam anlamıyla hafıza kaybıdır. Sizin hafızanız unutabilir ama milletin hafızası unutmamaktadır ve bu da bir güvenlik riski oluşturmaktadır."

'SEÇİMLER YAPILMIŞTIR VE BİTMİŞTİR'

Her seçimde partilerin söylemleri olduğunu ve olacağını söyleyen Bakan Soylu, "Ancak seçimler yapılmıştır ve bitmiştir. Bizim seçimlerde de şimdi de söylediğimiz çok açıktır ve nettir. Herkes PKK terörü karşısında tavrını almak, safını belli etmek zorundadır. Hayır ve evetli yaklaşımlar, ikircikli tutumlar, millet tarafından kayıt altına alınmaktadır ve milletimizin hafızası bu konuda çok güçlüdür. Hiç kimse, PKK terör örgütünün siyasi kolu HDP ile yaptığı ortaklığı, mahalle baskısı oluşturarak, meşrulaştırdığını ve normalleştirdiğini, bu olay üzerinden saldırarak PKK terör örgütüne alan açtığını, toplumun bu ilişkiyi unutmasını sağladığını düşünmemelidir. Oluşturulmaya çalışılan iklim ve kurgu bellidir. Buradaki etkiyle seçim dönemindeki işbirliğinin tartışılması engellenmek istenmektedir."

'CHP YÖNETİCİLERİNİN AÇIKLAMALARI YANGINA KÖRÜKLE GİTMEKTİR'

İçişleri Bakan Süleyman Soylu, CHP yöneticilerinin sağduyu ve itidal tavsiyesinde bulunduğunu kaydederek, "Ama bunu tavsiye etmek yetmez, gereğini de yapmak gerekir. Maalesef kendisi dahil olmak üzere tüm yöneticilerinin ve genel başkan yardımcılarının yaptığı açıklamalar yangına körükle gitmek, kendilerinin dışında bir başka görüşe yer vermemek ve esas gerçeği örtmeye dönüktür. Sayın Cumhurbaşkanımızın kabinesinde görevliyim. Benim için ülkemin ve milletimin menfaati her şeyden önce gelir. Ülkemin, milletimin menfaatlerine bir halel gelmesinde her zaman sorumluluk hissederim ve bunun gereğini yapmaktan da hiçbir zaman çekinmem. Memleketime, ülkeme, milletime yapmış olduğum hizmetin bedelini de ödemeye hazırım. Bunun tayin edicisi de Kılıçdaroğlu ve avenesi değildir. Bunun tayin edicisi bana bu görevi veren Sayın Cumhurbaşkanımız ve Cumhurbaşkanımıza bu yetkiyi veren aziz milletimizdir. Bu vesileyle, yaşanan hadiseden büyük üzüntü duyduğumuzu, geçmiş olsun dileklerimizi tekrar ettiğimizi, gerekli tüm adli ve idari tahkikatların sürdüğünü, ifade etmek istiyorum."

GÖRÜNTÜLER GEÇİLDİ

Nursima ÖZONUR-Harun ÖZALP-Fatih POYRAZ/ANKARA,

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Cumhuriyet Halk Partisi Kemal Kılıçdaroğlu Süleyman Soylu Haberler

title