Haberler

Son dakika! DHA YURT BÜLTENİ - 1

Güncelleme:

Son dakika güncel haberi: TAŞOCAĞINDA HAVAİ FİŞEK YÜKLÜ KAMYON PATLADI: 3 ŞEHİT, 12 YARALISAKARYA'nın Hendek ilçesinde patlamanın meydana geldiği havai fişek fabrikası alanından kamyonla alınan patlamamış havai fişeklerin Adapazarı'ndaki taşocağında imha edileceği sırada patlama meydana geldi.

TAŞOCAĞINDA HAVAİ FİŞEK YÜKLÜ KAMYON PATLADI: 3 ŞEHİT, 12 YARALI

SAKARYA'nın Hendek ilçesinde patlamanın meydana geldiği havai fişek fabrikası alanından kamyonla alınan patlamamış havai fişeklerin Adapazarı'ndaki taşocağında imha edileceği sırada patlama meydana geldi. Kontrollü patlama için bölgede bulunan 3 jandarma şehit olurken, 11 jandarma ve 1 kamyon sürücüsü olmak üzere 12 kişi yaralandı.

Geçen hafta Cuma günü Hendek'te bulunan havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamada 7 kişi yaşamını yitirdi. Bölgede bulunan patlamamış havai fişek ve diğer patlayıcıların emniyetli bir alanda kontrollü olarak patlatılmasına karar verildi. Hendek Belediyesi'ne ait kamyona yüklenen patlamamış havai fişekler, Adapazarı Taşkısığı mevkiinde bulunan taşocağına getirildi. Dün saat 11.45 sıralarında kamyon, taş ocağındaki çukura patlayıcıları boşalttığı sırada patlama meydana geldi. Patlama sesi kentte duyulurken, dumanlar gökyüzüne doğru yükseldi. Bölgeye çok sayıda 112 Acil, itfaiye ve jandarma ekipleri sevk edildi. 112 Acil ekipleri yaralananları bölgede bulunan hastanelere kaldırdı. Patlamanın olduğu alanda kontrollü patlama için bulunan 3 jandarma şehit oldu. Şehit olan 3 jandarmadan 2'sinin patlayıcı madde imha timinden oldukları belirtildi. Patlamanın yaşandığı bölgede kamyondan geriye demir yığınının kaldığı görüldü.

"15 TONLUK BİR PATLATMA İŞLEMİ BUGÜNE KADAR GERÇEKLEŞTİRİLDİ"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu helikopter ile bölgeye geldi. Bakan Soylu yaptığı açıklamada, "Patlamadan sonra yine savcılarımızın koordinasyonu, ilgili arkadaşlarımızın koordinasyonu ile birlikte oradaki patlayıcı maddelerin o alanda bulunmamasına yönelik bir karar alındı. Nereye taşınabileceği konusunda 1-2 alternatif ortaya konuldu. Yaklaşık 15 tonluk bir patlayıcı geçen hafta Cumartesi'den itibaren oradan hem buradan biraz daha farklı bir noktaya hem de buraya taşınmaya başladı. Tabii buradaki patlamaya getirdikleri patlayıcılar havai fişek olunca, oranın ormana yakın olması münasebetiyle burada patlatmanın çok daha doğru olabileceği konusunda ilgili arkadaşlarımız karar verdiler. Bu patlatmanın başında da bizim Ankara'dan gönderdiğimiz, jandarmamıza bağlı, madde patlayıcı imha timimiz var. Başında bir komutanımız var. Onların sevk ve idaresinde, savcılarımızın kontrolünde ve yönetiminde bir patlatma işlemi gerçekleşti. İşte 15 tonluk bir patlatma işlemi bugüne kadar gerçekleştirildi. Son 1-1,5 tonluk bir patlamaya hazır mühimmat varken veya patlayıcı varken hepimizi üzen derinden yaralayan bu müessif olay başımıza geldi" dedi.

BOŞALTMA ESNASINDA MEYDANA GELDİ

Bakan Soylu elindeki fitilleri göstererek, "Ben şimdi göstermek isterim. Bunlara fitil deniyor. Ben de yeni gördüm. Bu patlayıcıların fitilleri bunların içindeki kutulardalar. Bunları buraya patlatmak için getirdiler ve yaklaşık, genelde orada da soğutuluyorlar. Burada da genelde hem itfaiye olur, usul ve nizamnameye göre aynı zamanda ambulans olur. Buna göre bir usul ile birlikte bu mühimmatlar imha edilirler. Buraya getirip tam boşaltma esnasında, neden olduğunu yapılacak adli ve idari soruşturma sonucunda hepimizin anlayacağı bir patlama meydana geldi" diye konuştu.

3 JANDARMA ŞEHİT OLDU

2'si patlayıcı imha timinden olmak üzere 3 kişinin şehit olduğunu açıklayan Bakan Soylu, şöyle konuştu:

"Maalesef bu patlamada 2'si patlayıcı madde imha timinden olan, biri Ankara'dan biri de İstanbul'dan buraya görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız şehit oldular. Birisi de alanın güvenliğini almakla sorumlu olan yine jandarma personelimiz şehit oldu. Aracın şoförü şu anda ağır yaralı, hastanede. Ameliyatta olduğu bilgisini aldık. Yine Kocaeli'de hastaneye sevk edilen bir jandarmamız var. Yine aynı zamanda, kaburgasında hafif bir ağrı olan veya patlamadan mütevellit bir ağrı olduğunu bildiğimiz bir jandarma personelimiz daha var. Toplam sayı şu anda hastanelerde 11 jandarma personelimiz var. Bir de kamyonun veya taşıyıcının şoförü arkadaşımız var. Bu 3 arkadaşımızın dışında diğerlerinin herhangi bir hayati tehlikesi veya herhangi bir sıkıntısı yok. Hayati tehlikesi olan bir tek kamyon şoförü arkadaşımız var. Acil şifalar diliyoruz. Bütün sağlık ekipleri elinden gelen her şeyi ortaya koymaya çalışıyorlar. Kocaeli'ye sevk edilende hafif bir yanık var. Yine patlamadan mütevellit. Zannediyorum onu da orada tedavi altına aldılar."

SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR

Bakan Soylu soruşturmanın devam ettiğini ifade ederek, "Hem bu konuyla ilgili hem öncesiyle ilgili adli ve idari soruşturma aynı şekilde devam ediyor. Bizim bu konuya ilişkin de müfettişlerimiz hem mülkiye müfettişi hem jandarma hem de emniyet müfettişleri, bu konuyla ilgili müfettişlerimiz biraz sonra alana intikal ederler. Savcılarımız zaten meseleyi araştırıyorlar. Hem adli hem de idari soruşturma sonucunda bir eksiklik varsa elbette ki buna ait de gerekli takibatı yapacağımızı, bunu da sonuçlandıracağımızı ifade etmek istiyorum. Bunlar bizim evlatlarımız. Burada kendi görevlerini yerine getirirken böyle bir elim olayla karşı karşıya kaldılar. Allah rahmet eylesin, başımız sağolsun."

PROFESYONEL TİM

Bakan Soylu, "Bütün imhalar jandarma denetiminde mi yapılıyordu?" sorusunu, "Bizim jandarmamızın patlayıcı madde imha timi var. Biz sadece bunu yapmıyoruz. Mesela sınırlardaki mayınları da temizlemek bizim görevimiz. Güneydoğu'da birçok alanda hakikaten bu konuda çok uzmanlaşmış arkadaşlarımız var. En son ben Ağrı'ya gitmiştim. Ağrı'da da sınırla ilgili mayın temizleme işleminde yine bu arkadaşlarımız, patlayıcı madde imha timlerimiz gerçekleştirdiler. Sınır dışında da yaptığımız meselelerde, mesela Suriye alanında da, herhangi bir bomba, patlama olayında bunlar müdahale ediyor. Profesyonel timlerdir. Ama buradaki meselenin nasıl meydana geldiğini, nasıl oluştuğunu, neden oluştuğunu, ihmal varsa ihmalin nasıl gerçekleştiğini, ihmal yoksa teknik bir tepkime varsa onun nasıl olduğunu elbette ki araştırmanın sonucunda hep birlikte öğreneceğiz" diyerek cevapladı.

Bakan Soylu, "İmha edilecek ne kadar patlayıcı var?" sorusunu ise, "Zannediyorum, Sayın başsavcımızdan öğrendiğim, onlar takip ediyorlar, 1,5 tonluk son mühimmat kalmıştı. Onunla beraber bitecekti" diye cevapladı.

Bu arada patlamadan bir gün önce bölgede çalışma yapan uzman ekip fotoğraflandı. Kamyonla getirilen patlayıcıların taşocağının bulunduğu alana taşındığı görüldü.

ŞEHİTLERİN KİMLİKLERİ BELLİ OLDU

Adapazarı'nda taşocağında havai fişeklerin imhası sırasında meydana gelen patlamada Jandarma Astsubay Çavuş Halil Tuna Akgöz, Jandarma Uzman Çavuş Mesut Yazar ve Jandarma Uzman Onbaşı Fatih Monga şehit oldu. Patlamada yaralanan Hendek Belediyesi'nde görevli kamyon sürücüsü 3 çocuk babası Fatih Üretmen (31) tedavi altına alındı.

JANDARMA FABRİKANIN ÇEVRESİNDE ÖNLEM ALDI

Adapazarı'nda taşocağında meydana gelen patlamanın ardından Hendek'de geçen hafta patlamanın meydana geldiği fabrikanın çevresinde önlem alındı. Jandarma ekipleri fabrikaya giden yolları kapattı.

ŞEHİT ASKERLER MEMLEKETLERİNE UĞURLANDI

Adapazarı'nda havai fişeklerin imhası sırasında meydana gelen patlamada şehit olan Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Halil Tuna Akgöz, Jandarma Uzman Çavuş Mesut Yazar, Jandarma Uzman Onbaşı Fatih Manga için İl Jandarma Komutanlığı'nda tören düzenlendi.

Törene, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Jandarma Genel Komutanı Arif Çetin, Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım ve jandarma personeli katıldı. Saygı duruşunun ardından şehit askerler için dua okundu. Helallik alınmasının ardından Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Halil Tuna Akgöz toprağa verilmek üzere Tekirdağ'a, Uzman Jandarma Çavuş Mesut Yazar Manisa'ya, Jandarma Uzman Onbaşı Fatih Manga Afyon'a gönderildi. Mesut Yazar'ın naaşını taşıyan Süleyman Soylu, daha sonra şehit askerin nişanlısına başsağlığı dileyerek, teselli etti. Şehit askerlerin naaşları daha sonra cenaze araçlarıyla memleketlerine uğurlandı.

ADLİ VE İDARİ SORUŞTURMA

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Adapazarı'nda 3 askerin şehit olduğu, 12 kişinin yaralandığı patlamayla ilgili olarak açıklamada bulundu. Bakan Soylu patlayıcı, yanıcı, üretim ruhsatı olan havai fişek fabrikasında patlama meydana geldiğini belirterek, "Geçen hafta Cuma günü Hendek ilçemizde bir patlayıcı, yanıcı, üretim ruhsatı olan bir havai fişek fabrikasında patlama meydana geldi. Acı kayıplarımız oldu. Onlara tekrar huzurunuzda Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum. Yaralılarımız vardı, onlara da şifalar diliyorum. Hemen akabinde bizde buradayken adli ve idari soruşturmalar başladı. Adli soruşturma sayın başsavcımızın koordinasyonunda, idari soruşturmalar hem Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın çalışması açısından, diğer taraftan da bu ruhsatları veren takip eden valiliğimiz açısından da bir taraftan Mülkiye Teftiş Kurulumuz tarafından başladı. Akabinde arkadaşlarımız geldi ve çalışmalarını burada gerçekleştirdiler." dedi.

Bakan Soylu patlamanın yaşandığı fabrikadaki patlayıcıların imhasıyla ilgili şu açıklamada bulundu:

"Tabi bu olayın akabinde hem orada var olan depolanmış, hem orada hazır durumda bulunan birtakım patlayıcılar var, onların oradan taşınması gereklidir. Bu konuda valimiz, başsavcımız, tüm yetkililer bir araya geldiler, her gün ortak koordinasyon yaptılar. Bu patlayıcıların orada taşınması ve bir yerde imha edilmesi hususunu karara bağladılar. Ardından özellikle bu konularda ülkemizde çok yetkin olan jandarmamıza bağlı patlayıcı maddeleri imha timlerimiz var bizim, kısa adı PAMİT, PAMİT'ler geldi, olay olduğu zaman da geldiler ve onlar bu hem naklin, hem imhanın, hem taşımanın bütün bu sürecini sayın savcılığımızın koordinatörlüğünde gerçekleştirmek üzere çalışmalarına başladılar. Yaklaşık 15 tonluk bir patlayıcıyı veya 16,5 tonluk bir patlayıcının taşınması hususunu değerlendirdiler ve ardından bugüne kadar 15 tonluk bir patlayıcıyı iki ayrı taşocağına taşınmaya başladı ve orada da imhası vardı. Niye ayrı taşocağı? Birisinde özellikle havai fişeklerle patlamasında ormana yakınlık söz konusu olduğu için diğer taşocağı da ormana biraz daha uzaklık söz konusu olduğu için bu konuda daha emniyetli daha güvenli olabileceği konusunda bir değerlendirme ortaya koydular. Maalesef bugün neredeyse bu söylediğim patlayıcıların bitmesine yakın müessif, bizi de çok üzen, memleketimizi de çok üzen bir olayla karşı karşıya kaldık. Orada 3 jandarma personelimiz, 2'si PAMİT timine mensup, birisi de orada güvenliği almakla görevli olan 3 jandarma personelimiz şehit oldular. Onlara Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum. İlk etapta 12 yaralımız var idi ama bu 12 yaralıdan 3'ünün durumunun farklı olduğunu ifade etmiştim, birinin de ağır olduğunu söylemiştim. Şimdi hastanelerde 6 yaralımız kaldı. Biri aracı süren Hendek Belediyesi'nde çalışan şoförümüz, 2 de jandarma personelimiz de hafif, toplam 6 yaralımız hastanede tutuluyor. Onlara da geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz" diye konuştu.

RUHSAT ASKIYA ALINDI

Bakan Soylu havi fişek fabrikasının ruhsatının askıya alındığını belirterek, alınan kararı şöyle açıkladı:

"Tabi Mülkiye Teftiş Kurulumuz da, aynı zamanda başsavcılığmız da kendi adli ve idari soruşturmalarını devam ettiriyorlar. Bugün öğleden sonra biz Mülkiye Teftiş Kurulunun en azından ilk etapta gördüklerini değerlendirmek üzere Ankara'da bir değerlendirmemiz olacaktı. Ama bu olay olunca ben de onlar da ardından buraya intikal ettiler. ve olayda neler gördüklerini ilk etapta tespit ettiklerini benimle paylaşacaklardı. Bu patlama olduktan sonra da burada tekrar hep birlikte bir değerlendirme yaptık. Burada yaptığımız değerlendirme çerçevesinde bir kararı da kendi aramızda değerlendirdik. Özellikle can ve mal güvenliği açısından bu tip işletmelerin kurulumuna cevaz veren tüzük açısından neler yapılabileceğini yaptığımız değerlendirmelerde ortaya koyduk. Yaptığımız değerlendirmeler şunlardı: birincisi 87 yılında özellikle patlayıcı, yanıcı, depolama, üretim gibi oluşturulan bir tüzüğün çerçevesi içerisinde burada faaliyet gösteren havai fişek fabrikasından bahsediyoruz. Burada bu çerçevede Mülkiye Teftiş Kurulumuzun bulmuş olduğu birtakım değerlendirmeler var, bu değerlendirmeler teklif ediyorlar, diyorlar ki bunun çalışma izninin ilk önce askıya alınması, ardından da iptal edilmesi hususunu teklif ediyorlar. İkincisi ise buranın yani patlayıcı ve yanıcı üretim tesisi olarak imarda uygunluğunun ortadan kalkması hususu değerlendirildi. Onu da çevre ve Şehircilik Bakanımızla Sayın Murat Kurum bakanımızla hemen değerlendirdik, istişare ettik. Hem teftiş kurulunun teklif ettiği, valiliğin uhdesinde olan bu patlayıcı ve yanıcı, depolayıcı, üretim izninin olduğu çalışma izni askıya ardından iptalinin gerçekleştirilecek adımın atılması ve diğeri de imar planının o alan için resen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından değiştirilmesi hususu, bu değerlendirmeleri yaptıktan sonra Sayın Cumhurbaşkanımıza da bu değerlendirmeleri arz ettik. ve o da talimatıyla ortaya çıkan değerlendirmelerin gereğinin yerine getirilmesi talimatını verdi. Bunun üzerine arkadaşlarımız gerekli çalışmaları yaptılar. Teftiş Kurulu kararı ve tavsiyesiyle Valiliğimizce önce ruhsat askıya alındı, ardından iptal işlemlerini gerçekleştirilecek. İkincisi ise yine Çevre ve Şehircilik Bakanımızın talimatıyla buranın imar izninin iptali gerçekleşmiş olacak. Son günlerde yaşadığımız, Sakarya'mızı, ülkemizi ve insanlarımızı üzen bu meselelerle ilgili hem adli hem idari çalışmalar neticesinde çıkan sonuçlara yönelik nereye vardığımızı ve nasıl sonuçlar aldığımızı kamuoyuna arz etmeyi de kendimize bir görev olarak addediyoruz."

'KİMİN EN UFAK BİR İHMALİ SÖZ KONUSUYSA HERKES BİLMELİDİR Kİ BUNUN GEREĞİ YERİNE GETİRİLECEKTİR'

İhmal varsa bunun gereğinin yerine getirileceğini ifade eden Bakan Soylu, "Elbette ki bizim için temel olan insanımızın güvenliğidir. Bunun için her türlü adımı atmak bizim temel sorumluluğumuzdur. Ayrıca başka bir sorumluluğumuz da var, hepimiz insanız ve canız. Bir kişinin tırnağına bir şey gelse dahi bu ülkeyi yönetenler olarak kendi yükümlülüklerimizin farkındayız. Bunun için buradan kamuoyumuza, Sakarya'mıza ve milletimize ifade etmek isteriz ki; burada kimin en ufak bir ihmali söz konusuysa herkes bilmelidir ki bunun gereği yerine getirilecektir. Var olan hadise canımızı yakmıştır ama tekerrürü bizi bambaşka bir sorumluluğun altına iter ki bu insan olarak da, yönetici olarak da bizim için de ülkemiz için de zor bir durum olur. Özellikle bu konuda ihmali olanlarla ilgili zaten özellikle tutuklama konusunda fabrika yöneticileri için gerekli kararları başsavcılığımız ve adalet mekanizmamız yerine getirmiştir ama diğer süreçlerde aynı şekilde devam edecektir." diye konuştu.

'PATLAYICI KONUSUNDA JANDARMA VE POLİS OLARAK EN İYİ NOKTADAYIZ'

Bakan Soylu havai fişeklerin neden jandarma tarafından taşındığı yönündeki soruyu şöyle cevapladı:

"Bu belirli bir çerçevede gerçekleştiriliyor. Buradaki temel mesele kamu güvenliğinin sağlanmasıdır. Burada hem jandarmamız hem polisimiz kolluk kuvvetimizdir ve temel görevleri ise kamu güvenliğinin tesis edilmesidir. Bu olaya özellikli olarak da başka bir bakış açısı var o da şudur; Buradan bunların muhafazasını, naklini yapmak üzere görevlendirilen kişiler, kurallar ve kanunlar çerçevesinde uzman kişilerdir. Bu da bizim kolluk kuvvetimizde vardır, muadili söz konusu değil. Başsavcılığımız koordinesinde yönetilen bir durumdur ve başından beri böyledir. Jandarma bölgesi olması nedeniyle jandarmadadır. Bizim de PAMİT timlerimiz var, patlayıcı konusunda jandarma ve polis olarak en iyi noktadayız ve bizden daha iyi bu işi yapabilecek, kamu güvenliği ve işin sağlığı açısından kimse yok. Biz mayınların sınır ötesi ve kendi sınırlarımızda temizlenmesi, Allah muhafaza tüm bomba olaylarında tedbir ve önlenmesi konusunda da hem emniyetimizin hem jandarmamızın kendine ait birimleri var ve bu konuda da yetkindirler. Böyle bir durumda elbette ki nerede olursa olsun, hangi sektörde olursa olsun ilk tedbiri alması gereken jandarma ve doğal olarak polisimizdir. Burası da jandarma mıntıkası olması nedeniyle jandarma tedbir almaktadır. Bu şuna benzer; bir afetle karşılaşıyorsunuz, buraya neden AFAD geldi demek gibi. AFAD'ın görevi o, temel görevi budur. Orada da bir kamu güvenliği var, burada da jandarmanın, polisin kendi yetkinliği içinde bir durum olarak değerlendirmek gerekir. Tabi siyaseten bu tip tartışmalar yapılıyor, bende bugün gördüm ve üzülerek takip ettim. İlla ki birbirimize bir kabahat bulacaksak başka alanlarda bulabiliriz ama mesneti, dayanağı olmayan, kendi görev çerçevesi içinde olan meselelerde bu tip kabahatler bulmak, hele ki kendisini bu memleketin yetişmiş insanı olarak gören insanlar tarafından bu dönemde olmaması gerekir. Hepimizin acısı var. Burada kendim bir soruşturma memuru gibi herkesle teker teker konuşarak olayı hem kendi açımızdan aydınlatmaya, ki ilgili arkadaşlarımızda zaten bu konuda yetkinler. Bunu gerçekleştirmeye çalışıyoruz."

Bakan Soylu, "Ne kadar patlayıcı kaldı?" sorusunu, "Burada 2 türlü patlayıcı var, birincisi depolarda var olan patlayıcılar. Bu depolardaki var olan ve soğutulan patlayıcılar henüz oradalar. Esas orta noktada olan patlayıcılar ise bizim tahmini olarak 16,5 ton olarak söylediğimiz patlayıcının 15 tonu patlatılmıştı. İşte bugün en geç yarın tamamlayacaktık ama böyle bir kazayla karşılaştık. Diğer patlayıcılar ise oradaki depolardalar hala" diyerek cevapladı.

Bakan Soylu havai fişeklerin olay yerinde imha edilmesi görüşleriyle ilgili soruyu ise, "Bu kadar büyük patlayıcıların olduğu ve depoların bulunduğu bir alanda neyi nasıl ve ne şekilde imha edeceksiniz? Elbette ki herkesin kendine ait mesleki tecrübesi ya da bilimsel yetkinliği olabilir ama olayın yerini görmeden, etkisini ve nasıl cereyan edeceğini değerlendirmeden böyle bir takım dayanağı olmayan değerlendirmelerde ve en kötüsü ise kamuoyunu yanıltıcı bilgilerde bulunmak son derece yanlış. Burada eksik var mıdır? Elbette ki var. Eksik olduğu için aksaklık olduğu için zaten birtakım tedbirler alınıyor. Oradaki eksiklik ve aksaklıkları değerlendirecek olan adli ve idari soruşturmadır. Burada neden yerinde patlatılmadı, orada patlatılması lazımdı gibi dayanağı olmayan, nasıl patlatacaksınız? 1 tonu patlatacaksınız peki oradaki depolarda 70 ton 75 tonu nasıl patlatacaksınız? Orada da yapılan toplantı ve değerlendirmelerde başka yerde patlatılması konusunda bir ortak değerlendirme yerinde patlatılması konusunda getirilecek sakıncalar düşünülerek tespit edilmiştir. Bu tespit üzerine de bir adım atılmıştır." diye cevapladı.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Adapazarı Jandarma Haberler Son Dakika

title