TÜM KATEGORİLER
Minikler eğitime ilk adımı "Orman Okulu"nda atıyor
Yalova'da özel bir anaokulu tarafından uygulanmaya başlanan "Orman Okulu" projesi kapsamında, minik öğrenciler derslerini haftanın 3 günü doğada yapıyor.
YAVUZ EMRAH SEVER - Yalova'da özel bir anaokulu tarafından uygulanmaya başlanan "Orman Okulu" projesi kapsamında, minik öğrenciler derslerini haftanın 3 günü doğada yapıyor.
Merkeze bağlı Kadıköy beldesinde faaliyet gösteren okulda, idareciler, doğada atölye çalışmaları yaptırılmasına dayanan ve kişisel becerilerinin artırılması hedeflenen Orman Okulu projesini hayata geçirdi.
Öğrenciler, haftanın 3 günü Yalova'nın farklı bölgelerindeki ormanlarda gün boyu aktivitelere katılıyor.
Bazen ipe tutunarak birbirleriyle yardımlaşarak yamaçtan tırmanan öğrenciler, bazen de halata bağlı lastikle derenin karşısına geçmeye çalışıyor. Ağaçları, çiçekleri, böcekleri tanıyan minikler, toprakla ilgileniyor, oyunlar oynuyor.
Anaokulunun kurucusu Kadriye Zeynep Kaymak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Orman Okulu"nun alternatif bir eğitim modeli olduğunu söyledi.
Kaymak, çocuklarda her yıl artan hiperaktivite, dikkat eksikliği, psikolojik sorunlara dayalı gelişen öğrenme bozukluklarından yola çıkarak projeyi gerçekleştirdiklerini aktardı.
Orman okulunun, çocuğun gelişimine önemli katkılar sağladığını vurgulayan Kaymak, şöyle devam etti:
"Orman okulunda çocuklar, direkt matematiği değil matematikçi gibi düşünmeyi, direkt fen bilimleri değil fene bakış açısı olarak, nasıl öğreneceğini, öğrenmeyi öğreniyorlar. Merak duygusunu, keşif duygusunu ve bunların her birini kendi içinde disipline ederek bir şeyi başarmayı öğreniyor. Matematiğe dayalı bir integral, türev öğretiminden ziyade, matematik hayatta ve doğada bizim nerede işimize yarar, matematiği hayatımıza nasıl endeksleyeceğimizi öğreniyorlar."
"Olabildiğince doğal materyaller kullanıyoruz"
Kaymak, toprakla bütünleştirilmiş bir eğitim metodu üzerine çocukları öğrenme sürecine hazırlıklarını dile getirdi.
Bu süreçte olabildiğince doğal materyaller kullandıklarını anlatan Kaymak, "Oyuncaklarımız ağaç dalları, yapraklar, topraktan yapılmış bebekler, evler, kozalaktan yapılmış bebekler. Yalova'da ilk orman okulu. Türkiye'de benzer örnekleri var. Mersin, Bursa, İstanbul Şile'de bir okul var. Hızla da sayısı artıyor." dedi.
İşini severek yapan ve alternatif eğitime merak duygusu olan eğitimcilerin, araştırdıklarında karşılarına bu eğitim modellerinin çıktığını söyleyen Kaymak, "Çocuğa yapılandırılmış bir alan değil, yapılandırılmamış bir alan sunuyoruz ve diyoruz ki üret, zihni kullan. Bir arabayı önlerine koyarak 'hadi sürün' demiyoruz. Biz onlara kozalak, dal parçalarını vererek araba yapmasını istiyoruz. Sonunda onunla oyun oynamasını istiyoruz." diye konuştu.
Orman okulunun çıkış noktasının İngiltere olduğunu anlatan Kaymak, Finlandiya, Çekya, Danimarka, İsviçre, Norveç, Singapur ve Japonya gibi ülkelerde bu uygulamanın yaygın olduğu bilgisini verdi.
Kaymak, "Çocuklarda dikkat ve algı süresi artınca öğrenme becerisi gelişti. Veliler de bunu memnuniyetle karşılıyor. Yüksek oranda okuma yazma eğitimi vermememize rağmen okumayı yazmayı öğrendiler. Nasıl oldu derseniz, doğanın faktörü diyoruz." ifadelerini kullandı.
Doğada çocuklarla dikkat, ekosistem, tabiat, perma kültür çalışmaları yaptıklarını kaydeden Kaymak, yaz okulunda da buğday başağından ekmeğe uzanan süreç gibi bütüncül yaklaşımla incelemeler yaparak çocukların algoritmik düşünce sistemini geliştireceklerini sözlerine ekledi.
