Haberler

Dha yurt bülteni - 7

HDP önündeki eyleme PKK'nın kaçırdığı polis ve askerlerin aileleri de katıldıDiyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde çocuklarının dağa kaçıldığı iddiasıyla 3 gün önce ailelerin başlattığı oturma eylemine, çocukları polis ve asker olarak görev yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırılan 4 aile daha katıldı.

HDP önündeki eyleme Pkk'nın kaçırdığı polis ve askerlerin aileleri de katıldı

Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde çocuklarının dağa kaçıldığı iddiasıyla 3 gün önce ailelerin başlattığı oturma eylemine, çocukları polis ve asker olarak görev yaparken Pkk'lı teröristlerce kaçırılan 4 aile daha katıldı. Mersin, Mardin, Gaziantep ve Malatya'da gelen ailelerle birlikte, eyleme katılan aile sayısı 8'e yükseldi.
Diyarbakır'da 22 Ağustos günü HDP İl Başkanlığı önüne gelen Hacire Akar, oğlu Mehmet Akar'ın (21) dağa kaçırıldığını öne sürerek oturma eylemi başlattı. Hacire Akar, 3 gün sonra oğluna kavuşunca eylemini sonlandırdı. Akar'ın çocuğuna kavuşmasıyla çocukları dağa kaçırılan anneler de harekete geçti. 3 gün önce Çetinkaya ailesi, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önüne gelip, oğulları Süleyman'ın HDP'lilerce Suriye'ye kaçırıldığını öne sürerek, oturma eylemi başlattı. Çetinkaya ailesinin başlattığı eylemin ardından Akkoyun, Biçer ve Bektaş aileleri de HDP önüne gelerek terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarını geri getirilmesi için eyleme katıldı.
KAÇIRILAN POLİS VE ASKERLERİN AİLELERİ DE GELDİ
Bugün 3'üncü gününe giren oturma eylemine Mardin, Gaziantep, Malatya ve Mersin'den gelen polis ve asker olan oğulları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler de katıldı. Bu ailelerle birlikte, HDP önünde eylem yapan aile sayısı 8'e yükseldi.
Gaziantep'ten gelen Şevket ve Songül Altıntaş çifti, oğulları Müslüm Altıntaş'ın (24) vatani görevi sırasında usta birliğine teslim olmaya giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde arkadaşı Adil Kavaklı ile birlikte yol kesen teröristlerce kaçırıldığını söyledi.
Mardinli Şeyhmus Kaya ve eşi Emine Kaya, oğulları polis memuru Vedat Kaya'nın (28), 24 Temmuz 2015 tarihnde Diyarbakır'ın Lice ilçesinde özel aracıyla yolculuk yaptığı sırada PKK'lı teröristlerin kaçırdığını anlattı. 28 Temmuz 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde eşi ve 15 aylık kızının yanındayken PKK'lı teröristlerce kaçırılan polis memur Sedat Yabalık'ın (24) Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan teyzesi Rahime Uymaz, yeğenine kavuşmak için HDP önündeki oturma eylemine katıldığını aktardı. Malatya'dan gelen Şadiye Özbey ise, Tunceli'nin Pülümür ilçesinde görev yapan astsubay oğlu Semih Özbey'in 17 Eylül 2015'te kendisini ziyarete gelirken aracının yakıldığını, bir daha da kendisinden haber alamadığını ifade etti.
Annelerden Fevziye Çetinkaya, oturma eylemi sırasında Kürtçe ağıt yakarak HDP binasını taşlamaya çalışınca polisler engel oldu.

Görüntü Dökümü
-------
Fevziye Çetinkaya'nın ağlaması
İl binası kapısına taş atması
Yeni gelen aileler
Ailelerin konuşması
Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN-Emrah KIZIL/DİYARBAKIR,

=================

Denizli'de FETÖ'ye 3 gözaltı

Denizli'de, FETÖ/PYD'ye yönelik yapılan operasyonda 3 kişi gözaltına alındı.
İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, dün (çarşamba), Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, örgüt mensuplarının kaldığı tespit edilen hücre evlerine operasyon düzenledi. Adreslere yapılan baskınlarda, V.Ş., H.D. ve M.K. adlı 3 zanlı yakalanarak gözaltına alındı. Zanlıların haklarında yakalama kararının bulunduğu ve örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u kullandıklarının tespit edildiği belirtildi. Hücre evlerinde yapılan aramada ise, 5 bin 400 dolar, 1735 lira, 200 Euro ve 2 sahte kimlik ele geçirildiği kaydedildi. Bulunan dijital materyallere el konuldu. Zanlılardan V.Ş.'nin, örgütte üst düzey yönetici olduğu belirtildi. Gözaltına alınan zanlılar, emniyetteki ifadelerinin ardından bugün adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü
----------
Şüphelilerin adliyeye sevk edilmesi

Haber- Kamera: Deniz TOKAT / DENİZLİ,

======================

Cihan'ın karaciğeri 13 yaşındaki çocuğa umut oldu

Adıyaman'da kalp hastası Cihan Uğur (21), rahatsızlanması nedeniyle kaldırıldığı hastanede beyin ölümü gerçekleşince organları bağışlandı. Uğur'un karaciğeri 13 yaşındaki bir çocuğa nakledilmek üzere Malatya'ya gönderildi.
Kent merkezinde yaşayan kalp hastası Cihan Uğur, 6 gün önce rahatsızlanınca tedavi için Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınan Uğur, dün gece geç saatlerde doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. Organ Nakil Merkezi yetkilileri gencin ailesiyle görüştükten sonra aile evlatlarının karaciğerini bağışlama kararı aldı. Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özel Tıp Merkezi'ne gelen Prof. Dr. Fatih Özdemir başkanlığındaki ekip, yaklaşık 3 saat süren operasyonla Cihan Uğur'un karaciğerini aldıktan sonra organ 13 yaşında bir hastaya nakletmek üzere Malatya'ya götürüldü.
Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Fatih Doğan organ naklinin önemine dikkat çekti. Dr. Doğan, "21 yaşındaki hastamız yaklaşık 6 gün önce kalp kapağındaki rahatsızlık nedeni ile kalbi durduğu için 112 ekipleri tarafından müdahale edilip hastanemize getirildi. Burada tedaviye alınan Cihan Uğur ne yazık ki kurtarılamadı. Hastamız kronik böbrek yetmezliği nedeni ile tedavi gören bir diyaliz hastamızdı. Ailesi organ naklinin önemini bildiği için organ nakli konusunda olumlu davranıp nakle izin verdiler. Malatya'dan gelen ekibimiz yapılan tetkikler sonrasında karaciğer nakli için bir hastaya şifa olmak adına karaciğerini alarak organ naklini gerçekleştireler. Diğer organları bağışlanabilecek durumda değildi. Cihan Uğur'un karaciğeri 13 yaşındaki bir çocuğumuza umut olacak" dedi.

Görüntü Dökümü
---------
Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Ameliyathaneden görüntü
Doktorun çıkışı
Organ çantaları
Organ çantasını araca koyması
Başhekim Fatih Doğan'ın konuşması
Genel ve detay görüntü

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 115 MB

Haber-Kamera: Mahir ALAN-ADIYAMAN-DHA)

===============

10 yaşındaki Umut, tedavisi için yardım bekliyor

Mersin'deki evlerinde çıkan yangında yüzü ile vücudunun büyük bölümünde yanan 10 yaşındaki Cumali Umut Eşitmez'in 255 bin TL'lik ameliyat masrafı için valilik onaylı yardım kampanyası başlatıldı. Anne Mihribah Eşitmez, oğlunun yüzünün yeniden gülmesi için hayırseverlerden destek istedi.
Geçen yıl 12 Temmuz'da, Eşitmez Ailesi'nin Sağlık Mahallesi'ndeki evlerinde şarjdaki tablet bilgisayarın patlaması sonucu yangın çıktı. Alevler nedeni ile klima iç ünitesinde patlama meydana gelirken, 10 yaşındaki Umut ağır şekilde yaralandı. Yüzü ile vücudunun büyük bölümünde yanıklar oluşan Umut, 9 gün boyunca yoğun bakımda ardından da yanık ünitesinde tedavi altında tutuldu. 9 ayrı ameliyat ile çocuğun bacaklarından alınan dokular, yüz, kol ve sırtına nakledildi. Yanıklar nedeniyle dışarı çıkmaktan utanan Zübeyde Hanım İlkokulu 4'üncü sınıf öğrencisi Umut, okula gitmek istemeyince evde eğitim almaya başladı. İnsanların bakışlarından rahatsız olduğunu belirterek, evden çıkmak istemediğini dile getiren Umut'un 16 Eylül'de Bodrum'da gireceği ameliyat için gereken 255 bin TL'nin toplanması amacı ile valilik onaylı yardım kampanyası başlatıldı.
'OĞLUMUN YÜZÜ GÜLSÜN DİYE'
Oğluna yardım eli uzatılmasını isteyen anne Mihriban Eşitmez, "Şu anda estetik ameliyat olması gerekiyor ancak ameliyat masrafları bayağı yüksek miktarda. Bunu karşılayacak durumumuz yok, karşılayamıyoruz. O nedenle valilik onaylı bir yardım kampanyası başlattık. Yardım etmek isteyenlerden yardım bekliyoruz. Sadece oğlum için, düzelebilme ihtimali olduğu için. Eylül'ün 16'sında ameliyat tarihi var. O zamana kadar bu miktarı toplamamız gerekiyor. Ameliyat ve diğer masraflar 255 bin TL tutuyor. Kendimiz için hiçbirşey istemiyoruz. Oğlumun eskisi gibi 'yüzü gülsün, gözlerinin içi gülsün' diye yardım kampanyamıza destek istiyoruz" dedi.
Umut'un tedavisine destek olmak isteyenler, Ziraat Bankası Mersin Hal Şubesi'nde Cumali Umut Eşitmez adına açılan '90240157-5001' numaralı hesaba bağışta bulunabilecek.

Görüntü Dökümü
-----------
-Umut'un kitap okumasından genel ve detaylar
-Yüzünün ve elinin detay görüntüleri
-Anne ile röportaj
-İzin belgesinin görüntüsü

SÜRE: 02'07"     BOYUT: 230 MB

Haber-Kamera: Adnan AÇIKGÖZ/MERSİN, - GÖRÜNTÜ ÖZEL

=================

'Bursa siyahı' dünya pazarında

Bursa'da  üretilen siyah incir bu yıl yüksek rekoltesiyle üreticisinin yüzünü güldürdü. Depolarda toplanan siyah incir, başta Almanya, Birleşik Krallık, Hollanda, Fransa gibi Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın dört bir yanına ihraç ediliyor.
Uzun raf ömrü, iri dış görüntüsü ve tadıyla dünyanın en kaliteli inciri kabul edilen, İngiliz Kraliyet ailesinin mutfağına kadar giren, 'Bursa siyahı' olarak bilinen siyah incir; bu yıl kalitesi, yüksek verimi ve 13 liraya kadar çıkan satış fiyatıyla çiftçilerin yüzünü güldürdü. Her yıl Ağustos ayında başlanan ve 2 ay süren incir hasadında bu sene verimli dönem oldu. Üretim verimliliği ve siyah incirin fiyatından memnun kalan ve Bursa'da en fazla üretime sahip Çağlayan Köyü'ndeki üreticiler, incirleri tarlalardan toplayıp paketledikten sonra ihracatçı firmaların depolarına teslim ediliyor. Depolarda toplanan siyah incir, başta Almanya, Birleşik Krallık, Hollanda, Fransa gibi Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın dört bir yanına ihraç ediliyor.
GÜNLÜK 250 TON SİYAH İNCİR İHRAÇ EDİLİYOR
Uzun yıllar Bursa'dan dünyaya incir ihracatı yapan Erdem Afacan, "Bursa'da 80'li yıllardan itibaren incir ihracatı başladı. İlk ihracatı başlatan köy de Çağlayan Köyü'dür. Çağlayan Köyü, aynı zamanda Bursa'daki en büyük incir ihracatçısı olan köydür. Ağustos ayının ortasında hasat başlıyor. O tarihten itibaren de yurtdışına ihraç edilmeye başlanıyor. Yurtdışında en çok Batı Avrupa ülkeleri incir talebinde bulunuyor. İngiltere, Hollanda, Almanya, Fransa, ama son yıllarda Rusya, Romanya, Polonya gibi ülkeler de talep etmeye başladı. Hatta bir kaç senedir Hong Kong, Singapur gibi ülkelere de sevkiyat oluyor. Çağlayan Köyü'nde yirmiye yakın firma incir alıyor. Bunlar da her gün 15 TIR ihracat yapmakta. Sadece Çağlayan Köyü'nden günlük 250 ton civarında yurtdışına, 100-150 ton arası da iç piyasaya incir gidiyor. Bursa'da üretilen siyan incirin yaklaşık yüzde 35'i Çağlayan Köyü'nden çıkıyor. Bursa siyahı dediğimiz incir Türkiye'de sadece Bursa'da yetiştiriliyor. Son yıllarda Aydın'da ekim oldu fakat buradaki kaliteyi tutmadı. Dünyada sadece Bursa'da yetiştiriliyor. Şu anda burada rekabet var. Fiyatlar 10 liradan başlamıştı şu an 13 lira gibi bir rakam var. Bu da talebin olduğunu gösteriyorö dedi.
'BU VERİMLİLİK VE FİYAT YÜKSEKLİĞİ 100 YILDA BİR DENK GELİR'
Bu yıl siyah incirin yüzlerini güldürdüğünü söyleyen incir üreticisi İlker Maral, "Piyasalar güzel, ihracat güzel, fiyatlar güzel. Her şeyden çok memnunuz. Üreticinin yüzü güldü. Bu fiyatlarla üretici kışın evine ununu yağını koyar. İhracat piyasası şu an 12-13 lira. 8-10 lira arası da iç piyasada satılıyor. Yurtdışı firmalar var. Yaklaşık 30 tane firma var. Hollanda, Rusya gibi ülkelere incir gönderiyoruz. Ortadoğu'ya, Uzakdoğu'ya açılmaya başladık. İngiltere, Almanya, Fransa gibi Avrupa Birliği ülkelerine de incir gönderiyoruz. Sezonumuz 60 gün ile 75 gün arasında değişiyor. Ama sıkı temposu 30 gün. Ekim ayına kadar hasat devam ediyor. Geçtiğimiz yıla göre bu yıl ki hasat daha da iyi. Çiftçinin 100 yılda bir denk getirdiği yıllardan biri. İnşallah bundan sonraki yıllarda da üreticimiz bu şekilde para kazanırö diye konuştu.

Görüntü Dökümü
------------
-İncir hasadından detaylar
-Toplanan incirlerden detaylar
-Paketlenen incirlerden detaylar
-Drone görüntüleri

Süre: 06.47 Boyut: 759 MB

Haber: Muammer İRTEM -Kamera: Semih ŞAHİN/BURSA,

===============

Balkonda uyuyan küçük Duru'yu öldüren sanığa müebbet hapis

İzmir'in Konak ilçesinde boşandıktan sonra birlikte yaşamaya devam ettiği Gönül Akça ile tartıştığı sırada havaya ateşlediği tabancadan çıkan mermi, balkonda uyuyan 11 yaşındaki Duru Öğtem'e isabet ederek, ölümüne neden olan Eşref Nekiz (46), müebbet hapis ve 3 yıl 5 ay 12 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Hilal Mahallesi 1215 Sokak'ta 2016 yılında meydana gelen olay iddialara göre şöyle gelişti;
Korsan taksicilik yapan Eşref Nekiz, olaydan 3 yıl önce boşandığı Gönül Akça ile birlikte yaşamaya başladı. Ancak ikili arasında anlaşmazlık çıktı. 3 gün eve gitmeyen Nekiz, olay sabahı binanın önüne geldi. Çift burada tartışmaya başladı. Tartışmaya kadının, üst katında yaşayan yakınları da dahil oldu. Bu sırada Gönül Akça, eve girerek balkona çıktı. Akça balkonda  Nekiz binanın giriş kapısı önünde oldukları halde tartışmaya devam etti.
Aracından tabancasını alan Nekiz, havaya doğru ateş etti. Ancak tabancadan çıkan kurşunlardan biri Akça'nın evinin üst katındaki dairenin balkonunda uyuyan, teyzesinin kızı Duru Öğtem'in başına isabet etti. Ağır yaralanan küçük kız, gelen ambulansla Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Ancak hayatını kaybetti.
Polis, Eşref Nekiz'i gözaltına aldı. 4 ayrı suçtan poliste kaydı olduğu ortaya çıkan Nekiz, sevk edildiği adliyede tutuklandı.
'MERMİ BİR ŞEKİLDE İSABET ETMİŞ'
Hakkında İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada tutuklu yargılanan Nekiz, son savunmasında olayın kaza olduğunu iddia ederek, "Sokakta tartıştıktan sonra eski eşim eve çıktı. Balkondan bana küfür etmeye başladı. Bu sırada üst balkonda birinin olduğunu bilmiyordum. Eşimle tartışırken, tabancayla havaya ateş ettim. Ayağım tökezlediği için hedef alarak ateş etmedim. Ateş ettiğim mermi bir şekilde gidip küçük Duru'ya isabet etmiş" dedi. Sanık avukatı da suçun 'taksirle ölüme sebebiyet verme' şeklinde işlendiğini öne sürerek, müvekkilinin bu doğrultuda yargılanması gerektiğini iddia etti.
Davaya müdahil olan, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı Pınar Melli, sanıktan şikayetçi olduklarını, kasten öldürme suçundan en ağır cezanın verilmesini istediklerini ifade etti. Savcı da mütalaasında sanığın 'kasten öldürme' suçundan cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme, Nekiz'i, 'kasten öldürme' suçundan müebbet, 'ruhsatsız silah kullanma' ve 'silahlı tehdit' suçlarından da 3 yıl 5 ay 12 gün hapis cezasına mahkum etti. Sanık avukatının temyiz ettiği kararı, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi onadı.  Dosyanın gönderildiği Yargıtay'ın da onaması halinde karar kesinleşecek.

Görüntü Dökümü
----------
-Olaya ilişkin arşiv görüntüler

Haber: Mehmet CANDAN / İZMİR, -

=======================

Kontrolden çıkan traktör okulun bahçesine daldı

Isparta'nın Şarkikaraağaç ilçesine bağlı Çarıksaraylar beldesinde sürücünün kontrolünden çıkan traktör okulun bahçesine daldı. O anlar okulun güvenlik kamerasına anbean yansırken, kazada yaralanan olmadı.
Kaza, 28 Ağustos'ta meydana geldi. Seyir halindeki traktör, sürücünün direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu Şehit Bekir Aksöz Ortaokulu'nun bahçe duvarını yıkarak, içeri girdi. Kazada yaralanan olmazken, okulun bahçe duvarında hasar meydana geldi.
Kaza anı okulun güvenlik kamarasına yansıdı. Traktörün okulun bahçe duvarındaki korkuluk demirleri ve daha sonra duvarı yıktığı yer aldı. O anlarda ise bir kişinin çaresizce kazaya şahit olduğu görüntülere yansıdı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
Kaza anı görüntüsü

HABER- KAMERA: Ali ÇEVİKBAŞ/ISPARTA,


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Halkların Demokratik Partisi PKK Haberler

title