Haberler

Dha yurt bülteni-20

Bir hafta önce evden kaçan Derya ailesine kavuştuANTALYA'nın Kepez ilçesinde geçen hafta evinden kaçan ve dün polis tarafından Kaleiçi'nde bulunan Derya Hınıl (13), ailesine teslim edildi.

Bir hafta önce evden kaçan Derya ailesine kavuştu

ANTALYA'nın Kepez ilçesinde geçen hafta evinden kaçan ve dün polis tarafından Kaleiçi'nde bulunan Derya Hınıl (13), ailesine teslim edildi. Bir hafta boyunca sokaktaki parklarda kaldığını söyleyen Hınıl, evden kaçtığı için pişman olduğunu, bir daha böyle bir olayı ailesine yaşatmayacağını söyledi.
Antalya'nın Kepez ilçesi Sütçüler Mahallesi'nde oturan Hınıl çiftinin 9 çocuğundan Derya, 12 Eylül Perşembe günü saat 17.30 sıralarında evden ayrıldı. Ablasına annesinden izin alıp dışarı çıktığını söyleyen Derya Hınıl, o gece eve gelmedi. Bunun üzerine Hınıl ailesi polis merkezine gidip kayıp başvurusunda bulundu. Antalya Emniyet Müdürlüğü ekipleri çalışma başlatırken diğer yandan ailesi kızlarını bulabilmek için el broşürü hazırladı. Hınıl ailesi hazırlattıkları broşürleri sokaklara astı.
KALEİÇİ'NDE BULUNDU
Polis ekipleri, Derya Hınıl'ı dün saat 13.00 sıralarında Muratpaşa ilçesinde tarihi Kaleiçi semtinde buldu. İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü'ne götürülen Hınıl, işlemlerinin ardından ailesine teslim edildi. Kızının kaybolduğu gün işten kovulduğunu anlatan Nazlı Hınıl (37), eve gelip kızını göremeyince çok endişelendiğini anlattı. Kızının ablasına yalan söyleyip evden çıkıp gittiğini söyleyen Hınıl, "Kızımla aramızda hiçbir şey yoktu. Neden kaçıp gittiğini bilmiyorum. Her yerde kızımı sordum. Oturduğumuz sitedeki kamera kayıtlarına baktık. Sadece evden çıkış anının görüntüsünü gördük. Başka da iz bulamadık" dedi. Kızı Derya'nın hayatı için çok endişelendiğini ağlayarak anlatan Nazlı Hınıl, "Ya kızım bir yerde öldüyse, ya ona bir şey olmuşsa diye çok korktum. O an ne yapacağımı bilemedim. Şu an kızıma kavuştuğum için çok mutluyum" diye konuştu.
'GİTTİĞİM İÇİN ÇOK PİŞMANIM'
Evden kaçmak için bir nedeni olmadığını belirten Derya Hınıl ise "Çantamı alıp evden çıktım. Çarşıya gittim. Geceleri parkta kalıp sokakları gezdim. Sahil kenarlarına gittim. Parklarda kalıp başıma bir iş gelir diye uyuyamadım. Parkta otururken, bir sarhoş karşıma oturdu. Orada tartıştık. Bana dokunmaya çalışacaktı sonra onu ittim. Yere düştü. Ben de oradan uzaklaştım. Gittiğim için çok pişmanım. Aileme kavuştuğum için çok mutluyum. Böyle bir şeyi bir daha yapmayacağım" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-------------------------
Derya Hınıl'ın görüntüsü
RÖP 1: Nazlı Hınıl  ( Anne )
RÖP 2: Derya Hınıl
Anne ağlarken görüntüsü
Anne kız birbirlerine sarılmaları
415 MB -- 03.45 // HD

Haber: Aslı DURAN-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

==========================

Veresiye defterini satın alarak mahallelinin borçlarını kapadı

AYDIN'ın Nazilli ilçesinde, bir Osmanlı geleneği hayata geçirilerek, bir hayırsever tarafından marketteki veresiye defteri 33 bin TL ödenerek satın alındı. İş yerinin önüne asılan pankartla durum vatandaşlara duyuruldu.

Osmanlı'da zenginlerin esnaftan veresiye defterini satın alması geleneği, Nazilli'de tekrar hayata geçirildi. Şirinevler Mahallesi 268 Sokak'ta iş yeri bulunan Gökhan Semerci'ye ait markete dün (perşembe) saat 09.30 sıralarında gelen bir hayırsever, nakit 33 bin TL verip veresiye defterini satın aldı. İsminin kesinlikle açıklanmasını istemediğini belirten hayırsever, daha sonra dükkandan ayrıldı. İşletmeci Semerci ise dükkanının önüne 'Sayın müşterilerimiz 2019 yılına ait bütün borçlarınız bir hayırsever tarafından ödenmiştir' yazılı pankartı asıp, durumu vatandaşlarla paylaştı.
Yaşadığını anlatan market sahibi Gökhan Semerci, "İş yerime hiç tanımadığım, orta yaşlı biri geldi. Bana, veresiye defterindeki borcun ne kadar olduğunu sordu. Alacaklarımı hesaplayıp, 33 bin TL veresiye borcunun olduğunu söyledim. Cebinden nakit olarak 33 bin TL çıkarıp, masamın üzerine koydu. Veresiye defterini de beraberinde alıp gitti. Bugüne kadar ilk kez böyle bir olayla karşılaştım. Allah kendisinden razı olsun" dedi.
Nazilli Bakkallar Esnaf Odası Başkanı Fatih Astepe ise, ilçede ilk kez böyle bir olayla karşılaştıklarını belirterek, "Osmanlı devletinden beri gelen bir geleneğimizdir. Hayırsever, hem iş yeri sahibimizi hem de gariban insanları mutlu etmiştir. Osmanlı'den bu yana gelen hayır geleneğimiz, inşallah diğer hayırseverlere da örnek olur" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Nazilli Şirinevler Mahallesinde bulunan Gökhan Marketten görüntü
Market dışından görüntü
Market sahibinin yazıp astığı pankarttan görüntü
Marketten görüntü
Market sahibi Gökhan Semerci'nin konuşmaları
Nazilli Bakkallar Odası Başkanı Fatih Astepe'nin konuşma

Haber- Kamera: Bahattin ALBAYRAK / NAZİLLİ (Aydın),

====================

Tekirdağ'da kaçak biyodizel yakıt operasyonu: 11 gözaltı

TEKİRDAG'da, polis operasyonunda, kaçak olarak üretildikten sonra yurt dışına çıkarılmak istenen 1300 ton biyodizel yakıt ele geçirilirken, 11 kişi gözaltına alındı.

Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Şuçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Tekirdağ'da kaçak olarak biyodizel yakıt üretildiğini belirledi. Geniş kapsamlı çalışma yapan ekipler, yakıtın, merkez Süleymanpaşa ilçesine bağlı Nusratfakı Mahallesi'nde faaliyet gösteren kimya tesisinde, EPDK lisansı olmadan yasa dışı üretildiğini ve Malkara'daki yağ fabrikasında depolandığını tespit etti.

Polis ekipleri, kaçak olarak üretilen biyodizel yakıtların gemiye yüklenerek, yurt dışına çıkarılacağını da belirleyip, depoya operasyon düzenledi. Operasyonda, toplam 1300 ton kaçak biyodizel yakıt ele geçirildi. Gözaltına alınan 11 kişi ise sorgulanmak üzere emniyete götürüldü.

Biyodizel türü akaryakıt ile bitkisel ve her türlü biyolojik kökenli yağların, çeşitli işlemlerden geçirilerek, dizel araçlarda kullanılmaya elverişli hale getirilmesinin yanında özellikle Avrupa ülkelerinde kullanım oranı çok yüksek olduğu için Türkiye'de uluslararası kaçakçılığı yapılan petrol ürünü olduğu belirtildi.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ, -

==============

Irak'a ait tarihi eserler törenle teslim edildi

Hatay'ın Cilvegözü Sınır Kapısı'ndan 2008 yılında Türkiye'ye sokulmak istenilen etnografik nitelikteki 80 parça eser ile Ankara Anadolu Medeniyetleri müzesinde koruma altında tutulan tarihi mühür, esas sahibi olan Iraklı yetkililere teslim edildi.

Hatay Arkeoloji Müzesi'nde düzenlenen törene Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alparslan, Hatay Valisi Rahmi Doğan, Emniyet Genel Müdürlüğü İnterpol Europol Daire Başkanı Lütfi Çiçek, Irak'ın Ankara Büyükelçisi Hassan H.A. Janabi, İl Kültür ve Turizm Müdürü Hüsnü Işıkgör,  kurum müdürleri ile STK temsilcileri katıldı. İnterpol Europol Daire Başkanı Lütfi Çiçek, "Şu ana kadar dünyanın dört bir tarafından 4 bin 250'ye yakın sikke ve kültürel mirası Türk kültürüne kazandırdık. Bunların arasında 2012 yılında kanun hazinesinden getirilen broşumuz var. 2017 yılında Urartu dağ keçisi heykeli ve 2018 yılında Zeugma Müzesi'ne kazandırdığımız Zeugma mozaikleri var. 194 ülkenin aradığı yaklaşık 52 bin tarihi eser var Türk İnterpol'ü olarak yaklaşık 206 bin eseri ülkemize getirmeye çalışıyoruz" dedi.
Irak'ın Ankara Büyükelçisi Hassan Janabi ise, "Bizim devletimiz birçok savaşa maruz kalmıştır en son mücadelemizi de DAEŞ'e karşı veriyoruz. Bu çetelerin en büyük suçlarından biri de bu tarihi eserleri imha etme çabalarıdır. Biz bu sebeple bizim eserlerimizin kaçırılmasına engel olmak için başka devletlerle iş birliği içerisinde olacağız. Burada önemli medeniyet bu nedenle bu eserlerin imha edilmesine engel olmalıyız. Bu medeniyetler hepimizi birleştiriyor. Biz Türkiye'ye bizim için yapmış olduğu bu fedakarlıktan dolayı teşekkür ediyoruz" diye konuştu.
TARİHİ ESERLER ÇIKARILDIĞI YERDE GÜZELDİR
Türkiye'nin tarihi eser kaçakçılığı ile mücadele konusunda hassas bir çalışma gerçekleştirdiğini ifade eden Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alparslan ise şunları söyledi:
"Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak tarihi eserlerin, kültürel mirasın yer değiştirilmesi ve kaçakçılığı konusunda son derece hassasız, bunun mağduru bir ülkeyiz ülkemiz insanlık tarihinin odak noktası olduğu için hiçbir ülkede yer almayan tarihi miras bize nasip olmuştur. Bizim ülkemiz bu anlamda olağan üstü bir zenginliğe sahip bunları müzelerimizde sergiliyoruz ama maalesef bir çok eserimizde kaçakçılık kurbanı olarak başka ülkelere kaçırılmış durumda bu konuda da mağduruz ve bununla mücadele konusunda son derece hassasız. Her eserin çıkarıldığı yerde bulunduğu coğrafyada sergilenmesi çok daha önemlidir. Bu anlayışla da 2008 yılında Cilvegözü'nde yakalanan ve Irak'tan kaçırıldığı anlaşılan bu eserleri Irak'a teslim etmenin mutluluğunu hep beraber yaşıyoruz."
Hatay Valisi Rahmi Doğan ise, "Bugün burada biz kendi imkanlarımızla bulduğumuz yakaladığımız bu eserleri tekrar orijinine bir törenle teslim ediyoruz, Bu Türk milletinin yüceliğini ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin büyüklüğünü göstermektedir"dedi.
Konuşmaların ardından imzalanan protokolün ardından Cilvegözü Sınır Kapısı'nda 3 Şubat 2008'de ele geçirilen 20 ipek halı, 49 mobilya takımı, 2 soba, 2 kapı kanadı, 2 sandık ile 4 parçadan oluşan toplam 80 parça eser ile Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nden Hatay'a nakledilen M.Ö. 2000 yılına ait tarihi mühür M.Ö. 2000 yılına ait tarihi mühür, Irak'a götürülmek üzere yetkililere teslim edildi.

Görüntü Dökümü
------------------------
Katılan protokolden genel görüntüler
İnterpol Europol Daire Başkanı Lütfi Çiçek'in konuşması
Eserlerden detay görüntüler
Irak Büyükelçisi Hassan Janabi'nin konuşması
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alparslan'ın konuşması
Hatay Valisi Rahmi Doğan'ın konuşması
Devir teslim protokolünün imzalanması
Katılan protokolün eserleri incelemesi

Süre: 05'51" Boyut: 673 MB
Haber-Kamera: Hüseyin BOZOK-Halil İbrahim KARAÇAY/HATAY,

===================

'Türkiye 192 ülkeden 5 milyon yabancıyı misafir ediyor'

TEKİRDAĞ'da geçici koruma kapsamındaki Suriyeliler başta olmak üzere uluslararası koruma başvuru ve statü sahipleri ile diğer göçmen gruplarına, 'Biz Bize Sohbetler' etkinliği düzenlendi. Göç İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Gökçe Ok, göçmenin adının özellikle Türkiye'de Suriyeli olduğunu belirterek, "Bunun çok büyük bir haksızlık olduğunu ifade etmek isterim. 192 farklı ülkeden 5 milyon misafirimiz var" dedi.

Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanlığı ile Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) iş birliğinde  geçici koruma kapsamındaki Suriyeliler başta olmak üzere uluslararası koruma başvuru ve statü sahipleri ile diğer göçmen grupların yoğun olarak yaşadığı illerde ev sahibi toplum ve yabancı toplumdan geniş bir katılım ile düzenlenen ve Trakya Bölgesinin tamamını kapsayan, 'Biz Bize Sohbetler' etkinliğinin yedincisi Tekirdağ'da gerçekleştirildi. Tekirdağ Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıya Vali Yardımcısı Ali Dursun, Kırklareli Vali Yardımcısı Bekir Sıtkı Kocakundakçı, Göç İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Dr. Gökçe Ok, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanı Dr. Aydın Keskin Kadıoğlu'nun yanı sıra bölgedeki tüm kamu kurum ve kuruluşların üst düzey yöneticileri, sivil toplum kuruluşlarından temsilciler, yerel ve yabancı kanaat önderleri ile vatandaşlar katıldı.

'3 MİLYON 600 BİN SURİYELİYİ BARINDIRDIĞIMIZI SÖYLEYİNCE ŞAŞIRIYORLAR'
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Daire Başkanı Dr. Aydın Keskin Kadıoğlu, "Türkiye coğrafi konumu olarak, Asya, Avrupa ve Afrika'nın köprü durumunda olması nedeniyle tarihin her döneminde farklı farklı göçlere şahit olmuştur. Tüm sıkıntılara karşı tüm mazlumlara kucak açmış bir milletin çocuklarıyız. Son yıllarda yaşamış olduğumuz Suriye krizi, bir insanlık dramı karşısında yaklaşık 3 milyon 600 bin kişiye burada ev sahipliği yapmanın insanlık adına bir gururunu yaşıyoruz. Sayın genel müdürümle bir yurt dışı gezimizde yapmış olduğumuz temaslarda kendi ülkelerinde 11 göçmeni nasıl yerleşeceği ile ilgili, 11 göçmenin göçü nasıl yöneteceği olaylarını duyduğumuz zaman biz kendilerine gülüyor ve ayıpla karşılıyoruz. 3 milyon 600 bin Suriyeliyi ülkemizde barındırdığımız söylediğimiz zaman şaşırıyorlar. Bunu nasıl yönetiyorsunuz diye bize sorular soruyorlar. Biz de göçün sadece akılla  yönetilemeyeceğini aklın yanında vicdanın olması gerektiğini ve tarihsel birikimimizle beraber, sabır ikinci akıl diyerek göç yönetimine farklı bir bakış açısı getirerek, vicdan boyutunda ele aldığımız söyleyerek göçü yönettiğimizi söylüyoruz. Batı entegrasyon kelimesini kullanıyor. Bazı topluluklar asimile politikaları yürütüyor. Ama biz uyum diyoruz. Çünkü uyum iki topluluk ortak noktada buluşabileceği birlikte yaşam kültürünün oluşabileceği bir değer" dedi.


'TÜRKİYE 192 ÜLKEDEN 5 MİLYON YABANCIYI MİSAFİR EDİYOR'
Göç İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Gökçe Ok, Türkiye'de bugün 192 farklı ülkeden 5 milyon yabancı yaşadığını ifade ederek, şunları söyledi:

"Bugün ülkemizde 192 ülkeden 5 milyon yabancı dostumuzu misafirimiz aramız da yaşıyor. Maalesef tabii modern zamanlarda günümüz de en  önemli kavramlarında biri de göçmenin adının özellikle Türkiye'de  Suriyeli oluşu. Bunun çok büyük bir haksızlık olduğunu ifade ederek sözlerime başlama isterim. 192 farklı ülkeden 5 milyon misafirimiz var. Türkiye sadece bu dönemde ensal ve muhacir ahlakı üzerinden Suriyeli kardeşlerine misafirlik yapmıyor. Kendi gönül coğrafimizi temsil ettiğimiz Balkanlardan, Kafkaslara kadar ve doğumuzdan, güneyimize kadar bu coğrafyanın insanı dediğimiz gönlümüzle bir şekilde bağı olan aklımızın ruhumuzun ve vicdanımızın dostları olan bu coğrafyanın çocukları da burada kendilerine yer bulmaya çalışıyorlar. Bizim çok ciddi ve büyük meselelerimiz var. Fakat maalesef bir asırdır tam manasıyla bazı gerçeklerden kopuk yaşıyoruz. Çocuklarımıza ilk orta ve lise çağında coğrafya dersi veriyoruz ama siyasi coğrafyadan tam manasıyla bahsetmiyoruz. Tarihi derinlikler ve bir takım analizlerden de mahrum bırakıyoruz. Bizim doğu Türkistan Uygur gibi bir gerçekliğimiz var. Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz de misafirlerimiz gözümüzün bebeği başımızın tacı. Hiç bir zaman vazgeçemeyeceğimiz bir gerçeklik. Bizim Kafkaslar ile ilgili derdimiz ve sıkıntımız var. Oradaki her gözyaşı bizim yüreğimizi dağlıyor. Bizim Alaska Türklerimiz var .Bizim Gazzelilerimiz, Filistin, Bayırbucak Türkmenlerimiz var. Bizim Balkanlardan gelen kardeşlerimiz var. Balkanlardaki toprak kaybından sonra Anadolu'ya sığınan asli unsurlarımız var. Bugün burada bu kürsüden size seslenen kardeşinizden sizden farklı bir hikayeye sahip değil açıkçası. Ellerinizi ve karışık akıllarını bu coğrafyadan çekerseniz ve bu coğrafyanın her karış toprağı bu coğrafyanın çocuklarına yeter. Biz bin yıldır vatan eylediğimiz bu toprakların kadrini ve kıymetini biliyoruz. Bin yıl daha kıyamete kadar bu topraklarda kalabilmenin bedelini de biliyoruz."

Gökçe Ok, göç serüveni ve bir göç yolculuğundan dünyanın bütün ülkelerinin etkilendiğini ifade ederek, "Avrupa'da hükümetler düşüyor. Siyaset, ekonomi, finans, kültür teknoloji, her yer çalkalanıp değişime uğruyor. Biz aziz milletimizden aldığımız destekle şanlı devlet geleneğimizden aldığımız tarih boyunca bize elini uzatan bize çağrıda  bulunan hiç bir mazlum ve mağdurun yüzünü yere düşürmemişiz, boynunu eğdirmemişizdir. Özellikle bugün 3 milyon 600 bin Suriyeli olmak üzere burada bir şekilde bize sığınmış veya çalışmak amacı ile gelmiş  bize katkıda bulunmak amacı ile gelmiş olan bütün misafirlerimize ve kardeşlerimize şunu ifade etmek isteriz. Tarih boyunca dün olduğu gibi bugün de ve yarın da Türkiye Cumhuriyeti devleti sizleri hiç kimseye ve hiç bir şeye muhtaç etmedi, bundan sonra da etmeyecektir. Tek bir felsefimiz var, birlikte olacağız  Bütün dünya ya nahnü hakikatini haykıracağız" dedi.

Toplantıdaki konuşmaların ardından Çerkezköy Halk Eğitim Merkezi'nde eğitim gören Suriyeli çocukların ve gençlerin gösterileri büyük bir ilgiyle izlendi.


GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Toplantıya katılanlar
-Toplantıya katılan protokol üyelerinden görüntü
-Dr. Aydın Keskin Kadıoğlu'nun konuşması
-Genel Müdür Yardımcısı Gökçe Ok'un konuşması
-Suriyeli çocukların folklor ve vurmalı çalgılar ile gösterileri
-Genel ve Detaylar

Haber- Kamera: Mehmet YİRUN/TEKIRDAĞ,

======================

TBMM Başkanı Şentop, Doğan Güngör'ün cenaze törenine katıldı

TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Kırşehir'de Konsey Araştırma A.Ş. Başkanı Nasuhi Güngör'ün vefat eden babası Doğan Güngör'ün (77) cenaze törenine katıldı.

Nasuhi Güngör'ün babası Doğan Güngör, geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Güngör için Kırşehir'in Mucur ilçesinde cenaze töreni düzenlendi. Törene TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Vali İbrahim Akın, AK Parti Kırşehir Milletvekili Mustafa Kendirli, ilçe protokolü ve aile yakınları katıldı. TBMM Başkanı Şentop, törende yaptığı konuşmada, "Önemli olan salih amel ile gitmek. Biz onun hayatı sırasında yaptıklarıyla buna şahidiz. Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Yakınlarına, sevenlerine başsağlığı diliyorum" dedi. Doğan Güngör'ün cenazesi, Çarşı Camii'nde ikindi namazı ardından kılınan cenaze namazından sonra, omuzlarda cenaze aracına taşınarak, Yeniköy mezarlığında toprağa verildi.

Görüntü Dökümü:
-Cenaze namazı
-Mustafa Şentop'un cenaze töreninde konuşması
-Genel detay
Süre: 255 MB

Haber-Kamera: Abdurrahman DULKADİR/KIRŞEHİR,

====================


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Türkiye Kepez Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

18 NİSAN BİM AKTÜEL ÜRÜNLER KATALOĞU! Bu hafta BİM'de neler var, hangi ürünler geldi? MÜGE ANLI CANLI İZLE! 18 Nisan Müge Anlı Canlı İzleme Linki! Müge Anlı son bölüm neler oldu? İZMİR'DE YANGIN MI ÇIKTI? İzmir'de ne oldu? İzmir'de nerede yangın çıktı? Resmi Gazete bugün (18 Nisan) kararları neler? Resmi Gazete atama kararları 2024! Bugün hangi maçlar var? Bugün maç var mı? 18 Nisan Bu akşam hangi maçlar var, hangi kanalda? SON DAKİKA TOKAT'TA OKULLAR TATİL Mİ? 18 Nisan Tokat'ta okullar tatil edildi mi? SON DAKİKA TOKAT ARTOVA'DA OKULLAR TATİL Mİ? 18 Nisan Artova'da okullar tatil edildi mi? Yeşilyurt'ta okullar tatil edildi mi? Tokat Yeşilyurt'ta okullar tatil mi edildi, neden? SON DAKİKA TOKAT SULUSARAY'DA OKULLAR TATİL Mİ? 18 Nisan Sulusaray'da okullar tatil edildi mi? SON DAKİKA 18 NİSAN AZ ÖNCE DEPREM Mİ OLDU? Tokat'ta en son depremler kaç şiddetinde oldu? Kandilli Rasathanesi ve AFAD deprem listesi! Dün gece deprem oldu mu? İzmir'de, İstanbul'da, Ankara'da deprem mi oldu? 18 Nisan dün gece deprem mi oldu? Amasya'da deprem mi oldu? SON DAKİKA! 18 Nisan bugün Amasya'da deprem mi oldu? AFAD ve Kandilli deprem listesi! Yozgat'ta deprem mi oldu? SON DAKİKA! 18 Nisan bugün Yozgat'ta deprem mi oldu? AFAD ve Kandilli deprem listesi! Muğla'da deprem mi oldu? SON DAKİKA! 18 Nisan bugün Muğla'da deprem mi oldu? AFAD ve Kandilli deprem listesi! Sivas'ta deprem mi oldu? SON DAKİKA! 18 Nisan bugün Sivas'ta deprem mi oldu? AFAD ve Kandilli deprem listesi!
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title