İNTERNET VE SOSYAL MEDYADA ÖNE ÇIKAN YURT HABERLERİ

Eskişehir'de hamsinin kilosu 50 liraya çıktı, fiyatı gören tezgahtan döndü

KARADENİZ'de hamsinin az çıkması, Eskişehir'de bulunan balıkçı tezgahlarındaki fiyatlara da yansıdı. Önceki gün 30 liradan satılan hamsinin kilo fiyatı, 50 liraya yükselirken, tezgahlara gelen müşteriler ise etiketi görünce şaşırdı. Balıkçı İbrahim Uğur, fiyatları görenlerin kendilerine tepki gösterdiğini belirterek, "Balık çok pahalı. Fiyatlar eti geçti. Etin kilosu 40 lira, hamsinin kılçığını aldıktan sonra 100 lira kilosu. Yarı yarıya fire veriyor. Bizim için çok kötü; fiyatı gören, gidiyor" dedi.

Denizlerde av sezonun açılmasının ardından tezgahlar, balıkla doldu; ancak Eskişehir'deki tezgahlarda önceki gün 30 liradan satılan Karadeniz hamsinin kilo fiyatı, 50 liraya yükseldi. Kırmızı etin kilo fiyatını geçen hamsinin satışı azalırken, satıcılar ve tüketiciler de fiyatların yükselmesine tepki gösterdi.

'ETİKETTE 50 LİRAYI GÖREN, GİDİYOR'

Hamsinin düne kadar 30 liradan satıldığını anlatan balıkçı İbrahim Uğur, piyasada azaldığını ve fiyatların da yükseldiğini söyledi. Uğur, "Düne kadar 25-30 lira arasındaydı fiyatlar birden 50 liraya fırladı. Biz de anlayamıyoruz niye fırladı? 'Denizde balık yok' diyorlar ama herhalde bunu depolara koyuyorlar. Depolara aktarıyorlar balıkları. Az balık olunca böyle fiyatlar birden artıyor, bizim işler de duruyor, iş olmuyor. Etikette 50 lirayı gören, gidiyor. Günde 20 kasa satardık, şimdi 1 kasaya düştü. Palamut da arttı, 25 liraya fırladı. 15 gün önce 15 liraydı tanesi, şimdi 25 lira. İstavrit 25 lira ile 50 lira arasında gidiyor. Balık çok pahalı, çok fiyatlandı. Fiyatlar eti geçti. Etin kilosu 40 lira, hamsinin kılçığını aldıktan sonra 100 lira kilosu. Yarı yarıya fire veriyor. Bizim için çok kötü; fiyatı gören, gidiyor, tepkiyi bize gösteriyor. Piyasada balık az olunca, depolara koydukları için, fiyatlar yükseliyor ceremesini de biz çekiyoruz" dedi.

Balıkçıklardan İbrahim Yakar da fiyatların yükselmesiyle işlerinde bozulduğunu belirterek, "İşin en yoğun saati ama görüyorsun tezgah boş. Palamut da pahalandı. Millet 10 liraya sardalya yemek zorunda kalıyor ama o da satılmıyor. Önceden bu tezgah dolardı, yetiştiremezdik '2-3 saat sonra gel al' derdik ama şimdi 10-15 dakika sürmüyor, yıkayıp, temizleyip veriyoruz. Çünkü satışlarda yoğunluk olmuyor" diye konuştu.

'SADECE BAKIP, GEÇTİK'

Balık almak için gelenlerden Bekir Yerli, hamsinin fiyatını görünce çok şaşırdığını söyleyerek, "Fiyat biraz daha artsa somon fiyatlarını zorlayacak yani. Et yemek daha iyi" dedi.

Meral Akgün ise "Fiyatlar çok yüksek. Bakıp geçiyor insanlar sadece. Biz de bakıp geçtik. Hamsi 50 lira olmuş alamadık" diye konuştu.

BALIK FİYATLARI

Öte yandan balıkçı tezgahlarında palamut kilosu 25 liradan, somon 70, levrek 45, sardalya 10, istavrit 25, yerli palamut ise 12,5 liradan satılıyor. Hamsinin kilosu, kentteki bazı balıkçı tezgahlarında ise 35 ile 50 lira arasındaki fiyatlarla satılıyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Hamsi tezgahı

-50 lira etiketi detay

-Hamsilerden detay

-Balıklara bakan müşteriler

-Balık temizleme tezgahı

-Balıkçı İbrahim Uğur ile röp.

-Palamut ve diğer balıklar

-Fiyat etiketleri

-Balıkçı İbrahim Yakar ile röp.

-Balık almaya gelenlerle röp.

-Tezgaha hamsi koyulması

-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Caner AKSU/ESKİŞEHİR,

===============

Şanlıurfa ve Adana arasındaki 'kebap' rekabeti yeniden alevlendi: Kebapçılar 'hodri meydan' dedi

Şanlıurfa ve Adana'da 'en güzel kebap bizim' tartışması yeniden alevlendi. Şanlıurfalı kebapçılar Türkiye'de en güzel kebabın Şanlıurfa'da yapıldığını söylerken, Adana Kebapçılar ve Lokantacılar Esnaf Odası Başkanı Şefik Aslan ve Adanalı kebapçı ustası Yaşar Aydın ise geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Selçuk Karakuş'un "Buradaki kebabın tadı Türkiye'nin hiçbir yerinde yok" sözlerine tepki gösterdi.

Türkiye'nin en sevilen ve bilinen lezzetlerinden olan kebap, hem turistlerin hem de vatandaşların vazgeçilmezi olmaya devam ediyor. Yemek kültürüyle ön plana çıkan ve kendine özgü lezzetleriyle tanınan Adana'da kentin simge yemeklerinden olan Adana kebabı, 2005 yılında tescillendi ve coğrafi işaret aldı. Bunun yanı sıra yine et yemekleriyle ünlü olan Şanlıurfa'da 5 et yemeği coğrafi işaret alarak tescillenip, listedeki yerini aldı. Yaygın olarak acılısına 'Adana kebabı', acısızına ise 'Urfa kebabı' denilen lezzet, son zamanlarda adını aldığı iki il arasında anlaşmazlığa yol açtı. Adana ve Şanlıurfa'daki kebap ustaları arasında çıkan anlaşmazlıkta taraflar, en lezzetli kebabı kendilerinin yaptığını ifade etti. Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Selçuk Karakuş'un Şanlıurfa'nın 5 tescilli yemeğiyle bu konuda birinci olduğunu ve en lezzetli kebabın bu kentte yeneceği açıklamasıyla birlikte Adanalı ve Şanlıurfalı kebapçılar arasında tartışma yeniden alevlenmiş oldu.

Şanlıurfa'da sofların baş tacı ve vazgeçilmezi olan kebap, ustaların hünerli elleriyle özenle hazırlanarak servis ediliyor. Şanlıurfalı kebap ustaları, kuzu etinden yapılan ve baharat eklenmeden sadece tuz ile yoğrulup servis edilen kebabın, sadece Adana değil, Türkiye'nin her ilinde yapılandan daha lezzetli olduğunu savunuyor. Ustalar, közde pişirilerek hazırlanan Urfa kebabını her zaman savunacaklarını ifade ederek, rakip illerin ustalarına meydan okuyor. Adanalı meslektaşlarına 'hodri meydan' diyen Şanlıurfalı ustalar, Adana kebabının içerisine katkı maddeleri konulduğunu, Urfa kebabının ise sadece tuz eklenerek pişirildiğini söyledi. Kebabı daha lezzetli yaptığını iddia eden Adanalı ve diğer kebapçılara meydan okuyan Şanlıurfalı kebapçılar, "Her türlü yarışmaya hazırız. Kebabın diyarı Şanlıurfa'dır, rakip tanımayız" dedi. Karakuş'un açıklamalarının üzücü olduğunu kaydeden Adana Kebapçılar ve Lokantacılar Esnaf Odası Başkanı Şefik Aslan ise Adana kebabının diğer kebap türleriyle kıyaslanmaması gerektiğini ve bu tür açıklamaların maksadını aştığını belirtti. Adanalı kebapçı ustası Yaşar Aydın ise yurt içi ve yurt dışından binlerce insanın kebap yemek için Adana'ya akın ettiğini, bu tür lezzet kıyaslamalarının doğru olmadığını söyledi.

"ADANA DEĞİL, TÜM TÜRKİYE'YE 'HODRİ MEYDAN' DİYORUZ"

Şanlıurfalı kebapçılardan Faruk Akbaş, kebapta etini kullandıkları erkek kuzuların organik şekilde otlandığını ve etinin lezzetinin buradan geldiğini söyledi. Doğal ortamda otlanan kuzuların etinin besicilerin yetiştirdiği koyunlardan daha lezzetli olduğunu ve bunun da Urfa kebabını aromasıyla ön plana çıkardığını savunan Akbaş, "Hiçkimse Urfa kebabını salçalı bulgur aşıyla karıştırmasın. Bizde kuzular kesildikten sonra et bir gün dinlenmeye bırakılır. Hayvanın eti bir gün içinde kendini toparlar. Hayvanın eti bir gün sonra makineyle değil, ustalarımız tarafından zırhtan geçirilerek çekilir. Her şeyin sadesi güzeldir. Et kendi lezzetini versin diye hiçbir katkı maddesi eklemeyiz. Urfa ile Adana arasındaki en büyük fark budur. Ete sadece tuz eklenir. Zırhtan tuzla harmanladıktan sonra ete pul biber bile koymayız. Biz kebabın yanında mideye zarar vermeyen Urfa isotunu sunarız, acı isteyen istediği miktarda kullanabiliyor" diye konuştu

Urfa kebabının hiçbir katkısı olmadan müşterilere sunulduğunu anlatan Akbaş, "Biz kebabın içerisine baharat, isot ya da sebze koymuyoruz. Karacadağ bölgesinde yetişen kuzuların etinin lezzetine güveniyoruz. Bunun için de Adana değil, tüm Türkiye'ye 'Hodri meydan' diyoruz. Kebabının çok lezzetli olduğunu iddia eden varsa biz jürilerin önünde yarışmaya hazırız. Kebabın diyarı Şanlıurfa'dır, o kadar iddialıyız. Şanlıurfa'ya gelip kebap yiyenlerin hepsi de aynı görüşü bizimle paylaşıyor" şeklinde konuştu

"KEBAP DEYİNCE AKLA ŞANLIURFA GELİYOR"

Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Halil Peltek, Şanlıurfa'nın 12 bin yıllık geçmişe sahip bir şehir olduğunu belirterek, "Şanlıurfa, coğrafi işaretlerinde de birinci sırada yer alıyor. Halen kentimize ait 5 kebap çeşidimizin tescilini almış bulunmaktayız. Şu anda Adana kebap kendine has olarak yapılıyor. O kebapta Türkiye'mizin bir değeri olarak kabul ediliyor. Her yörenin kendine göre bir damak zevki bulunmaktadır" ifadelerini kullandı.

Şanlıurfa'da, yörede haşhaş kebabı olarak bilinen sade kebabın tescil ettiği ürünler arasında yer aldığını aktaran Peltek, şöyle dedi:

"Haşhaş kebabı denilince bu yöremizin özelliğinden olan üveyz koyunlarından, erkek kuzudan ve sağ boşluğundan alınarak, zırh bıçağıyla çekilerek hazırlanan müthiş bir lezzettir. Bunun özelliği içine sadece tuz koymaktır. Bu kebapta başka bir baharat kullanılmaz. Bizim burada yetişen hayvanlarımızın beslendiği alanlar, bu yörenin doğal bitki çeşitlerini Karacadağ ve Tektek dağlarından beslenen koyunlardan yapılan bir kebap türümüzdür."

TÜRKİYE'DE KEBAP LİDERİ ŞANLIURFA

Peltek, kebapta olduğu kadar tescil sayısı olarak bakıldığında diğer kalemlerde de Türkiye'de lider olduklarını söyleyerek, "Bizim şu an patlıcanlı, soğanlı, haşhaş, ciğer ve kazan kebabıyla bu mutfağımız çok zengindir. Tabii ki bu bölgede yöresel besinlerle hazırlanan bu kebaplar lezzetli olacaktır. Türkiye'nin ve dünyanın her tarafında Urfa kebabı olarak biliniyor. Bizim burada arzu ettiğimiz bu kebaplarla pazar payını artırmaya çalışacağız. Burada bu kebabı yiyen ziyaretçilerimiz daha sonra bizlere dönerek bu lezzeti başka yerlerde bulamadıklarını söylüyorlar" şeklinde konuştu.

'HANGİ KENTE GİRİŞ ÇIKIŞ FAZLA OLUYOR, ARAŞTIRILSIN'

Kebap denilince Türkiye başta olmak üzere dünyada da ilk olarak Adana kebabının akıllara geldiğini dile getiren kebapçı Yaşar Aydın, bu yemekle diğer kebapları kıyaslamanın tamamen yanlış olduğunu belirtti. Şanlıurfa yemeklerinin çok lezzetli olduğunu ve 5 tescilli ürünleri oldukları için onlar adına mutlu olduklarını kaydeden Aydın, "Doğrudur, onların kendine özgü güzel yemeklerine saygı duyarız ama Adana kebabı bambaşka bir şey. Kıyma kebabı tamamen bu kentindir. Acılı ve acısız diye ayrılır. Kuzu etinden olur ve zırhta çekilir. Buraya Kenya'dan, Avusturalya'dan, Lübnan'dan kısacası dünyanın her yerinden insanlar kebap yemek için akın ediyor. Eğer en lezzetli kebap Şanlıurfa'da yenseydi oraya akın ederlerdi. Bu tür sözlerin söylenmemesi gerekir. Bir bakalım insanlar kebap yemek için en çok hangi kente giriş-çıkış yapıyor? Araştırılsın" diye konuştu.

'ADANA KEBABINI KIYASLAMAK YANLIŞ'

Adana Kebapçılar ve Lokantacılar Esnaf Odası Başkanı Şefik Aslan ise 2005 yılında Adana Ticaret Odası ve kendi kurumlarının öncülüğünde Adana kebabının tescillendiğini ve tüm dünyada saygı duyulan, tüketilen bir yemek olduğunu vurguladı. Şanlıurfalı dostlarından zaman zaman bu tür açıklamalar gelince üzüldüklerini belirten Aslan, "Adana kebabını kıyaslamak en başta bir yanlıştır. Herkesin yemeğine saygımız var ama bu tür tartışmalara Adanalılara alet etmemek gerekir" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ - 1 (ŞANLIURFA)

----------------------------

Urfa kebabı hazırlayan usta Faruk Abaş

Kuzu boşluğunda hazırlanan etler

Zırh bıçağıyla hazırlanan kebap

Ocakta pişirilen kebaplar

Müşteriye servis edilen kebap

Kebap ustası ve müşterilerle yapılan röp.

Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Halil Peltek, röp.

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ -2 (ADANA)

----------------------------

Lokantacılar Esnaf Odası Başkanı Şefik Aslan ile röp

Kebap ustası Yaşar Aydın ile röp

Kebabın şişe takılması

Kebabın pişirilmesi

Vatandaş röpü

Genel ve detayalar

Haber: Ali LEYLAK-Ömer ŞULUL-Can ÇELİK-Eser PAZARBAŞI / ADANA-ŞANLIURFA,

==============================

Çocuğun yere bıraktığı bisikletin üzerinden geçti

BARTIN'da, sokaktan geçen cip yol kenarında oturan çocuğun yere bıraktığı bisikletin üzerinden geçti. O anlar güvenlik kamerasına yansırken, sürücü yoluna devam etti.

Olay, dün Çaydüzü Mahallesi 77 nolu sokakta yaşandı. Sokağa giriş yapan cipin sürücüsü, yolun kenarında oturan çocuğun yere bıraktığı bisikletin görmeyerek üzerinden geçti. Utku Yalçın cipin bisikletinin üzerinden geçmesinin şaşkınlığını yaşarken, sürücü yoluna devam etti. O anlar güvenlik kamerasına yansırken, çocuğun ailesi şikayette bulunmadı.

Bisikletinin ezildiğini görünce korktuğunu söyleyen Utku Yalçın, 'Bisiklet yerdeydi, ben de yerde oturuyordum. Bir anda araba bisikletin tekerleğini ezdi. Bisiklet yamuldu. Gaza bastı gitti' dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Güvenlik kamera görüntüleri

-Sokakta bisiklete binen çocuklar

-Detay görüntüler

-Utku Yalçın ile röp.

Haber-Kamera: Ayhan ACAR/BARTIN,

================

Can dostundan insanlık dersi

İZMİR'in Güzelbahçe ilçesinde ölen bir martıyı gören sokak köpeğinin davranışları adeta insanlık dersi verdi. Kuşun küçük bedenini ortada bırakmayan köpek, toprağa gömdü.

Can dostu hayvanlar yaptıkları çeşitli davranışlarla insanlara örnek oluyor. Güzelbahçe ilçesinde bir sokak köpeği de yaptığıyla insanlık dersi verdi. Sahilde telef olmuş martıyı gören sokak köpeği uzaklaşmak yerine onu adeta son yolculuğuna uğurladı. O anlar ise bir vatandaş tarafından cep telefonuyla görüntülendi. Görüntüde sokak köpeğinin itinayla kuşu gömmesi dikkati çekti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------------------------------

Cep telefonu görüntüsü

Köpeğin kuşu gömmesi

Haber: Kadir ÖZEN- Kamera: İZMİR, DHA)

====================

TIR'a tutunan bisikletlilerin tehlikeli yolculuğu kamerada

Bursa'da TIR'ın dorsesine tutunarak giden bisikletli 2 kişinin tehlikeli yolculuğu, cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Bisikletlilerden biri, kendisini uyaran kişiye, "Yolumuzdayız, sıkıntı yok. TIR fren yaparsa ben de yaparım? dedi.

Bursa'da iki bisikletli, dün akşam saatlerinde Kestel- İnegöl ilçesi arasındaki Eskişehir yolunda, TIR'ın dorsesine tutunup ilerleme başladı. Tehlikeye aldırış etmeden saatte 60 kilometre hızla giden TIR'ın arkasına tutunan bisikletlileri gören sürücüler, şaşkınlık yaşadı. Bir otomobil sürücüsü, o anları cep telefonu kamerasıyla görüntüledi. Bisikletlilerden biri kendisini uyaran kişiye, 'Yolumuzdayız, sıkıntı yok. TIR fren yaparsa ben de yaparım. TIR'ın stop lambaları yandığında yavaşlıyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

-Bisikletlilerin trın dorsesini tutarak ilerlemesi

-Vatandaşların bisikletlileri uyarması

-Bisikletlilerin vatandaşla konuşması

Haber-Kamera: İsmail Hakkı SEYMEN/BURSA,

==============

Seyir halindeyken kasasında tavla oynanan kamyonetin sürücüsüne ceza

Bursa'da hareket halindeyken kasasındaki piknik masası üzerinde 2 kişinin tavla oynadığı kamyonetin sürücüsüne bin 834 lira para cezası uygulandı.

Osmangazi ilçesi Yakın Çevre yolunda seyir halindeki 41 VD 611 plakalı kamyonetin kasasında bulunan 2 kişi, piknik masası üzerinde tavla oynarken görüldü. Bu sırada aynı yöne giden otomobilin sürücüsü, o anları cep telefonu kamerasıyla kayda aldı. Görüntülerin sosyal medyada paylaşılmasının ardından Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri, harekete geçti. Ekipler, kamyonetin plakasından ulaştığı sürücüye Trafik Kanunu'nun 65 1-g maddesi gereği 'gabari dışı yük yüklenmesi, taşınan yük üzerine veya araç dışına yolcu bindirilmesi' nedeniyle bin 834 lira para cezası uygulandı.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel