Haberler

DHA YURT BÜLTENİ - 3

Tıp tarihine geçen çiftçi, nakil kollarıyla yaşama tutunuyorAYDIN'ın Efeler ilçesinde yaşayan ve iki kolunu silaj makinesine kaptırarak kaybeden 37 yaşındaki çiftçi Cihan Topal, 9 yıldır nakil yapılan iki kolla yaşamını sürdürüyor.

Tıp tarihine geçen çiftçi, nakil kollarıyla yaşama tutunuyor

AYDIN'ın Efeler ilçesinde yaşayan ve iki kolunu silaj makinesine kaptırarak kaybeden 37 yaşındaki çiftçi Cihan Topal, 9 yıldır nakil yapılan iki kolla yaşamını sürdürüyor. Türkiye'deki ilk çift kol nakli yapılan kişi olan Topal, tüm işlerini başkalarına ihtiyaç duymadan yapabilmenin sevincini yaşadığını belirtip, şu an 5 yaşında olan oğluna isim olarak nakli yapan doktoru Prof. Dr. Ömer Özkan'ın adı ve soyadını verdiğini söyledi.

Umurlu Mahallesi'nde çiftçilik yapan evli ve 2 çocuk babası Cihan Topal, 2008'de iki kolunu dirsek altından silaj makinesine kaptırarak kaybetti. Kol nakli olmak için Antalya Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne başvuran Cihan Topal'a, kazadan 2 yıl sonra şans güldü. Muğla'nın Milas ilçesinde geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden 23 yaşındaki Fatih Demirel'in iki kolu, 25 Eylül 2010'da Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde 7 saat süren ameliyatla, Topal'a nakledildi. Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi tarafından nakil yapılan Topal, Türkiye'de ilk çift kol nakli yapılan hasta olarak tıp tarihine geçti. 9 yıldan beri nakil edilen iki kolu ile yaşamını normal insanlar gibi sürdüren Topal, koyunlarının bakımını yapıyor, bahçesinden odun getirip, baltayla kırabiliyor, otomobil, traktör, motosiklet kullanabiliyor, tarlasını tırpanla bile biçebiliyor.

'ÇOCUKLARIMIN ELİNDEN TUTARAK OKULA GÖTÜREBİLİYORUM'

Hayat mücadelesini asla bırakmayan, normal bir vatandaş gibi günlük yaşantımı kimsenin yardımı olmadan sürdürebildiğine dikkat çeken Topal, şöyle dedi:

"2 yıl, kolsuz olarak yaşadım. Türkiye'de çift kol nakli yapılan ilk kişiyim. 9 yıldır nakil olan kollarımla yaşantımı devam ettiriyorum. Odun kırabiliyorum, traktör, otomobil, motosiklet kullanabiliyorum, küçükbaş hayvanlarıma bakabiliyorum. Normal bir vatandaş gibi günlük yaşantımı kimsenin yardımı olmadan sürdürebiliyorum. Daha önemlisi oğlum Ömer Özkan'ı ve kızım Necmiye Topal'ın elinden tutarak okula, parka götürebiliyorum. Saçlarını okşayabiliyor ve bunu hissedebiliyorum. Bunlar benim için hepsi bir hayaldi. Çok şükür organ bağışı sayesinde 2010 yılında yapılan nakille tüm her şeyimi kendim yapabiliyorum. Allah kimseyi bir ele muhtaç etmesin. Kimseye muhtaç olmadan eşimle çocuklarımla mutlu bir şekilde hayatımı sürdürüyorum."

Geçmişteki acıyı bir daha yaşatmaması için Allah'a dua ettiğini ifade eden Topal, "Her şeyi yapabilirken, bir anda hiç bir şey yapamaz hale geliyorsunuz. Mecburen bir arayış içine giriyorsunuz. Allah, bu acıyı kimseye yaşatmasın. Bunları yaşamak çok zordur. Çocuklarım için mücadeleye devam ettim. Benim için 'Artık, mektup yazamaz' diyorlardı. Ancak, nakil yapılan kollarım sayesinde, mektup yazabildiğim gibi, imzamı da atabiliyorum. Kalemi istediğim şekilde kullanabiliyorum" diye konuştu.

'NAKLİ YAPAN DOKTORUN İSMİNİ OĞLUNA VERDİ'

Nakil yapılarak yeniden iki koluna kavuşan Topal, ameliyatını gerçekleştiren doktorun adı ve soyadını oğluna verdiğini dile getirip şunları söyledi:

"2014 yılında bir oğlum dünyaya geldi. Oğluma, bana kol naklini gerçekleştiren Prof. Dr. Ömer Özkan'ın adı ve soyadını verdim. Oğlum Ömer Özkan Topal, şu an anaokuluna gidiyor. Oğluma onun adını vererek ismini yaşatıyorum. Çok mutluyum. Türkiye'deki 4'üncü çift kol nakli geçen 27 Kasım'da Yusuf Oğuz Şimşek'e yapıldı. O da benim gibi 6 aydan sonra yavaş yavaş ellerini kullanmaya başlayacak. Halkımız organ bağışına duyarlı olması gerekiyor. Bağışlanan her organ nakil bekleyen hastalar için umut oluyor. Yaşarken bırakabileceğimiz en güzel miras, organ bağışıdır. Organ bağışı her zaman hayat kurtarır" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Cihan Topal'ın nakil kollarından görüntü

Topal'ın motosiklet ve traktör kullanmasından görüntü

Topal'ın odun kırması, kalemle yazı yazması ve koyunlarına bakmasından görüntü

Topal'ın naklini yapan doktorunun adı ve soyadı isim olarak verdiği oğlu Ömer Özkan Topal'ı motosikletle anaokuluna götürmesinden görüntü

Cihan Topal ile röportaj

Genel ve detay görüntüler

Haber - Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN,

=========================

'Black friday'a karşı 'Bereketli cuma' kampanyası

YILBAŞI öncesi satışları arttırmak amacıyla başlatılan indirim yarışları, internet üzerinden son hızla devam ediyor. Birçok marka, Black Friday (Kara cuma), 'Çılgın cuma' ya da 'Efsane cuma' adıyla yapılan fiyat indirimlerine dahil olurken, İzmir'de tarihi Kemeraltı Çarşısı'nın esnafı ise internetteki alışverişlerle rekabet edebilmenin yollarını doğrultusunda kar payını düşürüp 'Bereketli cuma' kampanyası başlattı.

İzmir'de Helenistik dönemden beri kentin alışveriş merkezi olan tarihi Kemeraltı Çarşısı, bir yandan AVM'lerle mücadele ederken diğer yandan da son yıllarda artan internetten alışverişe karşı ayakta kalmaya çalışıyor. İnsanların 'tık'layarak değil, görerek, dokunarak, giyerek, koklayarak geleneksel yöntemlerle alışveriş yaptıkları tarihi çarşıda dijital alışveriş nedeniyle müşteri sayılarını düştü. Dükkan kiraları, personel giderleri ve stopaj masrafları nedeniyle sıkıntılı bir süreçten geçtiklerini dile getiren esnaflar, son dönemde gittikçe artan internet alışverişlerinin de müşterilerini azalttığını söyleyerek farklı çareler arıyor.

Çarşı esnafı Black friday'a karşı 'Bereketli cuma' kampanyası başlatarak bunu mağaza vitrinlerine astıkları renkli pankartlarla duyurdu. 25 yıldır cep telefonu ve aksesuarları satışı yapan Leyla Baydar, internet alışverişlerinin yeni gözdesinin cep telefonları olduğunu vurgulayarak süreçten olumsuz etkilendiklerini söyledi. Müşterilerin gelip telefonlara baktığını ve bilgileri aldıktan sonra gidip internetten araştırdığını anlatan Baydar, "İnternette aynı telefon daha ucuz oluyor. Ama onların da garanti kapsamı farklı. Bundan zarar görüp bizi tercih edenler de var. Çünkü müşteri internetten alınca hangi teknik servise vereceğini bilemiyor" dedi. İnternetle rekabet edebilmek için kar payını düşürdüğünü ve bazen geliş fiyatından telefon sattığını anlatan Baydar, şunları söyledi:

"Bir ürün çok satılıyorsa ondan fazla almaya çalışıyorum. Dükkan kiralarımız çok yüksek. Kampanyalar olduğu zaman biz zarar ediyoruz. Özellikle aralık ayında çok kampanya oluyor. Ben de bunu düşünerek fiyatları indirdim. Kara cuma, çılgın cuma diyorlar, ben de 'Bereketli cuma' yaptım. Böyle müşteri toplarım diye düşündüm. Şimdilik ilgiden memnunum."

'BU MODA GEÇİCİDİR'

Kemeraltı Çarşısı'nda gözlük satışı yapan Necati Ortabaş da internet alışverişlerinin geçici olduğunu söyledi. Beş duyu kullanılarak yapılan alışverişlerin vazgeçilmezliğini savunan Ortabaş, şöyle dedi:

"Bir ayakkabı alırken deneyip, ayağı sıkıp sıkmadığı kontrol edilmeli, rengi, derisi hissedilmeli. ya da pantolon alırken potluk olup olmadığı giyilerek görülmeli. Eve alınan objelerin dahi yakından görülerek alınması gerekir. Ama günümüzde insanlar internet alışverişine yöneldi. Belli bir zaman sonra bunun yanlış olduğu anlaşılıp geleneksel alışverişe dönüleceğine inanıyorum. Bu geçici bir modadır. İnternetten satışlarda genel giderlerin daha az olması, mağaza giderinin hiç olmaması nedeniyle karlılık oranları daha fazla. Ama indirimlerde yanıltıcı fiyatlar da var. Rekabet kurulunun ve tüketici masalarının bunu kontrol etmesi gerekir. Öte yandan ürünün orijinalliği de önemli. Perakende mağazalarından alınan ürünlerin etiketleri kontrol edilerek garanti kapsamında satın alınır. İnternet alışverişlerinde iade hakkı olsa da bu süreçte sıkıntılar yaşandığını biliyoruz."

'İNTERNETTE OLMAYANI SATIYOR'

Tarihi çarşıda giyim üzerine ticaret yapan Celil Ayhan Sudaş ise şunları söyledi:

"Biz çarşı esnafı olarak zaten AVM'lerden dolayı sıkıntılıyız. Dünyanın en büyük çarşısı Kemeraltı çarşısıdır. Ama çarşımızın üstünün açık olması, yazın güneşten kışın yağmurdan koruma imkanını kısıtlıyor. O yüzden dezavantajlıyız. İnternette sürekli indirimler yapılıyor. Bunların içerisinde gerçek olanlar vardır. Firmaların elindeki bazı son kalan ürünleri satmak için fırsat kolladığını düşünüyorum. Bunlar farklı ticari manevralardır. Biz de satışları arttırmak için farklı ürünler getirmeye çalışıyoruz. İnternette ya da AVM'lerde olmayan ürünler bulmaya çalışıyoruz."

YAPTIRIM BEKLENTİSİ

Tarihi Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Semih Girgin, serbest piyasa ekonomisinde herkesin istediğini istediği şartlarda satabileceğine dikkat çekerek, tüketicinin alışveriş şeklinin değiştiğini vurguladı. Tüketicinin dokunarak, koklayarak, gördüğü, giydiği ve üzerine yakıştırdığı bir ürünü almasından yana olduklarını ifade eden Girgin, "Benim internetten alışveriş kültürüm yok. İnternet bankacılığı dahi kullanmıyorum. Hala sokaktan ve Kemeraltı'ndan giyiniyorum. Yeni nesil hazırcı oluyor. Bu sorun ülke sorunudur. İnternette kira yok, eleman gideri yok, stopaj yok. İnanılmaz bir uçurum var. Hükümetimizin de bir yaptırımı olmalı. Yeni bir düzenleme bekliyoruz. Benim 10 liraya aldığım malı 12 liraya satmam imkansızken onların 10 liralık malı piyasaya düşmeden 7-8 liraya satması bizim altından kalkabileceğimiz bir durum değil. Çok dükkan kapatan esnaf var. Kiralar yüksek. Kemeraltı'nın en büyük sorunu bu. Yüzde 20-25 oranında indirim yapılması ve devlet primlerinin artmaması taraftarıyız. Çünkü bu dönemde dünyada bir kriz varken biraz daha hoşgörülü ve naif olunmalı" dedi.

ESNAFTAN e-TİCARET HAMLESİ

Çağın getirdiği en önemli yeniliklerden birisinin online ticaret olduğunu ifade eden İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu da, hem Türkiye'de hem de dünyada internet üzerinden alışveriş yapma oranının her geçen gün arttığını söyleyerek alışveriş kültürünün e-ticarete kaymasıyla bu pazarın hızla büyüdüğünü kaydetti. Gelişen teknolojiye uyum sağlamak, değişen koşullar karşısında ayakta kalabilmek ve rekabet edebilir olmak için tüm işletmelerin e-ticarete yönelmesi gerektiğini anlatan Mutlu, "Bu noktada esnaf sanatkarlarımızın da internet üzerinden pazarlarını genişletmeleri bir zorunluluk haline gelmiştir. Günümüzde değişime karşı duranlar değil, yeniliklere uyum sağlayanlar, özellikle de değişimleri yaratanlar varlıklarını koruyabileceklerdir. Yani işletmeler kendi yapıları içinde ya da dışarıdan alacakları hizmetlerle e-ticaret sistemini kurmalı ve mevcut iş yapış biçimlerini bu modele göre revize etmelidirler" dedi. E-ticaretin esnaf teşkilatı tarafından benimsenmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla bir proje geliştirdiklerini de söyleyen Mutlu, üyelere e-ticaret alt yapılı web sitesi hizmeti sunduklarını belirtti. Ücretsiz olarak hazırlanacak kurumsal web sitesinin ardından esnaf sanatkarların, bağlı bulundukları meslek odalarından alacakları KOD ile 3 ay süresince yine ücretsiz web sitesi desteği alabileceğini dile getiren Başkan Mutlu şunları anlattı: "3 ayın ardından verilen hizmetlerden memnun kalanlar indirimli olarak hizmetlerden yararlanmaya devam edecektir. Daha hemen ilk adımda e-ticaretle tanışmamış olan yüz esnaf sanatkarımız sunduğumuz imkandan yararlanmıştır. Devam etmek istemeyenler ise, dilediği zaman herhangi bir cayma bedeli ödemeden sitesini kapatabileceklerdir. İnsanlar artık bilgisayarları ile telefonları ile ürün seçip masalarından kalkmadan, evlerinden, ofislerinden çıkmadan fiyat karşılaştırması yaparak internet üzerinden satın almaktadırlar. Böyle bir süreçte projemizle esnaf sanatkarların rekabet gücü artacaktır."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Kemeraltı çarşısından detay görüntü,

-İndirim afişlerinden detay görüntü,

-Satıcılarla röp,

-Tarihi Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Semih Girgin ile röp.

Haber: Nevra UÇKAÇ - Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR,

======================

Menenjit yüzünden bacağını kaybeden Melis'e Türk Kızılayı'ndan destek

İZMİR'in Bornova ilçesinde, sağ bacağı henüz 2 aylıkken menenjit mikrobunun kanına bulaşması nedeniyle kesilen, gelişme çağında olması nedeniyle her yıl yeni bir protez takılması gereken 12 yaşındaki Melis Arslan'ın yardımına Türk Kızılayı Konak Şubesi yetişti. Melis'in ihtiyacı olan protezi karşıladıklarını açıklayan Şube Başkanı Ömür Şanlı, ayrıca eğitim bursu da vereceklerini müjdeledi.

Çamdibi Kordon Birlik Ortaokulu 6'ncı sınıf öğrencisi Melis Arslan henüz 2 yaşındayken, kanına menenjit mikrobu bulaştı. Mikrobun kaslara yerleşmesi nedeniyle Melis'in sağ bacağı kesildi. Bunun üzerine Melis'e protez takıldı. Protez ücretinin yüzde 80'i her iki yılda bir devlet tarafından karşılanırken, Melis'in büyüme çağında olması nedeniyle protezin her yıl değiştirilmesi gerekiyor. Bu yüzden iki yılda bir protezi cebinden karşılayan Arslan ailesi, bu durumun kendilerini zorladığını belirterek, yardım istedi. O yardım, Türk Kızılayı Konak Şubesi'nden geldi. Aileyi ziyaret eden Şube Başkanı Ömür Şanlı, Melis'in ihtiyacı olan protezi karşıladıklarını söyledi. Protezin yanı sıra Melis'e, Türk Kızılay'ı tarafından eğitim bursu verileceği müjdesini aileye veren Şanlı, kıyafet yardımında da bulundu.

'HERKESE AİLE KADAR YAKINIZ'

Kızılay'ın sadece kan birimi olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizen Şanlı, Melis'in yanında olmaya devam edeceklerini belirterek, "Melis'in haberini gördükten sonra Türk Kızılayı Konak Şubesi olarak yardımcı olmak istedik. Kızılay olarak bir aile kadar herkese yakınız. Melis'in mutluluğu bizlere umut oldu. Protez yardımının yanı sıra eğitim bursu da vereceğiz. Kızılay olarak Melis'in yanında olacağız. Tek istediğimiz onun mutlu olması. Melis'in de artık Kızılay'da, Ömür amcası var. Aralıklarla kıyafet ve kırtasiye yardımlarımız da sürecek. Kızılay'ı sadece birimi olarak düşünmemek lazım. Sosyal yardımlar kısmında ihtiyaçlı ailelerimize, gıda, eşya ve tıbbi eşyalar yardımları yapıyoruz. Toplumumuz bilmeli ki; Kızılay onlara bir aile kadar yakın. Herhangi bir olayda Kızılay'a başvurduklarında değerlendirip yardımcı oluyoruz" dedi.

'MELİS'İN YÜZÜ GÜLÜYOR'

Kızılay'ın yardımı nedeniyle çok mutlu olduklarını söyleyen anne Serap Arslan, "Melis için yapılan haberden sonra Türk Kızılay'ı bizimle irtibat kurdu. Protez sorunu çok kısa sürede çözüldü. Bununla beraber Melis'e burs vereceklerini de söylediler. Bizleri çok mutlu ettiler. Melis'in yüzü gülüyor. O gülünce biz daha çok mutlu oluyoruz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Ömür Şanlı röportaj görüntüsü

Serap Arslan röportaj görüntüsü

Melis Arslan genel ve detay görüntü

Ziyaretten görüntü

Haber: Tolga TAHÇI -Kamera: Tekin GÜRBULAK /İZMİR,

===========================

Minik kardeşler Maya ile Lara, 8 dil biliyor

İZMİR'in Bayraklı ilçesinde yaşayan dilbilimci Ferhat ile tercümanlık yapan Polonyalı eşi Malgorzata Yıldız çiftinin kızları Maya (5) ve Lara (3), 8 dil konuşabiliyor. Babaları ve annelerinin ana dilleri olan Türkçe ve Lehçe'nin yanı sıra Almanca, Rusça, Fransızca, İngilizce, İtalyanca ve İspanyolca bilen Maya ve Lara'nın babası Ferhat Yıldız, "Benim çocuklarım, diğer çocuklardan daha zeki değil, sadece doğru eğitim alıyorlar. Çocukların öğrenme kapasiteleri, yetişkinlere göre daha gelişmiş, tek ihtiyaçları olan sağlıklı eğitim programı" dedi.

Dilbilimci Ferhat Yıldız ile tercümanlık yapan eşi Malgorzata Yıldız çiftinin kızları Maya ve Lara 8 dil biliyor. Babalarının ana dili olan Türkçe ve annelerinin ana dili Lehçe'nin yanı sıra Almanca, Rusça, Fransızca, İngilizce, İtalyanca ve İspanyolca bilen minikler, görenleri hayrete düşürüyor. Hedeflerinin kızlarına 15 dil öğretmek olduğunu söyleyen Ferhat Yıldız, "Bizim çocuklarımız, diğer çocuklardan daha zeki değil. Sadece doğru eğitim alıyorlar. Çocukların öğrenme kapasiteleri yetişkinlere göre daha gelişmiş, onların tek ihtiyacı olan şey sağlık eğitim alabilmeleri. Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz. Önemli olan çocukları, aldıkları ders boyunca eğlendirmek ve onların sıkılmamalarını sağlamak. Bunu başarınca öğrenme hevesleri hiç kaybolmuyor" dedi.

'YURT DIŞINDAN DAVETLER ALIYORUZ'

Yurt dışından davetler aldığını belirten Ferhat Yıldız, "Bundan sonraki hedefimiz, eğitim çalışmalarımıza yurt dışında devam etmek. Her dünya insanına, her dili öğretmek gibi hedefimiz var. Bunun için çalışıyoruz ve bu amaçla bir web sitesi kurduk. Herkese, öğrenmek istediği öğretmek için ihtiyaçları olan şeyi vermeye çalışıyoruz" dedi. Bu amaçla dünyaca ünlü online video izleme sitesi YouTube'da bir kanal oluşturduklarını aktaran Yıldız, kısa sürede 340 bin aboneye ulaştıklarını söyledi. Anne Malgorzata Yıldız ise, evin içinde tüm dillerin aktif olarak konuşulduğunu söyleyerek, "Pratik etmek bir dili öğrenmek için oldukça önemlidir. Ben, çocuklarla ana dilim olan Lehçe konuşuyorum, babaları da Türkçe konuşuyor, her ikimizin de Almanca ve diğer dillerle konuştuğu zamanlar da oluyor. Böylece çocuklar öğrendikleri dilleri bizimle pratik ediyorlar" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Baba ve anneyle röportajlar

Çocuklardan detay görüntü

Çocukların yabancı diller konuşmalarından görüntü

Haber: Davut CAN - Kamera: Tekin GÜRBLUKAK / İZMİR,

============================

Sağlıklı doğum için, gebe okulunda eğitim veriliyor

MANİSA Şehir Hastanesi'nde, kentin ilk ve tek gebe okulunda, sağlıklı bir doğum süreci ve bilinçli bir lohusalık dönemi geçirmesine yardımcı olmak amacıyla anne adaylarına eğitim veriliyor.

Türkiye'nin 7'nci şehir hastanesi olan 558 yataklı Manisa Şehir Hastanesi'nde, anne adaylarının normal doğuma yönelmesi için açılan gebe okulunda, doğum öncesi ve sonrası bilgilendirmeler, egzersizler, eğitimler veriliyor. Bu yılın başında açılan gebe okulunda anne adayları normal doğum, doğal doğum, anne sütü ve bebek bakımı gibi konularda bilgilendiriliyor. Ortalama 4 hafta, haftanın 2 günü ve günde 1 saat verilen eğitimle anne ve anne adayları, 10'ar kişilik gruplar halinde okulda vakit geçiriyor. Kadın Doğum Uzmanı Mehtap Yücedağ, gebelik sürecinin planlı ve programlı olması gerektiğini belirterek, "Gebelik planlayan bütün hastalarımızı öncesinden; tiroid fonksiyonlarından, diyabet ve tansiyon hastalığına kadar kontrollerini yapıyoruz. Eğer anne adaylarımızda bu hastalıklar varsa önceden tedbirini alıp, tedaviye başlıyoruz. Erken doğum ya da düşük riski olmasın diye enfeksiyonları varsa temizliyoruz. Sonrasında gebe kalmasıyla ilgili planlama yapıyoruz. Kan uyuşmazlığı varsa, onunla ilgili tedavi uyguluyoruz. Doğum yapan annelerimizin ise çocukları 2 yaşına gelene kadar, sıkıntısız problemsiz bir şekilde yavrularının büyümelerinde yardımcı oluyoruz. Gebelik öncesi ve gebelik sonrası olan programlarımız kapsamında burada yapılan faaliyetler gerçek anlamda bireylere katkı sağlıyor" dedi.

Okul sayesinde bütün korkularını yendiğini söyleyen ve 3 ay önce doğum yaptığını belirten İlknur Kacar Aşıcı (33), "Ben gebeliğimin son 2 ayında derslere katılmaya başladım. Benim için çok faydalı oldu. Burada yanlış bildiklerimi, doğruya dönüştürme şansım oldu. Diğer gebe arkadaşlarımızla birlikte tecrübelerimizi paylaşıyoruz. Bence çok faydalı bir proje. Tüm annelerin ve anne adaylarının mutlaka gelmesi gerekir" dedi. Anne adayı Melike Ülper Bayram (31) ise, "Şuan gebeliğimin 23'üncü haftasındayım. Gebelik, bilgi kirliliğine açık bir alan. Burada birden fazla uzmanla konuşma imkanımız var. Böylelikle doğru bilgiye ulaşabiliyoruz. Bilgi kirliliğini ve eksiklerimizi giderme imkanımız oldu. Ayrıca bu eğitimlerin ücretsiz olması bizim için büyük bir avantaj. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.

Manisa Şehir Hastanesi Başhekim Yardımcısı Doktor Eda Çakıroğlu Aldemir, eğitimlerle ilgili şunları söyledi:

"Uzman kadromuz belirli aralıklarla eğitimler vermektedir. Kadromuzun içerisinde kadın doğum uzmanımız, ebemiz, diyetisyenimiz, fizyoterapistimiz, çocuk gelişimcimiz ve psikoloğumuz bulunmaktadır. Uzman kadromuz verdikleri eğitimlerle anne adaylarını gebelik sürecinde hem bilinçlendirmekteler, hem de doğum sonrasında anne ile bebek arasında oluşacak güçlü iletişimi kolaylaştırmaktadırlar" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Gebelik okulundan genel görüntü

Anne ve anne adaylarının görüntüsü

Doktor Eda Çakıroğlu Aldemir röp.

Kadın Doğum Uzmanı Mehtap Yücedağ röp.

Anne İlknur Kacar Aşıcı ve .ö Anne adayı Melike Ülper Bayram röp.

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Cemil SEVAL / MANİSA,

========================

Emekli polis, memuru pop müzik şarkıcısı oldu

DENİZLİ'de 25 yıl polis memuru olarak çalıştıktan sonra Emniyet Müdürlüğü'nden emekli olan 47 yaşındaki Abdullah Çelebi, hayalinin peşini bırakmadı, şarkıcı oldu. 'Bay Çelebi' ismiyle müzik piyasasına giren ve emekli ikramiyesinin bir kısmıyla da bestelediği şarkıya klip çeken emekli polis Çelebi, 4 şarkıdan oluşan single'ın ilk klibini ise "Yoktun' isimli şarkısına çekti.

Küçük yaştan itibaren dans ve müzik tutkunu olan evli, 3 çocuk babası Abdullah Çelebi, şarkı söyleyip besteler yapmaya başladı. Denizli, Van, İstanbul ve Ardahan'da 25 yıl polis memuru olarak çalıştıktan sonra geçen yıl emekli olan Abdullah Çelebi, bu süreçte şarkı söylemeye ve beste yapmaya da devam etti. Polis memuruyken, müziğe olan ilgisi nedeniyle her fırsatı değerlendiren Çelebi, İstanbul'da bir dönem polis radyosunda görev yaptı. Denizli'de de onun sayesinde bir polis radyosu kuruldu ve yayına başladı. Polis törenlerinde de sunuculuk yapan Çelebi, polis korolarında görev alıp, 10 Nisan Polis Haftası kutlamalarında şarkı da söyledi. Emekli olur olmaz, müzik piyasasına giren emekli polis Abdullah Çelebi, 'Bay Çelebi' ismiyle geçen ekim ayında 4 şarkıdan oluşan albüm çıkardı. İlk klibini ise 'Yoktun' isimli şarkısına çekti. Şarkıcı Çelebi, "Yıllarca bu anı bekledim. Sonunda gerçekleşti. Emekli ikramiyemin bir kısmını klibe harcadım. Polislik yaptığım dönemlerde de müzikten hiç kopmadım, beste yazmaya devam ettim, bu benim için büyük tutkuydu gerçekleştirdim" dedi. Sözü ve müziği kendisine ait olan 'Yoktun' şarkısı için İstanbul'da kamera karşısına geçen Çelebi, dansçı kızlarla birlikte dikkat çeken bir dans performansı da ortaya koydu. Çelebi'nin ilk klibi yayınlandığı YouTube'ta bir ayda 131 binden fazla görüntüleme aldı.

Polis memuru iken Doğu'da terör operasyonlarına da katılan Çelebi, 4 yıl Emniyet Müdürlüğü Musiki Korusu'nu başkanlığını da yaptı. Çelebi, müzikte Michael Jackson'ı çok beğendiğini tarzını da ona yakın bulduğunu belirterek, şöyle dedi:

"Dans etmek ve şarkı söylemek benim doğamda var. Polis memuru olarak 25 yıl çalıştıktan sonra emekli olup, müzik hayatına atıldım. Polis memuruyken, doğuda terör operasyonlarına da katıldım. Müzik sevgisi, çocukluk yıllarımdan buyana içimde vardı. Müzik hep hayatımda oldu, eğitimim boyunca törenlerde görev aldım. Hayatım boyunca sanatsal etkinliklerde oldum. Daha sonra kendimi polis olarak buldum ve 25 yıl severek yaptım. İstanbul'da görev yaparken, 4 yıl Emniyet Müdürlüğü Musiki Korusu'nu başkanlığını yaptım. Polisken solist olarak da görev yaptım. Benim gibi beste yapıp, sanatçılara veren polis arkadaşlarımız var. Polislik ve sanat hayatını birlikte yürütmek mümkün değil. Benim söylediğim şarkıların ritimleri farklı, Michael Jackson tarzı, pop rock barındıran ritimler var. Ritimleri kuvvetli olan şarkıları söylüyorum. 40 bestem var. Müzik dünyasında başarılı olacağıma inanıyorum.  Hayalimin peşinden koştum ve gerçekleştirdim. İlk klibim iyi bir izlenme sayısına ulaştı."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Abdullah Çelebi'nin görüntü

-Çelebi'nin polis kıyafetli fotoğrafı

-Çelebi'nin klibinden görüntü

-Çelebi ile röp.

-Genel ve detay görüntüler

Haber : Ramazan ÇETİN - Kamera : Deniz TOKAT / DENİZLİ,


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Çelebi Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

Yargı final mi yapıyor? Yargı bitiyor mu 2024? Teşkilat final mi yapıyor? Teşkilat bitiyor mu 2024? Korkma Ben Yanındayım final mi yapıyor? Korkma Ben Yanındayım bitiyor mu 2024? Üç Kız Kardeş final mi yapıyor? Üç Kız Kardeş bitiyor mu 2024? Kardeşlerim final mi yapıyor? Kardeşlerim bitiyor mu 2024? Gönül Dağı final mi yapıyor? Gönül Dağı bitiyor mu 2024? 27-28 Nisan Konya'da elektrik kesintisi yaşanacak ilçeler! (GÜNCEL) MEDAŞ Konya elektrik kesintisi ne zaman bitecek? 27-28 Nisan İstanbul elektrik kesintisi! ELEKTRİKLER NE ZAMAN GELECEK? İstanbul'da elektrik kesintisi! 27-28 Nisan 2024 Antalya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Antalya'da elektrikler ne zaman gelecek? 27-28 Nisan Gaziantep elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Gaziantep'te elektrikler ne zaman gelecek? Gaziantep'te elektrik kesintisi! 27-28 Nisan Manisa elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Manisa'da elektrik ne zaman gelecek? Manisa'da elektrik kesintisi! 27 Nisan 2024 Resmi Gazete ATAMA KARARLARI! Bugünün kararları neler? 27 Nisan Resmi Gazete yayımlandı! 32266 sayılı Resmi Gazete atamalar listesi! 27 Nisan 2024 Sayısal Loto çekiliş sonuçları açıklandı mı? Sayısal Loto sonuçları saat kaçta açıklanacak? Sayısal Loto CANLI izle! Son Depremler! Bugün İstanbul'da deprem mi oldu? 27 Nisan AFAD ve Kandilli deprem listesi! 27 Nisan Ankara'da, İzmir'de deprem mi oldu? 27-28 Nisan İzmir GEDİZ elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! İzmir'de elektrik ne zaman gelecek? İzmir'de elektrik kesintisi!
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title