Haberler

"11 Milyon Ağaç; Bugün Fidan, Yarın Nefes" Programı

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz işte burada ağaçlandırma yapıyoruz. Peki nerede o 'ağaç' diyerek ortalığı karıştıranlar? Çevrecilik adına 17 yıldır bize söylemediklerini bırakmayanlar hani, nerede? Hiçbiri ortada yok, dikili ağaçları yok." dedi.

Erdoğan, Batıkent Çakırlar Mevkisi'nde gerçekleştirilen, Milli Ağaçlandırma Günü "11 Milyon Ağaç; Bugün Fidan, Yarın Nefes" Programına iştirak ederek, vatandaşlara hitap etti.

Konuşmasına tüm katılımcıları selamlayarak başlayan Erdoğan, "Bugün burada sizlerle birlikte paylaştığımız şu güzel manzara ülkemizin 81 vilayetindeki 2 bin 23 ayrı noktada aynı anda yaşanıyor. 11.11.2019 tarihinde, saat 11.11'de, toplam 11 milyon fidan ve ağacı geleceğe nefes olması ümidiyle toprakla buluşturuyoruz. Hedefimiz zümrüt yeşili bir Türkiye fotoğrafı ortaya çıkarmaktır." diye konuştu.

Bu doğrultuda Türkiye'nin dört bir yanında fidan dikim alanlarını dolduran vatandaşlara şükranlarını sunan Erdoğan, vatandaşların "Recep Tayyip Erdoğan, seninleyiz her zaman" şeklindeki tezahüratlarına, "Ben de sizinleyim beraberim, daima." karşılığını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ankara'daki fidan dikim alanından her yaştan, her meslekten, her meşrepten tüm tabiat aşığı kardeşlerime muhabbetlerimi gönderiyorum. Toprakla buluşturduğumuz bu fidanların ülkemiz, milletimiz ve 81 vilayetimiz için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum." ifadesini kullandı.

Kampanyada emeği geçenleri tebrik eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Özellikle de davete icabet ederek ağaç sevgisini bir seferberlik haline dönüştüren, fidan dikimini bir millet meselesi olarak gören aziz milletime şükranlarımı sunuyorum. Bizimle bu heyecanı paylaşan Kazakistan Başbakanı değerli kardeşime de aynı şekilde sevgilerimi, onun şahsında Kazakistan Cumhurbaşkanı ve yine aynı şekilde Aksakalımıza da selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum."

Geleceğe nefes seferberliğinin gördüğü yüksek ilgiyle hedeflerini aşarak dünyaya örnek olacak bir kampanyaya dönüştüğünü aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

"Rekorumuz bugün Guinness Rekorlar Kitabı yetkilileri tarafından Çorum'dan takip edilecek ve kayıtlara geçirilecektir. Milletimizin özellikle gençlerimizin ve çocuklarımızın kampanyaya ilgisi bu tarihin ve saatin önümüzdeki yıllarda da 'ağaç günü' olarak değerlendirilmesi fikrini ortaya çıkardı. Biz de bu fikri destekledik ve 11 Kasım'ın Milli Ağaçlandırma Günü olarak ilan edilmesiyle ilgili Cumhurbaşkanlığı kararını geçtiğimiz hafta imzaladım. Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü'nün ülkemize, milletimize, gençliğimize, çocuklarımıza hayırlı olmasını diliyorum. İnşallah bundan sonra her yıl milletimiz takvimler 11 Kasım'ı ve saatler de 11.11'i gösterdiğinde fidan dikmek üzere belirlenen alanlarda olacaktır."

Geleceğe miras

Dede Korkut'un ağacı "Ağaç ağaç dersem sana arlanma ağaç, Mekke ile Medine'nin kapısı ağaç, Musa Kelimin asası ağaç, büyük büyük suların köprüsü ağaç, kara kara denizlerin gemisi ağaç, Zülfikar'ın kını ile kabzası ağaç." ifadeleriyle anlattığını aktaran Erdoğan, "İşte bugün burada diktiğimiz fidanların her birinin ileride nerede, hangi hayırlı iş için kullanılacağını şimdiden bilemeyiz. Onun için ne kadar çok ağaç dikersek geleceğe o kadar büyük miras bırakmış oluruz." şeklinde konuştu.

Ecdadın "Ağaç dalıyla gürler" dediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz de 82 milyon hep birlikte ortaya koyacağımız eserlerle ve elbette diktiğimiz fidanlarla oluşturacağımız ormanlarla gürlemeyi sürdüreceğiz. Milletimiz hep olduğu gibi bugün de tarih yazıyor. İstiklaline ve istikbaline yönelik saldırılara karşı verdiği mücadeleyle tarih yazıyor, terör örgütlerine karşı tarih yazıyor. Ekonomide, sanayide, ihracatta, turizmde her alanda tarih yazıyor." diye konuştu.

Milletin ağaçlandırma, yeşillendirme ve tabiata sahip çıkma konusunda da tarih yazdığına dikkati çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Geçmişte birileri ağaç bahanesiyle şehirlerimizi talan etmeye kalkmıştı, haftalarca sokakları ateşe vermişler, esnafımızın malını, mülkünü yağmalamışlardı. Biz işte burada ağaçlandırma yapıyoruz. Peki nerede o ağaç diyerek ortalığı karıştıranlar? Çevrecilik adına 17 yıldır bize söylemediklerini bırakmayanlar hani, nerede? Hiçbiri ortada yok, dikili ağaçları yok. Çünkü bunların derdi ağaç dikmek değil Türkiye'yi bir çıra gibi yakmaktı. İşte bu yaz olanları duydunuz değil mi? Bodrum'da, Marmaris'te, İzmir'de, Antalya'da birçok yerde ormanlık alanları nasıl yaktıklarını izledik değil mi? Bu PKK denilen bölücü terör örgütü onların yan kolları kendileri bunları açıkladılar, 'biz yaktık' dediler. Onlar yaktılar, biz diktik.

Bunların derdi çevreyi korumak değil birileri adına Türkiye'yi kuşatmaktı. Hamdolsun Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle bu tuzakların hepsini de boşa çıkardık. Her meselemizde olduğu gibi ağaçlandırma seferberliğimizde de milletimizle el ele, omuz omuza, gönül gönüle çalışıyoruz. Onlar sakalımızı tıraş ettiler ama bilin ki tıraş edilen sakal daha gür biter, ama biz onların kollarını kesiyoruz, o yerine gelmez."

"Bizim kültürümüzde toprağı hem ana hem de yar olarak görmek, suyu aziz bilmek, ekmeği öpüp alına götürmek vardır." ifadesini kullanan Erdoğan, konuşmasını Aşık Veysel'in şu dizeleriyle sürdürdü:

"Dost dost diye nicesine sarıldım, benim sadık yarim kara topraktır, beyhude dolandım boşa yoruldum, benim sadık yarim kara topraktır. Karnın yardım kazmayınan belinen, yüzün yırttım tırnağınan elinen, yine beni karşıladı gülünen, benim sadık yarim kara topraktır. Her kim ki olursa bu sırra mazhar, dünyaya bırakır ölmez bir eser, gün gelir Veysel'i bağrına basar, benim sadık yarim kara topraktır. Dünyada toprağı böylesine sadık bir yar olarak gören başka bir millet var mıdır bilmiyorum."

(Sürecek)

Kaynak: AA / Güncel

Türkiye Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title