DHA YURT BÜLTENİ - 6

Ağına yüzlerce balon balığı takılan balıkçı: Bu balık, denizin piranası

Antalya'nın Finike ilçesi açıklarında tekneyle avlanmaya çıktığında, ağına yüzlerce balon balığı takılan, 30 yıllık balıkçı Mehmet Sever, "Son 2 yıldır biraz daha çoğaldı ve popülasyonu arttı. Çoğalması diğer balık türlerinin azalmasına neden oldu. Bu balık denizin piranası gibi bir şey" dedi.

Son yıllarda Akdeniz'de popülasyonu artan balon balığı, balıkçıların korkulu rüyası haline gelirken, 13 Ekim Pazar akşamı kendi balıkçı teknesiyle Akdeniz'de ava çıkan Mehmet Sever'in ağına balon balığı sürüsü takıldı. Yüzlerce balon balığını ağ ile teknesine çeken Sever, gördüğü manzara karşısında şaşırdı. Bu anları cep telefonu kamerasıyla görüntüleyen Sever, sosyal medyada yaptığı paylaşımda, "Kısmetimizde balon balığı varmış. Ağlarda istediğimiz türde balık beklerken, balon balığı çıktı. Bu balıklar denizlerimizi istila etmiş durumda. En azından bu balıkların bir kısmını denizlerimizden temizlemiş olduk" dedi.

'BALIKÇILARIMIZIN MAĞDURİYETİ BÜYÜK'

Finike'de yaklaşık 30 yıldır balıkçılık yapan Mehmet Sever, balon balığı mağduriyetini bütün balıkçılardan duyduğunu ve bu konuya önlem alınması gerektiğini söyledi. Sever, "Balıkçılarımızın mağduriyeti büyük. Bu konuda düzgün bir araştırma yapılıp elde edilen verilerin devlete verilmesini istiyoruz. Devlet tarafından bir şekilde balığın avlanması ve ekonomiye kazandırılmasını istiyoruz" dedi.

'BALIKÇI BU BALIĞI GÖRDÜĞÜ ZAMAN UZAKLAŞIYOR'

Balıkçıların, balon balığını gördüğünde hemen o bölgeden uzaklaştığını anlatan Sever, "Balık ekonomiye kazandırılırsa hem değerlenecek hem de avlandığı için bu kadar zarar vermeyecek. Şu anda hiçbir şekilde avlanmıyor. Balıkçı bu balığı denizde gördüğü zaman onun olduğu yerden uzaklaşıyor. Uzaklaştığı için de çok fazla avcılık olmuyor. Balıkçı ufak da olsa ucunda para olsa avlar" diye konuştu.

'BU BALIK DENİZİN PİRANASI'

Hemen hemen bütün Akdeniz Körfezi'nde balon balığıyla karşılaşıldığını, bazı yerlerde ise daha yoğun ve alay halinde olduklarını söyleyen Mehmet Sever, "Son 2 yıldır biraz daha çoğaldı ve popülasyonu arttı. Çoğalması diğer balık türlerinin de azalmasına neden oldu. Balon balığının olduğu yerlerde artık başka balık göremiyoruz. Biz cihazda balon balığını gördüğümüz zaman orayı hemen terk ediyoruz. Başka taraflara gidiyoruz. Bu balık denizin piranası gibi bir şey" dedi.

Görüntü Dökümü

----------

Mehmet Sever röportaj

Haber-Kamera: Suat SÖĞÜT/FİNİKE (Antalya),

==================

Hasankeyf'teki son eserin taşınma hazırlığı tamamlandı

Batman'ın Hasankeyf ilçesindeki tarihi eserlerin taşınmasına devam ediliyor. Dicle Nehri kıyısında bulunan ve daha önce minaresi taşınan Türkiye'nin ilk ve tek çift merdivenli cami minaresi olma özelliğine sahip El Rızık Camisi'nin 1700 tonluk gövdesinin Kültürel Park'a taşınması için çalışmalar tamamlandı.

Hasankeyf 'te yapımı sürdürülen Ilısu Barajı nedeniyle eserlerin sular altında kalmaması için kurtarılması amacıyla yürütülen çalışmalarda, Eyyubi meliki Ebu'l Mefahir Süleyman tarafından 610 yıl önce Dicle Nehri kıyısında yapılan El Rızık Camisi'nin minaresi bir süre önce taşındı. Tarihi caminin kalan 1700 tonluk gövde kısmının yeni Hasankeyf yerleşim yerinde kurulan Kültürel Park'a taşınması için hazırlıklar tamamlandı.

15 GÜNDE TAŞINMASI PLANLANIYOR

Devlet Su İşleri ile Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü kontrolünde Hasankeyf'in en büyük camisi olan El Rızk Camisi'nin gövdesi, taşınacağı platforma yerleştirildi. 2 kilometre uzaklıktaki Kültürel Park'a yerleştirilecek caminin gövdesinin taşınması için yol güzergahında bulunan 100 yıllık Hasankeyf Çarşı'nın tahliye edilmesi bekleniyor. 15 gün içinde yapılacak tahliye sonrası El Rızk Camisi'nin gövdesi, oluşturulan özel platformla 7 saatlik yolculuğun ardından Kültürel Park'a yerleştirilecek. El Rızk Camisi ile 12 bin yıllık Hasankeyf ilçesindeki tarihi eserlerin taşınması tamamlanacak.

TAŞINAN 7 ESER, YENİ YERLEŞİM YERİNDE

Hasankeyf'teki 7 eserin taşları tek tek sökülerek, yeni yerleşim birimine taşınmıştı. Artuklu Hamamı, Sultan Süleyman Koç Camisi, İmam Abdullah Zaviyesi, El Rızık Camisi minaresi, Zeynel Abidin Türbesi, Eyyubi (Kızlar) Camisi ve kale giriş orta kapısı, Dicle Nehri'nin kıyısındaki Kültürel Park'ta yeniden inşa edildi.

an Koç Camisi, İmam Abdullah Zaviyesi, El Rızık Camisi minaresi, Zeynel Abidin Türbesi, Eyyubi (Kızlar) Camisi ve kale giriş orta kapısı, Dicle Nehri'nin kıyısındaki Kültürel Park'ta yeniden inşa edildi.

Görüntü Dökümü

-----------

-Hasankeyf'ten görüntü

-El Rızk Camisi'nin gövdesi

-Caminin taşınması için yapılan çalışmalar

-Röportajlar

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Arif ARSLAN-Reşat YİĞİZ/BATMAN,

==================

Eski eşini öldüren zanlı adliyede

İzmit'te boşandığı eşi Ayşe Acar'ı (36) doğalgaz dağıtım şirketinin içerisinde tabanca ile başına ateş ederek öldüren Kerem T. (44), adliyeye sevk edildi.

Dün sabah saatlerinde eski eşinin annesi, eşinin teyzesinin oğlu ile buluşan Ayşe Acar, geçen Mayıs ayında boşandığı eşi ile birlikte oturdukları evin aboneliklerini kapatmak için elektrik ve su idarelerine gittikten sonra doğalgaz dağıtım şirketine geldi. İzmit Körfez Mahallesi Şehit Rafet Karacan Bulvarı üzerindeki doğalgaz dağıtım şirketinde aboneliğin devri için Kerem T.'nin de çağırılması üzerine Ayşe Acar, eski eşinin gelmesini kabul etti. Kerem T. içeriye girer girmez tabanca ile Ayşe Acar'ın başına bir el ateş ederek öldürdü. Kerem T. daha sonra intihar etmeye çalıştı. Bu sırada müdahale eden teyzesinin oğlu ve güvenlik görevlisi, Kerem T.'yi etkisiz hale getirerek intihar etmesini önledi.

Polis tarafından gözaltına alınan Kerem T., emniyette susma hakkını kullanarak ifade vermedi. Kerem T. bu sabah saatlerinde adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

-----------

Zanlının asayişten çıkışı

Detay

Haber-Kamera: Dinçer AKBİR/İZMİT(Kocaeli),

========================

Gasp mağduru engelli, yaşadığı dehşeti anlattı -

Antalya'da cami avlusunda dövülerek cebindeki 2 bin 900 lirası gasbedilen bedensel engelli Mevlüt Karabulut, korku dolu anları anlattı. Karabulut, "Gaspçı sigara istedi verdim. İkinci kez sigara vermeyince, beni boğazımdan tutarak yere düşürdü ve cebimdeki parayı alıp kaçtı" dedi.

Gasp olayı, 11 Ekim Cuma günü sabah saatlerinde, Kepez ilçesindeki bir caminin avlusunda yaşandı. Camiden çıkan yüzde 50 bedensel engelli Mevlüt Karabulut'un yanına gelen Oğuzhan Hasar sigara istedi. Hasar, sigarayı veren Karabulut'tan bir sigara daha istedi. Karabulut ikinci kez sigara vermek istemeyince Hasar bu kez cebindeki parayı almak istedi. Olay yerinden uzaklaşmak isteyen adamı takip eden Oğuzhan Hasar, bu kez yere yatırdığı Mevlüt Karabulut'u darbederek, cebindeki 2 bin 900 TL'yi gasbetti.

Saldırgan kaçarken Mevlüt Karabulut, çevredekilerden yardım istedi. Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yumruk darbeleriyle yaralanan Karabulut, ambulansla hastaneye götürüldü. Olayla ilgili araştırma başlatan Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği ekipleri, camideki güvenlik kameralarının kayıtlarını inceledi. Görüntülerden şüphelinin evli ve 2 çocuk babası Oğuzhan Hasar olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan Oğuzhan Hasar, ifadesinde, "Olay günü çok sarhoştum, yaptıklarımın tamamını hatırlamıyorum. Ancak yiyip içtiğimi ve sabah cebimde parayla uyandığımı hatırlıyorum" dedi. Evine gitmediği, parklarda yatıp kalktığı belirlenen Hasar, çıkarıldığı sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı.

KORKU DOLU ANLARI ANLATTI

Korku dolu anları Demirören Haber Ajansı muhabirine anlatan Mevlüt Karabulut, bir hafta önce ailevi sorunlardan dolayı Şanlıurfa'dan Antalya'ya geldiğini anlatarak, "10 yıllık evliyim. Çocuğum yok. Bir hafta sokaklarda kaldım. Sonra annem bana ev kiralamam için 2 bin 900 TL gönderdi. Kayınbabam parayı istedi. 'Üzerinde taşıma' dedi ama dinlemedim. Böyle olacağını bilmiyordum. Kısmet olmadı" dedi.

Olay sabahı camiden çıktıktan sonra tanımadığı bir kişinin yanına gelerek, sigara istediğini ifade eden Karabulut, "Kendisine bir sigara verdim. Bir tane daha istedi, vermedim. 'Paran var mı?' dedi. 'Yok' dedim. Sonra elini cebime attı. Engel olmaya çalıştım. Oradan uzaklaşmak istedim. Ama arkamdan gelerek bu kez boğazımdan tutarak tekme attı. Yere düştüm. Cebimdeki parayı alarak kaçtı. Yakalanan gaspçıda param bulunmadı. Polisler mahkemede paramı alabileceğimi söylediler. Camilerde, kahvelerde, sokaklarda kalıyorum. Bir kuruş param yok. Yemek vermiyorlar, çay vermiyorlar. Ben de boş boş geziyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------

Gasp mağduru Mevlüt Karabulut abdest alırken görüntü

Ceketini giyip camiye yürürken görüntü

Karabulut caminin önünde yürürken görüntü

Karabulut muhabirle konuşurken görüntü

Mevlüt Karabulut röp

Camideki güvenlik kamerasından görüntü

Caminin minaresinden olayın olduğu noktaya PAN

Engelli adam olay yerine yürürken ayaklarından görüntü

Muhabir anons (1)

Muhabir anons (2)

Mevlüt Karabulut güvenlik kamerasını gösterirken görüntü

Haber: Süleyman EKİN-Kamera: Yılmaz KILIÇKAYA/ANTALYA,

=========================

Safran hasadına Uzakdoğu ilgisi

Karabük'ün Safranbolu ilçesinde kilosu 30 bin TL'den satılan safran hasadı, özellikle Uzakdoğu ülkelerinden gelen turistlerin ilgisini çekiyor. Safran toplayan Çinli turistler, safranın ülkelerinde 2 katına satıldığını belirtti.

Safranbolu'da bu yıl 20 üretici, tarlalarında safran ekimi yaptı. 35 dönüm alanda 20 kilogram safran hedefleniyor. Ağustos ve eylül aylarında ekimi yapılan bitkinin hasadı, 20 Kasım'a kadar devam edecek. Ağırlığının 100 bin katı suyu sarıya boyayabilen safran, farklı özellikleriyle gıda, tıp ve giyim sektörlerinde kullanılabiliyor. Yukarı Çiftlik köyünde, 10 yıldır safran yetiştiriciliği yapan ve geçen Ağustos ayında, 20 dönüm tarlasına ekimini yaptığı safranı toplamaya başlayan İsmail Yılmaz'ın tarlasına gelen yerli ve yabancı turistler safran hasadı yaparak hatıra fotoğrafı çekiliyor.

Kiraladıkları özel araçlarla tarlaya gelen Çinli turistler de safran topladı. Safranı öpüp, koklayan turistlerin oldukça mutlu oldukları görüldü. Topladıkları safranları ise hassas terazide tartıp kavanozlara koydurup satın aldı. Çinli Joanne, "Safranı biliyorum. Sağlık için çok önemli. Fiyatı çok iyi. Ülkemizde 2 katı fiyatına satılıyor" dedi.

Endenozyalı Sari Supriatni ise, "Ülkemizde en popüler baharat. En çok ilaç ve kozmetik için tercih ediliyor. Gramı 125 TL'den satılıyor" diye konuştu.

Safran üreticisi İsmail Yılmaz ise, "Hasat yapmaya meraklı çok misafirlerimiz var. Öğretiyoruz ve toplayarak bize yardımcı oluyorlar. Uzakdoğu'da safran çok pahalı. Kozmetiği seviyorlar. Safranla ilgili bütün ürünlerden satın alıyorlar. Çinli turistler özel araç kiralayıp geldiler. Hazırlıksız yakalandık. Hızlıca tartıp ürünlerini teslim ettik" dedi.

Yılmaz, Çinlilerden sonra en çok yabancı ziyaretçilerinin ülkelerini Kore, Tayvan, Japonya, Dubai ve Arap ülkeleri olarak sıraladı.

Görüntü Dökümü

-----------

-Safrandan detay

-Çinli turistler safran toplarken

-Safranın sarraf terazisinde tartılıp kavanozlara konulması

-Joanne'nin İngilizce açıklaması

-Sari Supriatni'nin safran toplaması ve Türkçe açıklaması

-İsmail Yılmaz'ın açıklaması

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/SAFRANBOLU(Karabük),

==========================

Vatandaşlardan hem milli takıma hem de Mehmetçiğe asker selamı

Barış Pınarı Harekatı'nda görev alan Mehmetçiğe destek ve moral olması amacıyla futbol karşılaşmasında asker selamı veren A Milli Takım'a UEFA'nın soruşturma başlatması, vatandaşlar tarafından kınandı.

A Milli Takım'da forma giyen futbolcuların, 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde Fransa ile karşı karşıya geldiği maçta gol sevinci olarak asker selamı vermesine, UEFA soruşturma başlattı. Barış Pınarı Harekatı'nda görevli Mehmetçiğe moral ve destek amacıyla gerçekleştirildiği belirtilen asker selamının soruşturmaya konu olması çeşitli çevrelerce kınanırken, Antalya'daki vatandaşlar da kararın taraflı olduğunu vurgulayarak UEFA'yı kınadı. Vatandaşlar hem görev yapan Mehmetçiğe hem de soruşturma açılan kırmızı beyazlı takıma destek amacıyla asker selamı verdi.

Fransa ile her karşılaşma sonrası mutlaka bir sorun yaşandığını belirten İzzet Bahçe, "İlk karşılaşmada galibiyetimizle onları dövdük, ağladılar. Şimdi yine ağlıyorlar. UEFA da onların yanında olduğu için soruşturma başlattı" dedi. Futbolla çok alakadar olmadığını belirten ama UEFA'nın kararını da beğenmediğini belirten Muhammet Karaçayır, "90 dakika futbol oynanıyorsa her şeyin o maçın içinde olması lazım. Herkes kendince sevincini paylaşıyor" dedi. Ramazan Aktaş ise kararın yanlış olduğunu belirterek, "Askerlere saygı manasında bir selam verildi ve soruşturma açıldı, bence yanlış" diye konuştu.

Adaletsizlik yapıldığını belirten Mahir Şimşek ise hem askerleri hem de milli takım oyuncularını desteklediğini söyledi. Karara çok kızgın olduğunu ifade eden Ahmet Ali Çamlıkaya ise, "Kınıyorum. Kendileri yapınca başka biz yapınca başka oluyor. Bu AB devletlerinin bize karşı tutumunu gösteriyor" dedi. Fransızların geçmişinin karışık olduğunu savunan Hilmi Okur ise, "Avrupalıyız deseler de biz onlardan öndeyiz" dedi. UEFA'nın kararının iğrenç olduğunu belirten Ömer Faruk Kılıç, "Kendileri de iki sene önce asker selamı vermişti. Biz de verdik, bunda bir şey yok. Bu karar çok iğrenç" dedi. Özcan Cambaz ise UEFA'yı kınadığını, bu kararın Türkiye'ye yapılan bir oyun olduğunu belirterek, Mehmetçiğin ve A Milli Takım'ın yanında olduğunu söyledi.

Görüntü Dökümü

------------

-Cumhuriyet meydanından görüntü

-DHA Muhabiri Alparslan Çınar'ın anonsu

-RÖP 1: İzzet Erdem Bahçe

-RÖP 2: Muhammet Karadayı

-RÖP 3: Ramazan Aktaş

-RÖP 4: Mahir Şimşek

-RÖP 5: Ahmet Ali Çamlıkaya

-RÖP 6: Hilmi Okur

-RÖP 7: Ömer Faruk Kılıç

-RÖP 8: Özcan Canbaz

HABER: Alparslan ÇINAR-KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

=======================

Minik öğrencilerden Mehmetçiğe duygulandıran destek

Manisa'nın Kula ilçesinde eğitim gören anaokulu öğrencileri, sınıflarını Türk bayraklarıyla donatarak Fırat'ın doğusunda süren Barış Pınarı Harekatı'na katılan Mehmetçiğe asker selamı gönderdi.

Kula'da bir anaokulunun minik öğrencileri, harekata katılan Mehmetçiği unutmadı. Ders sırasında ellerinde Türk bayrağı açan minik öğrenciler, bir yandan Mehmetçiğe selam gönderirken, diğer yandan okul müdürü Selma İnan ve sınıf öğretmeni Duygu Kırlı'nın katkılarıyla hazırladıkları destek metnini okudu. Metinde ise şu ifadeler yer aldı:

"Kahraman asker ağabeylerim, cesaretli olduğunuz için, hepimiz uyurken nöbet tuttuğunuz için, vatanımızı koruduğunuz için, bayrağımızı dalgalandırdığınız için, güçlü olduğunuz için, sayenizde okula gelebildiğimiz için, cesur olduğunuz için sizlere çok teşekkür ederiz. Biz, sizden bayrağı teslim almak için dört gözle bekliyoruz. Sizi çok seviyoruz. Bayrağımız hiç inmeyecek, ezanımız hiç dinmeyecek."

Görüntü Dökümü

------------

Minik öğrencilerden görüntü

Minik öğrencilerin destek metinin okuması

Okul müdürü Selma İnan röp.

Haber- Kamera: Hasan YİĞEN / KULA (Manisa), DHA)

======================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel