TÜM KATEGORİLER
Papa: Ayasofya'yı düşünüyorum ve büyük acı duyuyorum
Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco, Ayasofya'nın statüsünün değiştirilmesi ile ilgili olarak ilk kez yorum yaptı ve "Ayasofya'yı düşünüyorum ve büyük acı duyuyorum" dedi.
Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco, Ayasofya'nın statüsünün değiştirilmesi ile ilgili olarak ilk kez yorum yaptı ve "Ayasofya'yı düşünüyorum ve büyük acı duyuyorum" dedi.
Papa, her Pazar günü düzenlenen Angelus duasının ardından yaptığı kısa konuşmada, önceden hazırlanan metnin dışına çıkarak Ayasofya'ya da değindi.
Papa, Temmuz'un ikinci Pazar gününün "Uluslararası Deniz Günü" olarak kutlandığına değinerek denizlerde çalışan ve sevdiklerinden uzak olanları selamladı.
Papa bunun ardından elindeki metnin yazılı olduğu kağıttan başını kaldırıp bir süre durakladıktan sonra, "Deniz aklımı uzaklara götürüyor, İstanbul'a. Ayasofya'yı düşünüyorum ve büyük acı duyuyorum" dedi.
Papa'nın bu sözleri, kendisini dinlemek için Vatikan'daki San Pietro Meydanı'nda toplananlar tarafından alkışlandı.
Ayasofya, müzeye dönüştürülmesine yönelik Bakanlar Kurulu kararının Danıştay tarafından iptal edilmesinin ardından 24 Temmuz'da Müslümanlar için ibadete açılıyor.
Vatikan bugüne kadar bu kararla ilgili herhangi bir yorum yapmaktan kaçınmıştı.
Yaklaşık 1500 yıl önce manastır olarak inşa edilen Ayasofya, Hristiyanlık inancına mensup kişiler için kutsal bir mekan olarak görülüyor. Osmanlı Devleti'nin 1453'te İstanbul'u almasının ardından camiye çevrilen Ayasofya, Müslümanlar tarafından da kutsal bir mekan olarak kabul ediliyor.
Katolik Kilisesi'nin gazetesi: "Yara yeniden açıldı"
Ayasofya kararı İtalyan basınında da geniş yer buldu. İtalyan Katolik Kilisesi'nin gazetesi Avvenire dün manşetten verdiği haberde "Yara yeniden açıldı" başlığını kullandı.
Gazetedeki bir analizde de "Ayasofya'nın müze haline getirilmesi, farklılıklar arasında bir birlikte yaşama modeli oluşturmak için zamanı, geçmişin düşmanlıklarını ve suiistimallerini durdurmak gibiydi" diye yazdı.
Avvenire, Cuma günü yayımladığı bir analizde de Ayasofya'nın statüsünün değiştirilmesinin "dinle alakası olmadığını", iktidarın destek kaybettiği bir dönemde "milliyetçilere hediye" vermeyi amaçladığını öne sürmüştü.
