Haberler

KKTC iktidar partisinden Mustafa Akıncı çağrısı: Olası müzakerelere katılmamalı

Güncelleme:

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Barış Pınarı ve Kıbrıs Barış Harekatı ile ilgili yaptığı açıklamalara tepkiler Ada'da çığ gibi büyüyor. İktidar partisi Akıncı'nın KKTC'nin haklarının ihlali sözkonusu olabilecek bir müzakere masasına oturmaması çağrısında bulundu.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) iktidar Ulusal Birlik Partisi (UBP) Parti Meclisi, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın, Ada'da KKTC'nin haklarının ihlali sözkonusu olabilecek bir müzakere masasına oturmaması çağrısında bulundu. Bu yapılan çağrıyı da 9 madde halinde sıralayan UBP Parti Meclisi açıklamasında en dikkat çeken başlık ise Türkiye'nin garantörlüğünün kırmızı çizgi olduğu ifade edilirken, Akıncı'nın Kıbrıs Türk Halkı'nın iradesini temsil etmediği savunuldu.

İktidarda bulunan UBP Parti Meclisi, olağanüstü gerçekleştirdiği toplantıda Cumhurbaşkanı Akıncı'nın açaklamalarını masaya yatırdı. Yaklaşık 3 saat süren Parti Meclisi toplantısından sonra, alınan kararlar 9 madde halinde sıralanırken, Akıncı'nın Kıbrıs Türk Halkı'nın iradesini temsil etmediği savunuldu ve yaptığı açıklamalar kınandı.

"TSK'YA VE MEHMETÇİĞE SEVGİLERİMİZİ İLETİRİZ"

Karar metninde; "Sayın Akıncı'nın harekatın amacının çarpıtmasını, Türkiye'yi neredeyse suçlamaya kalkmasını, amacını aşan açıklamalarını kabul edemeyiz. TSK'ya, Mehmetçiğe bir kez daha sevgilerimizi iletiriz" denildi.

KKTC iktidar partisinden Mustafa Akıncı çağrısı: Olası müzakerelere katılmamalı

TÜRKİYE'NİN GARANTİSİ KIRMIZI ÇİZGİ

Metinde, 'UBP'nin, Türkiye'nin başlattığı harekata tam destek verdiği' vurgulandı. Kararı açıklayan UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ersin Tatar,"Altını çizerek bir kez daha vurgulamak istiyorum ki, Türkiye'nin garantörlüğü bizim kırmızı çizgimizdir. Dün itibariyle bazı gelişmeler yaşandı. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı bazı açıklamalar yaptı. KKTC'de çok enteresan beklenmedik gelişmeler oluyor. Dünkü açıklama da onlardan bir tanesidir. UBP özü itibariyle Kıbrıs Türkünün sesi olmaya devam ediyor. Kuruluşunda da esas amacı bu topraklarda, Kıbrıs'ın kuzeyinde, kendi devleti çatısı altında yaşayan Kıbrıs Türk halkını refah ve esenliğe eriştirmek, anavatan Türkiye ile bağlarını daha da güçlendirmek ve Türkiye'nin garantörlüğünde yaşamak. Altını çizerek bir kez daha vurgulamak istiyorum ki, Türkiye'nin garantörlüğü bizim kırmızı çizgimizdir. Bu uzun soluklu mücadelenin sonunda dünyaya entegre olmak ve Kıbrıs Türk halkına ve geleceğine önemli bir aşama kaydettirmek" dedi.

UBP Parti Meclisi aşağıdaki kararı alarak yayımladı. UBP'nin aldığı kararın Meclis'te de tartışılması bekleniyor. KKTC'de Cumhuriyet Meclisi'nde 35 milletvekilinin oyu ile Akıncı'nın müzakerelerde görüşme yapma görevi elinden alınabiliyor.

9 MADDELİK KARARDA ŞU İFADELERE YER VERİLDİ

"Terör örgütlerinin etnik temizlik politikası ve insanlığa karşı işledikleri suçların ilk ve en büyük mağduru Suriyeli Araplar, Kürtler, Türkmenler, Süryaniler olmuştur. Yüz binlerce insan terör örgütleri tarafından köylerinden kentlerinden evlerinden ve topraklarından silah zoruyla sürülmüştür. Bunların büyük çoğunluğu yıllardır Türkiye'de mülteci kamplarında yaşamaktadır. Türkiye ise aynı terör örgütleri tarafından sürekli tehdit edilmekte, saldırıya uğramakta, toprak bütünlüğü tehdit edilmekte ve bu nedenle bir beka sorunu yaşamaktadır. Tasada ve Kıvançta bir olduğumuz, her zor anımızda yanımızda olan, halkımızı mutlak bir soykırımdan kurtaran Türkiye Cumhuriyeti, Suriye sınırında oluşturulmak istenen terör devletine ve terör koridoruna izin vermemek, sınır güvenliğini sağlamak ve mültecilerin yerleşeceği güvenli bir bölge oluşturmak için Barış Pınarı adı verilen bir operasyon başlatmıştır. Bu harekat, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ilgili sınır ötesi askeri harekata izin veren kararı uyarınca ve BM Şartı'nın 51'inci maddesi çerçevesinde, Türkiye'nin meşru müdafaa hakkı kapsamındadır. Bu harekat, kan akıtmayı amaçlayan bir savaş ve işgal değil, uluslararası hukuka uygun, BM tarafından kabul gören, meşru bir terör operasyonudur. Kıbrıs Türk Halkının özü ve sözü olan Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi, anavatanımız ve garantörümüz Türkiye Cumhuriyeti'nin başlattığı Barış Pınarı Harekatı'na tam destek verdiğini ve dayanışma içinde olduğunu belirterek, operasyonun kısa sürede başarılı olarak belirlenen hedeflerine ulaşmasını temenni etmektedir. Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi, Sayın Akıncı'nın Kıbrıs Türkü'nü yok olmaktan kurtaran Kıbrıs Barış Harekatı'nın amacını çarpıtmasını, yanlış ifadelerle Türkiye'yi nerdeyse Kıbrıs'ta suç işlemekle suçlamaya kalkışmasını ve Türkiye'nin, Suriye'nin kuzeyindeki terör örgütlerine karşı giriştiği Barış Pınarı Harekatı ile ilgili olarak attığı hukuka uygun adımları sorgulayıp, bu konu ile ilgili amacını aşan önerilerde bulunmasını kabul edilemez bulmaktadır.

Parti Meclisimiz, 20 Temmuz Barış Harekatı ile mücahitlerimizle birlikte Kıbrıs'a barışı getiren,Türk Silahlı Kuvvetlerine, kahraman Mehmetçiğe bir kez daha en kalbi duygularla sevgi ve desteğini belirtmeyi de Kıbrıs Türk Halkı adına bir görev sayar. Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Barış Pınarı Harekatı ile ilgili sözlerinin asla Kıbrıs Türkü'nün duygu ve düşüncelerini yansıtmadığını, Kıbrıs Türkü ile Anavatan Türkiye'yi karşı karşıya getirme maksadı taşıdığını, Kıbrıs Türk Halkı'nın yaşamsal çıkarlarına aykırı olduğunu dikkate alarak Sayın Akıncı'yı kınar. Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi, Sayın Akıncı'ya, Anavatan Türkiye ile Kıbrıs Türkü'nün bu adadaki varlık ve menfaatlerini sorgulayan açıklamalarından sonra artık Kıbrıs Türk halkının iradesini temsil etmediği, görüşmeleri yürütmekle ilgili toplumsal güveni yitirdiği için seçimlere az bir süre kaldığını da dikkate alarak, olası Kıbrıs müzakerelerine katılmaması çağrısında bulunur."

AKINCI NE DEMİŞTİ?

Kuzey Kıbrıs lideri Mustafa Akıncı, "Ne düşündüğümü açıklamak kaçınılmaz oldu" diyerek Facebook hesabı üzerinden değerlendirmelerini paylaşmıştı. "Mesele 'Türkiye'nin iyiliği nerededir?' sorusunun yanıtındadır. " diyen Akıncı açıklamalarını şöyle sürdürmüştü:

"Bu sorunun gerçek muhatabı elbette Türkiye'de yaşayanlardır. Ama benim inancım Suriye topraklarının artık neredeyse 10. yılına girmekte olan savaşa doyduğu noktasındadır. On yıldır akan kan bundan böyle de akmaya devam ederse barışa ulaşmak mümkün olmayacaktır. Bana göre Türkiye'nin mutlu ve huzurlu geleceği Türkü - Kürdü - Arabı ve Türkmeni ile tüm bölge halklarının dialog içinde inşa edecekleri bir düzenle mümkün olacaktır."

Akıncı, değerlendirmesinin devamında Türkiye ile Suriye arasında "en erken zamanda" diplomatik ilişki kurulması gerektiğini de savunmuştu. Açıklamalarının devamında Akıncı, 1974 yılındaki Barış Harekatı'nı da hatırlatarak şu karşılaştırmayı yapmıştı: "1974 yılında 27 yaşındayken, Faşist Yunan Cuntasının neden olduğu Türkiye'nin askeri harekatında ben de her genç Kıbrıslı Türk gibi görev aldım. Lefkoşa'da Dereboyu'ndaki savaşta arkadaşlarım yanımda şehit düştüler; pek çoğumuz gibi ben de savaşın ne demek olduğunu yaşayarak öğrendim. Bu nedenle savaşın acılarını hiçbir toplumun yaşamasını istemem. Türk- Kürt- Arap hiçbir çocuğun burnunun kanamasını arzulayamam. Daha önce de söyledim 1974'te biz adına Barış Harekatı desek de bu bir savaştı ve akan da kandı. Şimdi Barış Pınarı desek de akan su değil kandır. Bu nedenle bir an önce dialog ve diplomasinin devreye girmesi en büyük dileğimdir."

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Mustafa Akıncı Türkiye Kıbrıs Haberler

title