Dha yurt bülteni - 3

Arkadaşını çıkarmak istediği çaya kendisi düşüp, yaralandı

Burdur Çayı'na düşen ayakkabısını almak için aşağı inen arkadaşını kurtarmak isteyen Hüseyin Gürcü (18) dengesini kaybederek, 5 metre yükseklikten çaya düştü. Yaralanan genç, halat yardımıyla kurtarıldıktan sonra hastaneye götürüldü.
Özgür Mahallesi Çayboyu mevkisinde dün akşam arkadaşlarıyla yürüyüşe çıkan Yusuf Y.'nin şakalaşırken arkadaşına fırlattığı ayakkabısı Burdur Çayı'na düştü. Bunun üzerine Yusuf Y. ayakkabısını almak için çaya indi. Suyun ayakkabısını götürdüğünü gören Yusuf Y., duvara tırmanarak yukarı çıkmak istedi. Yusuf Y.'ye yardım etmek isteyen arkadaşı Hüseyin Gürcü, çayın demir korkuluklarından sarktı. Arkadaşını elinden tutup çıkarmak isteyen Hüseyin Gürcü dengesini kaybederek, 5 metre yükseklikten çaya düştü.
Hüseyin Gürcü'nün düştüğünü gören diğer arkadaşları 112 Acil Çağrı Merkezi'nden yardım istedi. Olay yerine itfaiye, sağlık ve AFAD ekipleri sevk edildi. Halat yardımıyla yukarı çekilen Hüseyin Gürcü, ambulansla Burdur Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Tedaviye alınan Hüseyin Gürcü'nün sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Çaydan çıkamayan Yusuf Y. de ekipler tarafından kurtarıldı.

Görüntü Dökümü
--------------
Hüseyin Gürcü'nün çıkarılması
Ambulansa bindirilmesi
Ambulans, itfaiye ve AFAD ekipleri
Hastane dış görünüş

Haber-Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

====================

'Sualtındaki en tehlikeli canlı, insan'

Antalya Sualtı Derneği Başkanı Semih Başaran, sualtını ve dalış sporunu sevdirmek için dalış etkinlikleri düzenlediklerini belirterek, "Bazen 'Sualtında beni bir şey ısırır mı' gibi sorular geliyor. Sualtındaki en tehlikeli canlı, insan" dedi.
Dalış turizminin önemini anlatmak için profesyonel dalış eğitmenleri ve sualtı dalış rehberlerince kurulan Antalya Sualtı Derneği, sualtı dalış turizminin potansiyeline dikkat çekmek için çeşitli etkinlikler düzenliyor. Dernek başkanı Semih Başaran, sualtı turizmini tanıtmak ve alternatif turizm pazarında ön plana çıkarmayı hedeflediklerini söyledi. Semih Başaran, sualtı zenginliklerini turistler kadar Türk vatandaşlarının da görmesi gerektiğini belirtti.
Dünyanın farklı ülkelerinden gelen turistlerin dalış yapmak için aylar öncesinden rezervasyon yaptırdığını, Antalyalıların ve yerli turistin bu konuda çekimser kaldığını kaydeden Başaran, şöyle konuştu:
"Antalya'da sualtı zenginlikleri muhteşem. Bir yıldızlı dalış eğitmeni olarak sadece bu yaz 400 farklı noktaya dalış yaptım. Buraları turistler kadar Antalyalıların ve yerli turistin de görmesi gerekir. Dernek olarak yaptığımız dalış etkinliklerine, üyelerimiz ve üyelerimizin arkadaşları katılıyor. Fakat herkes katılabilir. Son olarak Kaş'ta düzenlediğimiz tank batığına dalış etkinliğimiz büyük ilgi gördü. Sualtının güzelliklerini Antalyalıların da keşfetme zamanı geldi."
'EN TEHLİKELİ CANLI, İNSAN'
Dalış kurallarının önemine dikkat çeken Başaran, "Etkinliklerimize profesyoneller kadar amatörler de gelebilir. Biz dalış öncesi neler yapmaları gerektiğini kendilerine anlatıyoruz. Kimileri bize 'Sualtında bir canlı beni ısırır mı?' diye soruyor. Biz de onlara 'Sualtındaki en tehlikeli canlı, insan' yanıtını veriyoruz. Deniz ve çevreye en çok zararı insan veriyor. Hiçbir deniz canlısı ürkütmediğiniz veya korkutmadığınız sürece size zarar vermez" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
----------------
Balıkadamların us altında görüntüsü
Tank batığından görüntü
Balıkadamların tank batığını incelemesi
RÖP: Semih Başaran

389 MB -- 03.31 // HD

Haber: İbrahim LALELİ-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

====================

Kömür madeni nedeniyle göçtüğünü söylediği arazisi için yardım istedi

Aydın'ın Koçarlı ilçesinde besicilik yapan, hayvanların yem ihtiyaçlarını ise tarlasına ektiği buğday ve yoncayla karşılayan 38 yaşındaki Kadir Kurt, yakınına açılan kömür madeni ocağı yüzünden arazisinde göçükler oluştuğunu, oluşan çukurlara düşen 4 ineğin telef olduğunu söyledi. İlgili yerlere durumu ilettiğini söyleyen Kurt, yetkililerden yardım istedi.
Koçarlı'ya 30 kilometre mesafede kırsal Mersinbelen Mahallesi'nde besicilik yapan Kadir Kurt'un 28 dönümlük arazisinin yakınına, 7 yıl önce kömür madeni ocağı açıldı. İddiaya göre ocağın faaliyete başlamasıyla birlikte Kurt'un arazisinin çeşitli noktalarında, birçok kez göçük oldu. Bu göçüklere düşen 4 ineğinin telef olduğunu söyleyen Kurt, ayrıca arazisinin büyük bölümünün kullanamaz duruma geldiğini öne sürdü. Kurt, "Arazimizi ekerek, elde etiğimiz buğday ve yoncayla hayvanlarımızın yıllık yemini sağlıyorduk. Ama artık düz bir yer kalmadı. Her yer göçük ya da çatlak. Arazimiz elimizden gitti. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Gerekli yerlere gitmemize rağmen kimse bir şey yapmıyor" dedi. Son olarak bir düvesinin arazideki göçüklerden birine düştüğünü belirten Kurt, "Jandarmaya haber verdim. Onların da yardımıyla, düştüğü yerden kurtardık. Her gün bir hayvanımın telef olacağı korkusuyla yaşıyorum. 50 büyükbaş hayvanım vardı. Arazim bu hale geldiği için 20'ye düşürmek zorunda kaldım. Çare bulamazsam, bu dağ başında ne iş yaparım, geçimimi nasıl sağlarım" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-----------
-Arazinin göçük ve çatlak halinden görüntü
-Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN,

======================

Akdamar Adası'nı 9 ayda yaklaşık 200 bin turist ziyaret etti

Van Gölü'nde bulunan ve 21 Temmuz 2006'da restore edilerek yılda bir kez farklı tarihlerde ibadete açılan tarihi Akdamar Kilisesi'nin de bulunduğu Akdamar Adası'nı bu yılın ilk 9 ayında 196 bin 140 tatilci ve turist ziyaret etti. Bu yıl Akdamar Kilisesi'nde 7'inci kez ayin yapılan adayı, geçen yıl ise 109 bin 583 kişi ziyaret etmişti.
Gevaş İlçesi'nde bulunan ve üzerindeki tarihi Ermeni Kilisesi ile büyük öneme sahip olan Akdamar Adası, her yıl yurt içi ve dışından binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Özellikle yaz aylarında Van'a gelen turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Akdamar Adası'na gelenlerin büyük çoğunluğu İranlılar'dan oluşuyor. Tekne ile Akdamar Adası'na gelen tatilci ve turistler, seyrine doyum olmayan Van Gölü'nün eşsiz maviliği ortasındaki Akdamar ve üzerindeki kiliseyi ziyaret etmeden bölgeden ayrılmıyor. Turistler, burada bol bol özçekim yapıyor. Özellikle İranlılar'ın yoğun ilgi gösterdiği adayı, önceki yıl 82, geçen yıl 1 Ocak ile 26 Eylül 2017 tarihleri arasında 109 bin 583, bu yıl ise yine 9 ayda 125 bin 141'i ücretli olmak üzere toplam 196 bin 140 yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği belirtildi.
EN BÜYÜK FAKTÖR GÜVEN ORTAMIDIR
Van Kültür ve Turizm Müdürü Muzaffer Aktuğ, en büyük faktörün güven ortamı olduğunu söyledi. Daha önce güvenlik gerekçesi ile yapılamayan Akdamar Kilisesi'ndeki ayinin de büyük katkısı olduğunu belirten Aktuğ, "Akdamar Adası inanç turizmi açısından Türkiye'nin kıymetli destinasyon merkezlerinden biri. Gün geçtikçe Akadamar Adası'na olan ilgi ve ziyaret artıyor. Geçen yıl 109 bin civarında yerli ve yabancı turist ağırlarken, bu sayı bu yılın ilk 9 ayında yaklaşık 200 bine çıktı. Bundaki en büyük faktör güven ortamının Van'a gelmesidir. Ermeni ayinlerinin de ciddi anlamda etkisi olmuştur. Daha önce güvenlik gerekçesiyle yapılamayan ayinlerin 2 yıldır yapılması çok büyük bir katkı sağlamıştır. Gün geçtikçe İran, Irak, Gürcistan ve Ermenistan'dan çok sayıda turist ilimizi ziyaret etmektedir. Bu da kent ekonomisi anlamında çok önemlidir" dedi.

Görüntü Dökümü
----------
-Drone ile Akdamar Adası ve Kilise'sinden genel görüntü
-Ada ve kiliseye gelen turistlerden detaylar
-Akdamar Kilisesi'ni ziyaret eden turistler
-Drone ile ada ve kiliseden detaylar
-İl Kültür ve Turizm Müdürü Muzaffer Aktuğ ile röportaj
-Ada ve kiliseden drone ile görüntüler

SÜRE: 4 DAKİKA 3 SANİYE
BOYUT: 782 MB

Haber-Kamera: Orhan AŞAN/VAN, -

===================

Mavi Göl'de sonbahar güzelliği

Giresun'un Dereli ilçesi Kuzalan Tabiat Parkı'ndaki Mavi Göl, sonbaharda turkuaz rengi ile oluşan eşsiz görüntüsüyle ilgi odağı oluyor.
Dereli ilçesinde, 3 yıl önce keşfedilen ve Kuzalan Tabiat Parkı sınırlarına dahil edilen Mavi Göl, her yıl binlerce tatilci ve turisti ağırlamaya devam ediyor. 1800 metre devam eden traverten ve şelalesi ile de dikkat çeken tabiat parkı ve Mavi Göl, sonbaharda turkuaz rengi ile oluşan eşsiz görüntüsüyle ilgi odağı oluyor. Doğu Karadeniz Bölgesi'nde sodalı suyun dere halinde aktığı tek yer olma özelliğine sahip gölde özellikle belirli aylarda turkuaz rengine bürünen su, bölgeye gelen ziyaretçilerin büyük beğenisini kazanıyor. Halk arasında 'Sodalı Göl' diye de adlandırılan Mavi Göl'ün suyu, kireç taşları ve sodalı suyun etkisiyle turkuaz rengini alıyor. 3 gölden oluşan bölge sonbaharda da ziyaretçilerini ağırlıyor. Mavi Göl'ü görmeye gelen ziyaretçiler, fotoğraf çektiriyor, selfie yapıyor.
'BÜYÜLEYİCİ BİR MANZARA'
Mavigöl'ün masal diyarındaymış gibi bir hissiyat verdiğini anlatan Merve Likoğlu, "Mavigöl gerçekten çok güzel. Soran olursa mutlaka burayı tavsiye edeceğim. Gölün rengi masallardaki gibi açık mavi. Gerçekten insanı büyülüyor. İyi ki geldim. Fotoğraflarda göründüğünden çok daha güzel bir yer. Çehresi, yeşilliklerin içerisinde olması insana huzur veriyor. Bol bol fotoğraf çekilip paylaştım. Fotoğraflarımı gören herkes hayranlık duydu" dedi.
Onur Gökçe ise, "Buraya sürekli geliyorum. Her gelen misafirimi getiriyorum buraya. Her geldiğimizde gölün rengini bu şekilde bulamıyoruz. Son demleri. Herkes çıksın gelsin. Karadenizliler halen daha gelmemiş ve görmemişlerse mutlaka buraları görmeliler. Ekim ayı bittikten sonra havalar soğuyunca buraları bu denli güzel bulmak mümkün olmayacak. Çok ender rastlanan bir renge sahip burası. Büyüleyici bir manzarası ve havası var" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------
Mavi Göl drone detrayları
Gölden detaylar
Ziyaretçi detayları
Ziyaretçilerle röp.

Haber-Kamera: Selçuk BAŞAR-Aleyna KESKİN GİRESUN-DHA

Akdamar Adası Haberler