Haberler

Kartal'daki çöken bina davası

Kartal'da 21 kişinin hayatını kaybettiği, 14 kişinin yaralı kurtarıldığı Yeşilyurt Apartmanı'nın çökmesine ilişkin biri tutuklu 3 sanığın, "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan on beşer yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın ikinci...

Kartal'da 21 kişinin hayatını kaybettiği, 14 kişinin yaralı kurtarıldığı Yeşilyurt Apartmanı'nın çökmesine ilişkin biri tutuklu 3 sanığın, "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan on beşer yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın ikinci duruşması tamamlandı.

Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Uğur Mısırlıoğlu, tutuksuz sanık Arzu Keleş Baran ile taraf avukatları katıldı. Duruşmada 8 mağdur da hazır bulundu. Hakkında yakalama kararı bulunan sanık Suzan Çayır ise duruşmaya gelmedi.

Tanık olarak dinlenilen İsmail Mutlu, çöken binanın yanındaki Yunus Apartmanı'nda 10 yıl mobilyacı olarak çalıştığını anlatarak, "Yıkılan binanın alt katında bir mobilyacı vardı. 2014 yılına kadar orada çalıştı. Onlar çıktıktan sonra başka bir mobilyacı taşındı. Ben sürekli o iş yerine giden birisiydim. Dükkan 4 ay kapalı kaldı. Dükkanın içine gittiğimde ağır bir rutubet kokusu vardı. Tavandaki sıvalar çökmüş, demirler görünüyordu. Duvar köşelerinde yeşillenmeler vardı." diye konuştu.

Tanık İsmet Kılıç da Yunus Apartmanı'nda oturduğunu belirterek, "Yıkıldığı sırada 5 dakikalık mesafedeki iş yerindeydim. Bina yıkılmadan 1 hafta önce altındaki dükkanın sahibi olan Mustafa Yeşilyurt tarafından dükkanın içinden dışarıya doğru molozlar koyuluyordu. Yıkılmadan 3-4 gün önce de dükkana girdim. Duvarlar yeşermişti. Rutubet vardı. Tadilat yapılıyordu. Hatta yıkılan binada oturan Mustafa Alemdar bana 4-5 gün önce 'Komşu deprem oldu duydunuz mu?' demişti." ifadelerini kullandı.

Söz verilen firari sanık Suzan Çayır'ın avukatı İlker Leylek ise "Sanık Uğur Mısırlıoğlu'nun teknik uygulama sorumlusu olarak çalıştığı 1990-2000 tarihlerinde hangi inşaatlardan sorumlu olduğuna ilişkin tüm bilgi ve belgelerin Kartal Belediyesi'nden istenmesini talep ediyoruz. Ayrıca müvekkilim hakkında çıkarılan tutuklamaya yönelik yakalama kararının da kaldırılmasını talep ediyoruz." dedi.

"Keşke müteahhit vefat etmeseydi de hesap verseydi"

Tutuklu sanık Uğur Mısırlıoğlu'nun avukatı Coşkun Atılgan da savunmasını duruşmaya getirdiği yazı tahtası üzerinde yaptı.

Bilirkişi raporunda en önemli sıkıntının betonun dayanıksızlığı olduğunun belirtildiğini aktaran Atılgan, şunları söyledi:

"2018 yılındaki veriler baz alınıyor ancak bina 1990 yılında yapılmıştır. Bina 30 yıl sonra yıkılıyor ama 30 yıl önceki haliyle yıkılmıyor. Bu bina, sahiplerinin aç gözlülüğü nedeniyle göçmüştür. Altında onlarca can ile göçmüş bir bina var. 5 katı bitirilmiş binada kanunsuz ve kaçak olarak 2 kat yapılmış. Müsaade eden de belediyeciler. Bilirkişiler hava fotoğraflarını dosyaya koyuyorlar ama 2 kaçak kattan bahsetmiyorlar. Kaçak yapıya kim müsaade etti? Benim derdim binanın neden çöktüğünü ortaya çıkarmak. Keşke müteahhit vefat etmeseydi de burada bu insanlara hesap verseydi. Bu olayın iki faili var Mustafa ve Halim Yeşilyurt. İkisi hakkında suç duyurusunda bulunulmasını ve zorla getirilmesini talep ediyoruz."

Tutuklu sanık Uğur Mısırlıoğlu ise daha önce vefat eden binanın müteahhidi Hikmet Yeşilyurt'un 7-8 aydır tutuklu olmasına sebep olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Öncelikle müteahhit olan Hikmet Yeşilyurt'un asıl sorumlu olduğunu, vefat ettiğinden dolayı benim tutuklandığını anlatmaya çalıştım. Projeye imzayı Suzan Çayır'ın talimatıyla attım. Kendisinin yapılan çalışmalardan haberdar olmaması, hayatın olağan akışına aykırıdır. Mağdurlar kadar ben de mağdur oldum. Ben bu davada suçum olduğuna inanmıyorum. Bu işin tek sorumlusu Hikmet Yeşilyurt'tur. Ben kendi ayağımla gelip teslim oldum, yargılanmaktan kaçmadım. Çocuklarım ve ölmüş eşime beddua ediliyor. Ben de onlar kadar mağdurum. Suçlu olduğuma inanmıyorum. Cezaevinde tutuklu kalmamın hakkaniyetli olmadığını düşünüyor ve tahliyemi istiyorum."

Dosya bilirkişiye gönderilecek

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, firarı sanık Suzan Çayır hakkında çıkarılan yakalama emrinin kaldırılması ile sanık Arzu Keleş Baran hakkındaki adli kontrol kararının kaldırılması yönündeki talepleri reddetti.

Heyet, sanık Uğur Mısırlıoğlu'nun avukatının talebi üzerine Halim Yeşilyurt ile Mustafa Yeşilyurt'un tanık sıfatıyla zorla getirilmelerine, suç duyurusunda bulunulması talebinin de tanıklar dinlenildikten sonra karar verilmesine hükmetti.

İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlüğü'ne müzekkere yazılarak 1 inşaat mühendisi, 1 mimar ve 1 jeoloji mühendisinden heyet oluşturularak isimlerinin bildirilmesine karar veren mahkeme heyeti, taraf avukatlarına bilirkişilere sorulmasını istedikleri hususları yazılı olarak hazırlayıp sunmaları için 15 gün süre verilmesini kararlaştırdı.

Mahkeme heyeti, bu kararların gerçekleşmesinin ardından dosyanın İstanbul Teknik Üniversitesi'nce belirlenecek 3 kişilik bilirkişi heyetine gönderilerek, sanıkların olaydaki kusur durumlarının tespit edilmesinin istenmesine hükmetti.

Davada tutuklu olarak yargılanan Uğur Mısırlıoğlu'nun da adli kontrol şartıyla tahliyesini kararlaştıran mahkeme heyeti, sanık hakkında yurt dışı çıkış yasağı konulmasına karar verdi.

Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı aralık ayına erteledi.

Kaynak: AA / Güncel

Yeşilyurt Kartal Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title