Haberler

DHA YURT BÜLTENİ - 4

Barış Pınarı Harekatı'nda 9'uncu günTürk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Suriye Milli Ordusu (SMO) ile birlikte Fırat Nehri'nin doğusundaki alanların terör örgütlerinden arındırılmasına yönelik başlatılan Barış Pınarı Harekatı'nda 9'uncu güne girildi.

Barış Pınarı Harekatı'nda 9'uncu gün

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Suriye Milli Ordusu (SMO) ile birlikte Fırat Nehri'nin doğusundaki alanların terör örgütlerinden arındırılmasına yönelik başlatılan Barış Pınarı Harekatı'nda 9'uncu güne girildi. Şu ana kadar 673 teröristin etkisiz hale getirildiği harekat kapsamında TSK ve SMO birliklerinin ilerleyişi sürüyor.

Türkiye, ABD ile yapılan girişimlere rağmen komşusu Suriye'nin kuzeyini işgal eden terör örgütü PKK/YPG unsurlarının silah bırakıp bölgeyi terk etmemesi üzerine 9 Ekim günü saat 16.00'da Barış Pınarı Harekatı'nı başlattı. Terör hedeflerinin uçaklarla bombalanması, sınır hattında konuşlandırılan obüslerle de ateş altına alınmasıyla başlayan harekatta TSK ve SMO askerleri de sınırı geçerek karadan Suriye'ye giriş yaptı. Tel Abyad ve Resulayn kırsalında başlayan harekatta birlikler kısa sürede birçok yerleşim alanında kontrolü sağladı. Resulayn ve Tel Abyad'da da birlikler kısa sürede kontrolü sağlayarak bu kentleri teröristlerden arındırdı.

673 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

9'uncu gününe giren Barış Pınarı Harekatı'nda şu ana kadar 673 terörist etkisiz hale getirildi. Çok sayıda teröristin silahlarını bırakarak kaçtığı Fırat'ın doğusundaki bölgelerde halen gizlenen teröristler ise meskun mahal operasyonları kapsamında güvenlik güçlerince tek tek bulunarak etkisiz hale getiriliyor. Zaman zaman TSK ve SMO birliklerine ya da Türkiye'ye yönelik saldırı düzenlemeye kalkışan teröristler ise insansız hava araçları ve diğer istihbarat kaynakları ile tespit edilmesinin ardından sınır birliklerinden yapılan obüs atışları ile vuruluyor.

AKÇAKALE SINIRINDA SESSİZLİK

Tel Abyad'ın teröristlerden temizlenmesinin ardından sınır komşusu Akçakale'de ise sessizlik hakim. Roket ve havan atışlarının son bulmasının ardından Akçakale'de vatandaşlar, eski günlerine dönmenin mutluluğunu yaşarken, harekatın başarıyla tamamlanması dileğini dile getirdi.

SEVKİYAT SÜRÜYOR

Harekat kapsamında asker ve askeri araç sevkiyatı da sürüyor. TSK ve SMO askerleri Şanlıurfa'nın Akçakale ve Ceylanpınar sınır hattından geçerek Suriye'deki birliklere katılıp, harekata destek veriyor.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Hasan KIRMIZITAŞ- Hadi KURT- Ömer ŞULUL/AKÇAKALE (Şanlıurfa), -

=========================

Çeşme açıklarında 1 saat arayla 86 göçmen yakalandı

İzmir'in Çeşme ilçesi açıklarında 1 saat arayla durdurulan 2 ayrı lastik botta, toplam 86 kaçak göçmen yakalandı.

Sahil Güvenlik ekipleri, geçen salı günü saat 07.00'de gelen ihbarla, Çeşme ilçesi Karaabdullah Burnu açıklarında bir grup göçmenin lastik botla yasa dışı geçiş yaptığını öğrendi. Bölgeye hareket eden Sahil Güvenlik botu ekibince durdurulan lastik botta; 41'i Suriye, 3'ü Yemen, 2'si Filistin ve 1'i Irak uyruklu olmak üzere toplam 47 göçmen yakalandı. 21'i erkek, 9'u kadın ve 17'si çocuk olun grup, kıyıya getirildi. Ekipler, 1 saat sonra aynı bölgede, yeni bir lastik bot durdurdu. Yapılan kontrolde 11'i erkek, 9'u kadın ve 19'u çocuk olan tamamı Afganistan uyruklu 39 göçmeni yakaladı. Bu grup da Sahil Güvenlik Botuyla kıyıya getirildi. Göçmenler, kimlik tespit işlemi sonrası İl Göç İdaresi Müdürlüğü'ne teslim edildi.

Görüntü Dökümü

-----------

-Sahil Güvenlik kamerası

-Denizde yakalanan göçmenler

Haber: Kadir ÖZEN- Kamera: İZMİR, DHA)

==================

Uzun ömürlü yaşamın sırrı; organik beslenme

Akdeniz Üniversitesi'nce yapılan araştırma sonucu çıkarılan 'Türkiye'nin Yaşlanma Atlası'nda, Türkiye'de en uzun ömürlü ve sağlıklı insanların yaşadığı 10 yer arasında gösterilen Ordu'nun Gölköy ilçesinde yaşayanlar, süt, yoğurt, bal, yumurta, turşu, fındık, ceviz, kabak, fasulye ve kara lahana gibi organik ürünlerle besleniyor. Bölgenin bol oksijenli yayla havasından ve suyundan da istifade eden Gölköylüler, uzun ömürlerini üretip tükettikleri organik yiyeceklerle borçlu olduğunu söylüyor.

Akdeniz Üniversitesi Gerontoloji Bölümü tarafından çıkarılan 'Türkiye'nin Yaşlanma Atlası'nda, Ordu'nun Gölköy ilçesi, Türkiye'de en uzun ömürlü ve sağlıklı insanların yaşadığı 10 yer arasında gösterildi. İlçede ortalama yaşam süresi 82 yıl olarak belirlenirken, birçok üniversiteden akademisyenler de yakından ilgilendikleri ilçede araştırmalar yürüttü. 70-80 yaşındaki kişilerin çoğu halen bağ bahçe işlerinde çalışırken, tükettikleri organik yiyecekleri de kendileri yetiştiriyor. Süt, yoğurt, bal, yumurta, turşu, fındık, ceviz, kabak, fasulye ve kara lahana gibi organik ürünlerle beslenen Gölköylüler, bol oksijenli yayla havasından ve suyundan istifade ediyor. Doğal güzelliği ile etkileyen Gölköy'de bulunan Ulugöl Yaylası da, yerli ve yabancı turistlerin de ilgi odağı oluyor.

'DOĞAYLA İÇ İÇE HUZUR İÇİNDE YAŞIYORLAR'

Gölköy Belediye Başkanı Fikri Uludağ, yerli ve yabancı turistlerin ilçeyi yoğun ziyaret ettiğini, Ulugöl ve Uluvahta yaylalarının son yıllarda ziyaretçi akınına uğradığını, yaşlı vatandaşların ise, akademisyenlerce ilgi çektiğini söyledi. İlçede doğal yiyeceklerin üretildiğini, yoğurt, süt, yumurta, bal, fındık, ceviz, kara lahana, turşu gibi organik ürünlerin yoğun olarak tüketildiğini anlatan Uludağ, "Buranın havası ve suyu çok farklı. Çeşitli üniversitelerden akademisyenlerin burada yaşlılarımıza yönelik çalışmaları var. Burada üretilip tüketilen her şey tamamen organik. İnsanlarımızın bir çoğu da gurbetçi. Buradaki aileleri doğal ürünlerden hazırladıkları kışlık yiyecekleri giderken mutlaka yanında götürüyor. Yaylada, yumurta, süt yoğurt yiyorlar. Yöresel ürün olarak turşu ve pekmez yapılıyor. Yaz mevsiminde yenilen sebze ve meyveler gibi doğal yiyecekler kış aylarında da hazırlanıyor. İnsanlar burada doğayla iç içe huzur içinde yaşıyorlar. Uzun yaşamın sırrında doğal beslenme önemli bir etken" dedi.

'İSTANBUL'DA OLSAM BEN ŞİMDİYE KADAR ÖLÜRDÜM'

İlçe sakini Osman Ateş (100), uzun ömrünü organik yiyeceklerle beslenmeye borçlu olduğunu söyleyerek, "Yaşlanana kadar hep kendim yiyecekler yetiştirdim. Süt, yoğurt, bal, turşu, yumurta gibi yiyecekler yedim. Şimdi kendim bunları yapamazsam da burada alıyorum. Buranın havasını hiçbir yer tutmaz. Burası müthiş, bambaşka. Buranın havası adamı yaşlandırmaz, İstanbul'da olsam ben şimdiye kadar ölürdüm" diye konuştu.

'YAŞIMA RAĞMEN ÇALIŞIYORUM'

Tarla ve bahçede çalışıp odun kesen Şükrü Çiçek (80) ise "Burada fasulye, patates, lahana yeriz.  Hep kendimiz yetiştirip yiyoruz. Çarşıda pazardan aldıklarımız doğal değil, ondan kendi yiyeceklerimizi özenle hazırlıyoruz. Yaşıma rağmen hala bağda, bahçede çalışıyorum, Allah'ıma şükürler olsun. Herkese doğal beslenmeyi tavsiye ederiz" ifadelerinde bulundu.

'HİÇ DOKTORA GİTMEDİM'

Gölköylü Cemal Çiçek (62) "Bizim suyumuz çok güzel, kaliteli yemek yiyoruz. Süt, yoğurt, peynir, bal yiyorum. Dolması, pancarı, turşusu, yoğurdu sütü buranın meşhurdur. 62 yaşındayım şuana kadar hiç doktora gitmedim, tamamen organik besinlerle besleniyoruz, hayatımdan da memnunum. Burada her şeyi kendimiz yaparız, yiyeceklerimizi hazırlarız. Süt yerim içine bal katarım, ceviz fındık yerim bunlarda çok yarayışlı, dincim" şeklinde konuştu.

TURİSTLERİN ORGANİK İLGİSİ

Gölköy'de alabalık tesisi işletmecisi Muhammet Çapan ise, "Yerli ve yabancı turistlere tesislerimizde tamamen doğal, organik yiyecekler sunuyoruz. Gelen misafirlerimizi ağırlıyoruz, böyle bir memlekette yaşadığımız için çok şükür. Isırgan, turşu, yoğurt, fasulye, lahana çorbamız vardır tamamen organik. Burada dere var güzel alabalıklarımız var. Bunları turistlere sunuyoruz. Ailemizde de uzun ömürlü insanlar var. Babaannem 95 yaşında, bizde böyle doğal güzelliği olan böyle bir yerde yaşıyoruz" diyerek herkesi ilçelerine beklediklerini söyledi.

Görüntü Dökümü

----------

-Gölköy Ulugöl'den görüntü (drone)

-Gölköy Belediye Başkanı Fikri Uludağ ile röportaj

-100 yaşındaki Osman Ateş ile röportaj

-80 yaşındaki Şükrü Çiçek ile röportaj

-Şükrü Çiçek odun keserken görüntü

-62 yaşındaki Cemal Çiçek ile röportaj

-Cemal Çiçek odun keserken, tavuk yemlerken, meyve sebze kuruturken görüntü

-Kış yiyeceği hazırlığı, meyve sebze kurutma görüntüsü

-Ateşte pekmez, reçel kaynatanlardan görüntü

-İlçede mezarlık görüntüsü

-Gölköy tabela görüntüsü

-Mısır öğüten taş değirmen görüntüsü

-Tesiste lahana çorbasından görüntü

-Turistlere balık ve yöresel organik yiyecekler sunan balık tesisinden görüntü

-Tesis işletmecisi Muhammet Çapan ile röportaj

Süre: 4.47 DK Boyut: 712 MB

Haber-Kamera: Nedim KOVAN-ORDU-DHA

==================

Zihinsel engelliler, yumurta toplayıp, araç yıkayarak rehabilite oluyor

Denizli'nin Merkezefendi ilçesindeki orta ve ağır düzeyde zihinsel engellilerin eğitim gördüğü İsmail Tosunoğlu Özel Eğitim İş Uygulama Okulu'nda açılan atölyelerde öğrenciler hem rehabilite ediliyor hem de meslek sahibi olmaları sağlanıyor. Zihinsel engeliler, okuldaki yumurta üretim çiftliğinde tavukları besliyor, yumurtaları topluyor. Yeni açılan oto yıkama atölyesinde ise araçların iç ve dış temizliğini yapan engelliler, topluma faydalı olurken, okula gelir de sağlıyor.

Bahçelievler Mahallesi'ndeki İsmail Tosunoğlu Özel Eğitim İş Uygulama Okulu'nda orta ve ağır düzeyde zihinsel engelliler eğitim görüyor. Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı olan okula aileleri tarafından sabah getirilen zihinsel engelliler, gün boyu yetenek ve yeterlilikleri doğrultusunda eğitim alıyor. İlköğretim, orta öğretim ve 23 yaş üzeri neredeyse her yaştan 195 öğrencinin bulunduğu okulda 63 eğitimci görev yapıyor. Okulda açılan çeşitli iş atölyelerinde zihinsel engellilerin sosyal hayata uyum sağlamaları, temel yaşam becerilerini geliştirmeleri, iş ve mesleğe yönelik beceriler kazanmaları sağlanıyor.

TAVUKLARI YEMLEYİP, YUMURTA TOPLAYARAK REHABİLİTE OLUYORLAR

Zihinsel engellilerin topluma kazandırılması amacıyla açılan iş kurslarından biri olan yumurta üretim atölyesinde 12 ayrı kümeste 450 tavuk bulunuyor. Engelliler, hayvan sağlığı öğretmeni eşliğinde kümeslere girip, tavukları yemleyip,  yumurtaları topluyor. Günde toplanan 250 yumurta paketlenip, satılıyor, okula gelir elde ediliyor.

Okulda engellilerin yetenek ve yeterlilikleri belirlendikten sonra açılan atölyelere yönlendiriliyor. Engeliler okulda açılan sera, yumurta üretim, yiyecek ve içecek hazırlama, çay süzgeci yapma, el sanatları, galoş imalathanesi, takı tasarım, dokuma ve mum imalat atölyelerinde çalışıp, iş ve mesleklere yönelik beceriler kazanıyor. Okulun bahçesinde açılan oto yıkama atölyesinde zihinsel engelliler, araçların iç ve dış temizliğini de yaparken, kuaförlük atölyesinde ise uzman öğretmenler eşliğinde saç tarıyor, fön çekerek rehabilite ediliyor.

'FAYDALI BİREY OLDUKLARINI GÖRÜYORLAR'

Denizli Valisi Hasan Karahan da okulu ziyaret ederek, engellilerle zaman geçirdi. Atölyeleri gezen Karahan, "Zihinsel engellilerin günlük işlerde başarılı olacaklarını göstermek amacıyla atölyeler açıldı. Özel eğitime muhtaç olan kişilerin eğitimi ve onları hayata hazırlamak bizim için önemli. Denizli bu noktada iyi bir yerde, devletimiz ve hayırseverlerimizin bu konuda ciddi katkısı var. Zihinsel engelli evlatlarımız bize emanet. Atölyelerde özgüvenleri gelişiyor, yapabilecekleri işler olduğunu ve faydalı bireyler olduklarını görüyorlar" dedi.

ATÖLYELERDE BECERİ KAZANIYORLAR

Denizli İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz, "Okulda, engeliller için 9 beceri atölyesi var. Zihinsel engelli çocuklarımızı hayata hazırlamak için öğretmenlerle birlikte çalışıyoruz. Buradaki engelliler, atölyelerde beceri kazanıyor. İlgi ve kabiliyetlerine, heves ve heyecanlarına göre yönlendiriliyor. Atölyelerde güzel zamanlar geçirirken, gelecek için meslek sahibi de oluyorlar. Buradan mezun olup, üniversite bitiren engelliler dahi var" dedi.

Okulda eğitim gören zihinsel engelli 30 yaşındaki Veli Kanyılmaz'ın annesi Ayşe Kanyılmaz, oğlunun okulunu sevdiğini, isteyerek geldiğini belirterek, okulda eğitimden çok memnunuz. Burada el işleri yapıyor ve paketleme atölyesinde eğitim alıyor. Daha önce hırçınlığı vardı, buradaki eğitimler sayesinde ortadan kalktı" dedi. Spastik engelli Barış Tercan'ın annesi Huriye Tercan ise, oğlunun okulda mutlu olduğunu belirterek, "Daha önce normal bir okula kayıt yaptırmıştık ama uyum sağlayamadı. Burada kendi gibi arkadaşları olduğunu görünce mutlu oldu. Burada öğretmenler çocuklarımızla çok ilgileniyor. Buradaki atölyelerde çalışmayı çok seviyor. Sabah erkenden kalkıp okula gelmek istiyor" dedi.

Okulda iç-dış oto yıkama için 20 TL, koliler halinde satılan 30 yumurta için ise 18 TL alınıyor. Oto-yıkama ve yumurtaların satışından elde edilen gelir okulun ihtiyaçları için harcanıyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------

-Okuldaki zihinsel engellilerden görüntü

-Tavuk kümeslerinden görüntü

-Engellilerin kümeslerde yumurta toplaması

-Vali Hasan Karahan'a yumurta hediye etmeleri

-Engellilerin otomobilleri yıkamasından detay

-Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz'un konuşması

-Ayşe Kanyılmaz'ın konuşması

-Huriye Tercan'ın konuşması

Haber : Ramazan ÇETİN - Kamera : Deniz TOKAT / DENİZLİ,

============================

Kayıp koyunlarını aramaya gittiği kayalıklarda ölü bulundu

Tokat'ın Niksar ilçesinde kaybolan koyunlarını aramaya çıkan Ali Yazli (60), kayalık alandaki bir uçurumun içinde ölü bulundu.

Olay, dün gece saat 23.00 sıralarında Niksar ilçesine bağlı Akıncı köyünde yaşandı. Köyde çobanlık yapan Ali Yazli, sürüden ayrılarak kaybolan bazı koyunları aramaya çıktı. Ancak saatler ilerlemesine rağmen geri dönmeyince köylüler durumu jandarma ve AFAD ekiplerine bildirdi. Bölgeye gelerek arama başlatan ekipler, kayalık alanda bir el lambasının ışığını fark etti. Işığı takip eden ekipler, Yazli'nin cansız bedenini yaklaşık 25 metrelik uçurumun içinde buldu. Jandarmanın incelemesi sonrası Ali Yazli'nin cesedi, otopsi için Niksar Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yazli'nin karanlıkta koyunları ararken, kayalıklardan düşüp öldüğü tahmin ediliyor. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü

------------

-AFAD ekiplerinin çalışması

-Cenazesi çıkarmaları

Haber: Fatih YILMAZ/TOKAT,

==========================

e- kitap okumak isterken  4 bin 739 TL dolandırıldı

İzmir'de e- kitap okumak için bir internet sitesinden cep telefonuna dosya indirmek isteyen Özgür Gezer, cep telefonu üzerinden 4 bin 739 lira dolandırıldı. Casus yazılım nedeniyle telefonunu birkaç saat süreyle kullanamadığını ve o sırada kredi kartından para çekildiğini öne süren Gezer, dolandırıcıların kurbanı oldu.

İzmir'de bir otelde çalışan Özgür Gezer (24), 7 Ekim Pazartesi e-kitap okumak için bir internet sitesi aracılığıyla cep telefonuna pdf dosyası indirdi. Telefonuna virüs bulaşması nedeniyle hiçbir işlem yapamayan Gezer, dolandırıldığını bir gün sonra para çekmek için bankamatiğe gittiğinde anladı. Hesabındaki 3 bin 95 liranın kredi kartına aktarıldığını anlatan Gezer, "Telefonumdan internete girip bir kitap indirmek istemiştim. O sırada ekranda bazı yazılar dökülmeye başladı. Kullanılamaz hale gelen telefonumu fabrika ayarlarına çevirdim. Daha sonra telefonumdaki uygulamaları tekrar yükledim. Ancak maaş hesabımın bulunduğu bankanın mobil uygulamasına giriş yapamadım. Ertesi gün kartımdan para çekmek için bankamatiğe gittim ve hesabımdaki 3 bin 95 liranın kredi kartına aktarıldığını gördüm" dedi. Kredi kartı bloke olduğu için banka şubesine başvuran Gezer, "Bankaya hesabımdaki işlemi benim gerçekleştirmediğimi söyledim. Ancak o sırada kredi kartım bloke olmuştu. Banka da işlem yapmak için genel müdürlükten referans numarası istedi. Kredi kartımdan 4 bin 739 TL çekilmiş. Dilekçeyle itiraz ettim. Ancak 9 Ekim'de red cevabı geldi. Bu parayı iade edemeyeceklerini söylediler" diye konuştu.

'FABRİKA AYARLARINA ÇEVİRMESEM LİMİTİ BOŞALTIRLARDI'

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurduğunu anlatan Özgür Gezer, yaşadığı mağduriyeti şöyle anlattı:

"Bu olağan bir harcamaysa neden kartım bloke oldu? Demek ki bankanın güvenlik duvarı aşılmış. Kartımın hesap dökümünde yurt dışındaki bir firmanın adı çıkıyor. Kartımdaki para dolar bazında çekilmiş, bu yüzden rakam her gün değişiyor. Ben hiçbir alışveriş yapmadım, herhangi bir onay kodu vermedim, şifre yazmadım. Banka 3D security ile onay verdiğimi söylüyor. Telefonumu fabrika ayarlarına geri çevirdim. Bunu yapmasam kalan limiti de boşaltacaklardı. O sırada telefonuma ne yapıldığını bilmiyorum. Antivirüs programı da bir işe yaramamış."

BİLİRKİŞİ KUSURLUYA KARAR VERECEK

İnternet üzerinden yapılan dolandırıcılık suçlarıyla ilgili mağduriyet yaşayanların tüketici hakem heyeti ya da tüketici mahkemesine başvurabileceğini anlatan İzmir Barosu Tüketici Komisyonu Üyesi Avukat Salih Emrah Ertan, konuyla ilgili bir bilirkişinin görevlendirileceğini belirterek, şöyle dedi:

"Günümüzde kredi kartı olmadan banka hesabı ve mobil bankacılık kullanmadan hayatımızı sürdürmemiz mümkün değil. Bankaların anne kızlık soyadı, mobil bankacılık şifresi, hesap numarası, TC numası, SMS gibi bize sağladığı bazı güvenlik önlemleri var. Banka bu şifreleme metodlarıyla güvenliği sağlıyor. Biz bu bilgileri üçüncü kişilerle paylaşırsak sorumluluğu bize ait. Aynı şekilde aldatıcı reklamlara kanarsak kusurlu biz oluruz. Ama bankanın SMS şifresi göndermeden yaptığı işlemlerde bankanın sorumluluğu var. Siz internet şifresi, kredi kartı numaranızı hiçbir yere yazmamanıza rağmen bankanın güvenlik açığından faydalanıp hesabınızdan EFT yapılırsa banka da sorumludur."

'BİLMEDİĞİMİZ SİTEYE GİRMEYECEĞİZ'

Yasalar gereği kart çıkartan kuruluşların güven vermesi gerektiğinin altını çizen Ertan, vatandaşların en güvenli kasa olarak bankaları tercih ettiğini belirterek yine de bazı uyarılarda bulundu. Tüketicilerin özellikle şifre konusunda hassas davranması gerektiğini belirten Ertan şunları söyledi:

"Bu konuyu savcılığa bildirmek bir vatandaşlık görevidir. Ancak savcılık paranın geri ödenmesini sağlamaz. Bu olaydan sorumlu olan kişilerin cezalandırılmasını sağlar. Bu süre bilişim şubenin yoğunluğu nedeniyle 1 yılı bulur. Tüketici hakem heyeti ise bankanın savunmasını alıp bilirkişi tayin eder. Bilirkişi rapora göre kusurluyu tespit eder. Bazen iki tarafı da kusurlu bulabilir. Kusur ağırlığına bakarak karar verir. Bu tür dolandırıcılardan korunmak için önlem olarak bilmediğimiz siteye girmeyeceğiz. Reklamlara aldanmayacağız. Bilgisayar ve cep telefonunuzda kaliteli bir antivirüs programı olsa bu tür sitelerden korur. Devlet sitelerinin bile hacklendiğini düşünürsek bunların hiçbiri yüzde yüz koruma değildir. Vatandaşların internet kullanırken daha dikkatli olmalarında fayda var."

Görüntü Dökümü

------------

Özgür Gezer ile röp,

Özgür Gezer telefonuyla ilgilenirken görüntü,

Detay görüntü.

Haber: Nevra UÇKAÇ- Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR,

=============================

Okul bahçesindeki ağaçlara şehitlerin ismi verildi

Tokat'ta, Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bahçesi içerisinde bulunan 55 ağaca kentin bazı şehitlerinin isimleri verildi. Öğrenciler, her sabah şehitlerin isim ve fotoğraflarının olduğu ağaçların önünden geçerken dua ederek derse giriyor.

Tokat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, aldığı bir kararla bahçede bulunan 55 ağaca Tokatlı bazı şehitlerin isimlerini verdi. Okul idaresi şehitlerin resimleri ile birlikte şehadet yerlerinin yazılı olduğu afişleri kırmızı kurdele ile ağaçlara bağladı. Dikkat çeken uygulamanın ardından okulun öğrencileri her sabah şehit isimlerinin yazılı olduğu ağaçların önünde dua ettikten sonra derse girmeye başladı.

Tokat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Okul Müdürü Ali Vanlıoğlu, Tokat'ın hemen hemen tüm köylerinden öğrencileri bulunduğunu belirterek, "Bizim memleketimiz de şehit memleketi. Tokat, Türkiye'de şehit veren en fazla illerden bir tanesi. Biz de öğrencilerimize milli bilinç, şuur, vatan, millet ve bayrak aşkını aşılamak için böyle bir şey düşündük. Bahçemizde bulunan 55 ağacımızın her birine Tokatlı birer şehidin ismini vererek hem şehit ailelerimizi onure edelim hem de öğrencilerimiz bu cennet kuşlarını gönüllerine alsınlar. Onlara böyle bir eğitim verelim istedik" dedi.

'FATİHA OKUYORLAR'

Öğrencilerin her sabah okula geldiklerinde şehitler için Fatiha okuduklarını ifade eden Vanlıoğlu, "Bin küsür öğrencim her gün sabah bu Fatiha'yı okuyor. Bu şuurla okula girdiklerinde hem derse çalışma hem de diğer yönleriyle vatana, millete nasıl faydalı olurum düşüncesi içinde oluyorlar. Ben bunun müthiş bir sonucunu gördüm. Benim ahilerim şu anda büyümüş, vatanı için, milleti için canını seve seve verecek bir fert haline gelmiştir" diye konuştu.

Öğrencilerden Yakup Sarı, "Sabahları okula girerken şehitlerimize dua ediyoruz. Okul müdürümüz Ali Vanlıoğlu, okulumuzun ağaçlarına şehitlerimizin fotoğraflarını astı. Biz de her sabah şehitlerimize dua ediyoruz" dedi.

Öğrencilerden Mahir İsmet Güler ise, "Okul idaremizin yapmış olduğu çalışmalardan dolayı mutluyuz. Çünkü bizim böyle rahatça gezmemiz için vatan uğruna şehit olan ağabeylerimizi gördükçe daha çok hırslanıyor, derslerimize daha çok çalışmaya başlıyoruz. Her gün okula gelirken ben de dua ediyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

------------

-Okuldan görüntü

-Okul bahçesindeki ağaçlar

-Ağaçların üzirine asılan şehit fotoğrafları

-Öğrencilerin dua etmesi

-Okul müdürünün konuşması

-Öğrencilerin konuşması

Haber-Kamera: Fatih YILMAZ-Halil İbrahim YEL/TOKAT,

=========================


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Barış Pınarı Harekatı Fırat Nehri DHA Haberler

title