Haberler

DHA YURT BÜLTENİ - 2

Mirastan pay alamayan kadın intihara kalkıştıAdana'da Seyhan Nehri üzerindeki köprüye çıkarak, babasının mirasından pay alamadığını öne sürüp, intihara kalkışan Kevser A. (37), bir anlık dalgınlığından yararlanan bir polis tarafından kolundan tutulup çekilerek, kurtarıldı.

Mirastan pay alamayan kadın intihara kalkıştı

Adana'da Seyhan Nehri üzerindeki köprüye çıkarak, babasının mirasından pay alamadığını öne sürüp, intihara kalkışan Kevser A. (37), bir anlık dalgınlığından yararlanan bir polis tarafından kolundan tutulup çekilerek, kurtarıldı.
Olay, Yüreğir ilçesi Güney Kuşak Bulvarı'ndaki Regülatör Köprüsü üzerinde meydana geldi. Babasının mirasından pay alamadığını öne süren 7 çocuk annesi Kevser A., Seyhan Nehri üzerindeki Regülatör Köprü'ye çıkıp intihara kalkıştı. Bağırarak kendisini atacağını söyleyen Kevser A.'yı gören çevre sakinleri, polise haber verdi. İhbar üzerine bölgeye, polis, 112 Acil ve CANKUR ekipleri sevk edildi. Gelen polis ekipleri, Kevser A.'yı ikna etmeye çalıştı. Yaklaşık 2 saat boyunca kimseyi yanına yaklaştırmayan Kevser A.'nın bir anlık dalgınlığından yararlanan bir polis, kadını kolundan tutarak çekip, kurtardı.
Sinir krizi geçiren kadın, tedavisinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü.

Görüntü Dökümü
-----------
İntihara teşebbüs eden kadının nehir kenarında görüntüsü
Eşinden detaylar
Olay yerindeki polisler
Ekiplerin kadını alması
Olayı izleyen ve görüntüleyen vatandaşlar
Kadının polis aracına götürülmesi

SÜRE: 02'52" BOYUT: 319 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

=====================

Dipsiz Göl Şelalesi, 'gelinlik' gibi süzülen suyuyla ilgi çekiyor

Sivas'ın Doğanşar ilçesi yakınlarında yer alan Dipsiz Göl ve Dipsiz Göl Şelalesi, yeşil ve mavinin tüm tonları arasındaki görüntüsüyle ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Şelaleden hafif savrularak, ince bir şekilde dökülen suyu görenler, gelinlik benzetmesi yapıyor.
Sivas kent merkezine 82, Doğanşar ilçesine ise 16 kilometre uzaklıkta yan yana bulunan Dipsiz Göl ve Dipsiz Göl Şelalesi, yazla birlikte ziyaretçilerin ilgi odağı haline geldi. Derinliği bilinmediği için Dipsiz Göl olarak adlandırılan ve yeşil orman örtüsünün arasında nazar boncuğu gibi duran Dipsiz Göl ile ondan akan su ile oluşan yanı başındaki Dipsiz Göl Şelalesi özellikle şehir dışından gelenlerin ilgisiyle karşılaşıyor. Çevresinde piknik donatılarının da bulunduğu alan bugünlerde doğaseverleri ağırlıyor. Dipsiz Göl'den akan suyun yaklaşık 50 metre yükseklikten ince bir çizgi halinde savrularak dökülmesiyle oluşan Dipsiz Göl Şelalesi de mavi ve yeşil ile iç içe doğasıyla büyülüyor. Yamaçtan yaklaşık 100 metrelik metal merdiven ile inilebilen şelalede, suyun aktığı bölümlerdeki sarkıt oluşumları da dikkat çekiyor. Ziyaretçiler hava sıcaklığının artış gösterdiği bu günlerde, şelalenin soğuk suyunda serinleme imkanı buluyor. Şelaleden savrularak, ince bir şekilde dökülen suya ise ziyaretçiler gelinlik benzetmesi yapıyor.
'DAHA ÇOK TANITILMALI'
İstanbul'da yaşayan ve tatil için memleketi Sivas'a gelen Nejla Özdemir, "Dipsiz Göl ve Şelalesinin adını çok duymuştum ama yakından görmek bugüne nasip oldu. Geldik ve burayı görmeden gitmek istemedik. Önce Dipsiz Göl'ü kendisini ziyaret ettik, şelalesini de görelim dedik. Çok güzel ve mutlaka görülmesi gereken harika bir yer" dedi.
Eşi Ömer Osman Özdemir ise "Çok güzel ve görülmeye değer bir yer. Herkese de tavsiye ederim. Burada insan doğayla baş başa kalıyor. Stresten kurtuluyor ve insan kendini daha rahat hissediyor. Havası ve suyu çok çok güzel. Buraların da tanıtılmasını gerekir. Böyle yerlerin turizme açılmasını tavsiye ederim" diye konuştu.
Ziyaretçilerden Mert Ceylan ise ailesiyle birlikte gezmek için geldiklerini belirterek, "Dipsiz Göl'ü ben hiç görmemiştim. Buraya ilk defa geldim. Gölü ve şelaleyi de gördüm. Daha önceden Manavgat'a gittik, Antalya'daki şelaleyi gördük ama ben Sivas'ta böyle bir yer olduğunu bilmiyordum. Burayı bir hayli beğendim. Diğer şelalelere göre gayet güzel ve tanıtılmayı hak ediyor" dedi.

Görüntü Dökümü
--------------
-Şelale ve gölün drone görünütleri
-Detay görüntüler
-Ziyaretçilerin görüntüsü
-Konoşumalar

(466 mb)

Haber-Kamera:  Eraydın AYTEKİN-Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,

====================

Belediye personeli ayda bir gün evcil hayvanıyla mesaiye geliyor

İZMİR'in Çiğli Belediyesi, hayvan sevgisinin pekiştirilmesi adına bir ilki gerçekleştirerek, belediyede çalışan memur ve işçi personelin ayda bir gün, evcil hayvanıyla mesaiye gelmesi uygulamasını başlattı.
Çiğli Belediyesi çalışanları ve vatandaşta hayvan sevgisini pekiştirmek, sokak hayvanları ve evcil hayvanlarla ilgili farkındalık oluşturmak amacıyla her ayın ilk cuma günü 'Çiğli Belediyesi'nde Patili Bir Gün' etkinliği düzenliyor. Uygulama ilk gün belediye personelinden büyük ilgi gördü. Başta CHP'li Belediye Başkanı Utku Gümrükçü olmak üzere başkan yardımcıları, müdürler ve çalışanlar köpek, kedi, kuş, balık gibi evde besledikleri hayvanları belediyeye getirdi. Personel evcil hayvanıyla mesaisine devam etti. Başkan Gümrükçü, hayvan dostu çalışanlarla bir araya geldi, hayvanları hakkında bilgi aldı. Uygulama, vatandaşlardan da büyük takdir topladı.
BAŞKAN GÜMRÜKÇÜ KÖPEK SAHİPLENDİ
Odun yığınlarının arasında bulunduğu için Odun ismi verilen sokak köpeğini sahiplenen Başkan Utku Gümrükçü, "Vatandaşlarımızı patili dostlarımızla karşılıyoruz" diyerek uygulamadan hem vatandaş hem de personelin memnuniyetlerini dile getirdiğini ifade etti. Patili bir gün uygulamasının amacının vatandaşta hayvan sevgisinin pekiştirilmesi ve belediye personeli arasında ilişkileri sağlamlaştırmak olduğunu belirten Başkan Gümrükçü, " Türkiye'de bir ilki gerçekleştiriyoruz. Çalışanımız ayda bir gün evcil hayvanıyla belediyeye gelebilecek. Böyle bir çalışmayla insanla hayvanın aslında aynı gökyüzünün altında yaşayan canlılar olduğuna tüm Türkiye'de dikkat çekmeyi amaçlıyoruz. Bizim belediyemizin logosunda zaten flamingo var. Seçimlerdeki sloganımız 'Gülümseyen Çiğli'ydi ve hazırladığımız videolarda bizim yerimize flamingolar konuşuyordu. Biz bu çalışma kapsamında Çiğli, İzmir ve Türkiye'de hayvan sevgisini pekiştirmeyi amaçlıyoruz. Bu yolda da bizimle birlikte yürüyen bütün hayvan dostlarını ayda bir gün patili günümüze davet ediyoruz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------
Belediye çalışanlarının evcil hayvalarıyla belediyeye girişi
Belediyenin çalışma ortamında hayvanlarla genel ve detay görüntüler
Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü bir kediyi severken
Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü'nin açıklamaları

Haber-Kamera: İZMİR,

===================

Karadeniz'de yaylacılık geleneği sürüyor

KARADENİZ'in doğal güzellikleriyle büyüleyen yaylalarına göçler sürüyor. Okulların kapanması, havalarında ısınmasıyla birlikte büyük ve küçükbaş hayvanları ile yaylalara göç eden vatandaşlar, hayvanlarını otlatıyor, sütten yağ, peynir üretiyor.
Karadeniz Bölgesi'nde yaylacılık geleneği yaşatılıyor.  Karadeniz'in doğal güzellikleri ile büyüleyen yaylalarına doğru başlayan göçler sürüyor. Okulların kapanması, havalarında ısınmasıyla birlikte büyük ve küçükbaş hayvanları ile yaylalara göç eden vatandaşlar, hayvanlarını otlatıyor, sütten yağ, peynir üretiyor. Kimileri kamyon kasalarında kimileri ise büyük ve küçükbaş hayvan sürüleri ile yürüyenler, yaz aylarını çoğunlukla sis bulutu üzerinde kalan yaylalarda geçiriyor. Sonbahara kadar yaylada kalacak vatandaşlar, hayvanlarını otlatarak, üretecekleri süt, peynir ve diğer ürünleri satarak kazanç elde ediyor. Yaylacılar, yaylada kaldıkları süre içerisinde hem kışın tüketecekleri süt ürünlerini, hem de hayvanlarının tüketeceği yayla çayırlarını da hazırlıyor.
Şalpazarı'na bağlı Alacapazarı Yaylası'nda yaz aylarını geçiren Ali Kemal Karagül, "Okullar kapanınca yaylalara çıktık. Üç, dört ay bu dağlarda kalacağız. Atalarımızın geleneğini sürdürüyor, hayvancılıkla uğraşıyoruz. Önceden hayvanlarımız çok oluyordu, yürüme yaylalara geliyorduk. Şimdilerde ise hayvanı fazla olan yürüme, az olanlar ise kamyonlarla geliyor." dedi.
'YAYLALARI ÇOK SEVİYORUM'
Yaylacılık geleneğini sürdüren Emine Ergül de "Okullar kapandı, yaylaya geldik. Üç dört ay yaylada kalıyoruz, sonra tekrar köye dönüyoruz. Yaylaları çok seviyorum; çise, duman olmazsa daha iyi olacak. Ama biz yaylanın her halini seviyoruz" diye konuştu.
Karadeniz'de yaylacılığın bir yaşam biçimi olduğunu söyleyen Ali Kemal Kahraman da "Biz buraya bayramın ikinci günü geldik. Onuncu ayın başında buradan köye göç edeceğiz. Dağları seviyoruz, dağlara da ihtiyacımız var. Sonbahara kadar hayvanlarımızı burada otlatacağız" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------
Yayla göçü drone detayları
Yaylaya göç edenler
Büyükbaş hayvanlardan detay
Yaylacılardan detaylar
Yaylacılarla röp.

Haber-Kamera: İnan KALYONCU TRABZON-DHA

===================

ATM'de unutulan parayı polise teslim etti

Karabük'te, markette kasiyer olarak çalışan Yasin Yaman(23), bir bankanın otomatik para çekme makinesinde unutulan 80 TL'yi, sahibine verilmesi için polise teslim etti.
Karabük 100. Yıl Mahallesi 1003 Nolu Cadde üzerinde bulunan bankamatikten dün akşam saatlerinde para çekmek isteyen Yasin Yaman, para haznesinde unutulan 80 TL'yi gördü. Yaman, parayı alıp sahibinin bulunması için polisi arayarak yardım istedi. Yaman, 80 TL'yi kısa sürede gelen polise tutanak karşılığı teslim etti. Polis ekipleri de Yaman'a duyarlılığı için teşekkür etti.
Yasin Yaman, "Sahibi bulunur inşallah. Öğrenci parasıdır. Bizde zamanında öğrenciyken çok zorluk çektik. 80 TL çok büyük bir para değil ama biz yine de gereğini yerine getirdik." dedi.

Görüntü Dökümü
------------
-Bankamatikten detay
-Yasin Yaman 80 TL'yi polise teslim ederken
-Polis tutanak tutarken
-Polis Yasin Yaman'a teşekkür ederken

Süre: (01.25) Boyutu: (159 MB.)

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/Karabük

==================

Brezilya yolcusu 'şampiyon gençler', harçlık sponsoru arıyor

Dünyaca ünlü futbolcu Neymar Jr'ın ismiyle düzenlenen 'Red Bull Neymar Jr's Five'ta 2019 sezonunun Türkiye şampiyonu olan Erzurumlu gençler, Brezilya yolculuğu için harçlık sponsoru arıyor.
Türkiye'de 236 bin sporcudan oluşan 706 takım içerisinde hiç gol yemeden namağlup şampiyon olan Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Spor Bilimleri Fakültesi büyük bir başarıya imza attı. Erzurum Havuzbaşı'nda yapılan finalde 4 Türkiye elemesinden gelen 8 takım hünerlerini sergilediler. Finaller sonunda rakiplerini geçip mutlu sona ulaşan ETÜ Spor Bilimleri Fakültesi takımı, Brezilya'daki Neymar Jr Enstitüsü'nde düzenlenecek Red Bull Neymar Jr's Five Dünya Finali'nde Türkiye'yi temsil etme hakkı kazandı.
ETÜ Spor Bilimleri Fakültesi birinci sınıf öğrencisi takım kaptanı Furkan Kaykür, "Brezilya'da 10-14 Temmuz arası maçlar yapılacak. 48 ülke katılıyor. Çok iddialıyız. Şampiyon olarak gidip şampiyon olarak döneceğiz. Ulaşım, konaklama ve yeme içmeyi Red Bull karşılıyor. Üniversitemiz ve Büyükşehir Belediyesi de destek verecek. Ancak öğrenci olmamız nedeniyle cep harçlığımız yok. Bu nedenle harçlık sponsoru arıyoruz. Futbol sevdalısı veya hayırsever işadamlarımızın bu konuda desteğini bekliyoruz. Brezilya'daki şampiyonaya Furkan Korkmaz arkadaşımız uzmanlık sınavı nedeniyle katılamayacak. Bu nedenle 6 kişi gidiyoruz" diye konuştu.
Üniversitenin futbol sahasında günde çift idman yaparak şampiyonaya hazırlanan Rıdvan Kasapoğlu, Rıdvan Palabıyık, Furkan Kaykür, Sefa Sever, Kürşat Oğuz Çatal, Furkan Korkmaz ve Yusuf Bakır hedeflerinin dünya şampiyonu olduktan sonra Neymar Jr'ın takımıyla yapılacak maçı kazanmak olduğunu söyledi.

Görüntü Dökümü
----------
-Öğrencilerin üniversitenin futbol sahasında ısınma hareketleri
-Öğrencilerin antrenmanından detay
-Furkan Kaykür ile röp

SÜRE: 04.03 BOYUT: 453 MB

Haber: Turgay İPEK-Kamera: Zafer KUMRU / ERZURUM,

=====================

Sağlığına kavuşan leyleğin uğurlanma anı gülümsetti

İZMİR'in Menderes ilçesinde, sağ ayağından yaralı halde bulunan leylek, tedavisinin ardından doğaya salındı. O anları cep telefonuyla görüntüleyen görevlilerin leyleği uğurlama anları, videoyu izleyenlere tebessüm ettirdi.
Ahmetbeyli Mahallesi'ndeki Yoncaköy Mevkisi yakınlarından geçen vatandaşlar, 26 Haziran Çarşamba günü, yol kenarında sağ ayağından yaralı bir leylek buldu. Konudan haberdar edilen Menderes Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, olay yerine gelerek leyleği teslim aldı. Tedaviye alınan leyleğin ayağından, saçma ile yaralandığı belirlendi. Tedavisinin ardından sağlığına kavuşturulan leyleğin, tekrar doğaya salınmasına karar verildi. Dün (cuma) iki görevli, doğaya bırakmak üzere leyleği Tahtalı Barajı yakınlarına getirdi. Salınan leylek bir süre çevrede yürüyerek gezindi. Kanat çırpan leylek, yakın mesafede uçtu, ancak görevlilerin yanından ayrılmadı. O anları görüntüleyen görevlinin "Başaracak" dediği duyuldu. Bir diğer görevlinin ise daha önce yaralı hayvanın bu şekilde hareket edemediğini ve sağlığına kavuştuğunu söylediği işitildi. Görüntüyü kaydeden görevlinin "Hadi kızım uç bakayım" demesiyle kanatlarını çırpan leylek, gökyüzüne yükselmeye başladı. Yine o anları kaydeden görevli, "Uçtu ve gitti. Hadi güle güle" sözleriyle ardından söylendi. Sağlığına kavuşan leyleğin gökyüzünde uçtuğunu gören ve keyiflenen görevlinin "Tekrar gelecek misin? Uçtun ve gittin galiba" demesi sosyal medyada paylaşılan videoyu izleyenlere tebessüm ettirdi.
Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, "Olayı öğrenmemizin ardından veteriner işlerindeki arkadaşlarımız hemen harekete geçti ve gereken tüm tedaviyi özenle gerçekleştirdi. Bizim için her canlı önemlidir. Her canlının yaşam hakkı konusunda gerekli özeni Menderes Belediyesi olarak gösteriyoruz. 10 gün süreyle tedavisi gerçekleşen leyleği tekrar özgürlüğüne kavuşturduk" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
---------
Leyleğin doğaya salınması
Görevlilerin leyleği uğurlarken tebessüm ettiren sözleri

Haber: Kadir ÖZEN- Kamera: İZMİR,

=================

'Yuvaya Dönüş' filminin çekimleri Kapadokya'da yapıldı

Irak-İran savaşı sırasında bombardıman altındaki Tahran Havalimanı'nda mahsur kalan 215 Japon vatandaşının Türkiye'den gönderilen uçakla kurtarılmasını anlatan 'Yuvaya Dönüş' filminin çekimleri İstanbul ve Tokya'nın yanı sıra Kapadokya'da yapıldı. Tahran'dan Türkiye'ye getirilen Japonya vatandaşlarının hikayesininin anlatıldığı filmin galası 9 Temmuz'da yapılacak.
Japonya hakkında 8 kitabı olan filmin yapımcısı Erdal Güven, aynı zamanda  Japonya İş Adamları ile Ekonomik ve Kültürel İşbirliği Derneği Başkanlığı görevini de yürütüyor. Güven'in kitaplarından olan 'Tahran'dan Kaçış'tan sinemaya uyarlanan 'Yuvaya Dönüş', Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle çekildi. Filmin çekimlerini Japonların en çok ilgi duyduğu Kapadokya'da yaptıklarını anlatan yapımcı Erdal Güven, Japonya'da 'Yuvam Kapadokya' ismiyle vizyona gireceğini söyledi.
"YÜZYILIN OPERASYONU"
İran - Irak Savaşı sırasında Saddam Hüseyin'in 'Tahran'ı bombalayacağız vatandaşlarınızı bu ülkeden çıkarın' açıklaması bütün dünyayı alarma geçirmişti. Japonya'nın girişimleri yetersiz kalınca Tahran'daki Japonya Büyükelçiliği, Türkiye Büyükelçiliği'nden yardım istedi. Dönemin başbakanı Turgut Özal'ın talimatıyla THY, Tahran'a kaptan pilotlar Orhan Suyolcu ile Ali Özdemir'in idaresinde bir uçak gönderdi. Ancak Saddam Hüseyin'in verdiği süre sona ermiş, Tahran bombalanmaya başlanmıştı. Orhan Suyolcu ile Ali Özdemir, bombardıman altındaki Tahran Havalimanı'na iniş yaparak 215 Japon vatandaşını Ankara'ya getirdi. Türkiye'nin Japonları uzattığı bu yardım eli o dönemde 'Yüzyılın Operasyonu' olarak isimlendirilmişti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN JAPONYA'YA GİDECEK
Filmin Japonya'da Kasım ayında vizyona girmesi planlanıyor. Japon İmparatoru'nun taç giyme töreni için 22 Ekim'de Japonya'ya gitmesi planlanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın aynı tarihteki filmin Japonya'daki özel gösterimine de katılması bekleniyor.
FİLMİN KONUSU
215 Japon vatandaşın Türkiye'ye getiriliş öyküsünün anlatıldığı filmin yönetmen koltuğunda Hakan Kurşun otururken, senaryosunu Fatih Özcan ve Şeyda Delibaşı kaleme aldı. Filmin başrollerini Furkan Palalı, Burhan Öcal ve Megumi Masaki paylaşıyor. Çekimleri İstanbul, Tokyo ve Kapadokya'da gerçekleştirilen film uluslararası nitelik taşıyor. 2019 yılının Japonya'da 'Türkiye Yılı' ilan edilmesi 'Yuvaya Dönüş' filmi ilgiyi artırması bekleniyor.
Tahran'dan büyük bir operasyonla Türkiye'ye getirilmek için uçağa bindirilen 215 yolcu arasında Keiko adlı Japon bir genç kız da bulunmaktaydı. Keiko ile Türk Büyükelçiliğinde görevli özel kuvvetlerden Üsteğmen Zafer arasında büyük bir aşk yaşanır. Keiko'yu uçağa son anda yetiştiren Zafer'in bilmediği ise Keiko'nun hamile olduğuydu. 30 yıl sonra ölen Keiko, ardında kızı Yumi'ye tüm gerçekleri anlatan bir mektup bırakır. Mektubu okuyan Yumi hayal kırıklıklarıyla birlikte babasının izini sürmek ve hesap sormak için Türkiye'ye gitmeye karar verir. Film bu karar ve sonrasında gelişen olayları anlatıyor.

Görüntü Dökümü
---------
Filmi kamera arkası görüntüleri
Kapadokya'daki çekimlerden görüntüler
Filmin yapımcısı Erdal Güven ile röp.

NEVŞEHİR,


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Türkiye Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title