Dha Yurt Bülteni-14

Görüntülerdeki çocuk İzmir'de bulundu

ALKOL ve sigara içirilirken görüntüleri çekilen ve internette paylaşılan küçük çocuk, İzmir'in Bergama İlçesi'nde bulundu. Annesi müzikholde çalışan çocuğa bakıcının baktığı içti ve sigarayı da bakıcının arkadaşının içirdiği öne sürüldü. Çocuk, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından koruma altına alındı.

Geçen hafta sigara ve alkol içirilen küçük çocuğun internette yayınlanan görüntüleri sosyal medya kullanıcılarının tepkisi çekti. Görüntülere tepki gösteren vatandaşlar Alo 183 Sosyal Destek Hattı'na ihbarda bulundu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ihbarlar üzerine harekete geçerek 81 il müdürlüğü ve emniyet ile koordineli şekilde bir çalışma yürüttü. Gerçekleştirilen çalışmanın sonunda çocuk, İzmir'de bulundu. Bergama İlçesi'nde annesiyle yaşadığı, müzikholde çalışan annenin çocuğu bakıcıya bıraktığı, içki ve sigarayı da çocuğa bakıcının arkadaşının içirdiği ileri sürüldü. Bakanlık yetkilileri çocuğun öncelikle kapsamlı bir sağlık kontrolünden geçirildiğini ve herhangi bir sağlık probleminin bulunmadığını söyledi. Aile ve Sosyal Politikalar İzmir İl Müdürlüğü tarafından yapılan incelemeler sonucunda çocuğun annesinin yanında ihmal ve istismara uğrama riski değerlendirilerek Acil Koruma Kararı başvurusu yapıldığını bildiren yetkililer şu açıklamayı yaptı:

"Yapılan başvuruyla 2828 Sayılı Sosyal Hizmetler Kanunun 22. Maddesi kapsamında Acil Koruma Kararı çıkarılmıştır ve çocuğumuz şu anda Bakanlığımıza ait bir kurumda bakımımız altında. Her türlü ihtiyacı karşılanacak ve gerekli psikososyal destek sağlanacak. Çocuğumuzun yaşayacağı yer ve geleceğiyle ilgili nihai karar, çeşitli incelemelerin ardından verilecek. Çocuğumuzun ve annesinin psikolojik durumları, sosyal çevreleri ve yaşadıkları yerdeki fiziksel şartlar incelenerek, uzmanlarımız tarafından çocuğumuz için en yüksek faydayı sağlayacak, onu en iyi şekilde koruyacak karar alınacaktır."

Ayrıca yetkililer görüntülerdeki davranışların kabul edilemez olduğunu ve sorumluları ile ilgili soruşturma başlatıldığını, hukuk biriminin soruşturmanın takipçisi olacağını söyledi.

KUTU

2828 SAYILI SOSYAL HİZMETLER KANUNUN 22. MADDESİ

Korunmaya ihtiyacı olan çocukların reşit oluncaya kadar bu Kanun hükümlerine göre Kurumca kurulan sosyal hizmet kuruluşlarında bakılıp yetiştirilmeleri ve bir meslek sahibi edilmeleri hususundaki gerekli tedbir kararı 3/7/2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununa göre yetkili ve görevli mahkemece alınır. Bu karar için gerekli belgeler Kurumca düzenlenir ve ilgili mahkemeye gönderilir. Haklarında derhal korunma tedbiri alınmasında zorunluluk görülen çocuklar mahkeme kararı alınıncaya kadar, bu Kanuna göre kurulmuş kuruluşlarda veya aile yanında mahalli mülki amirin onayı alınmak suretiyle bakım altına alınır.

(Ek fıkra: 6/2/2014-6518/17 md.) Sosyal hizmet kuruluşlarının kendisine teslim edilen çocuk hakkında yapacağı inceleme sonucunda hazırlayacağı raporda, 5395 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca çocuğun derhal korunma altına alınmasını gerektiren bir durum olmadığı ve ailesine teslim edilmesinde herhangi bir sakınca bulunmadığı kanaatine varması halinde mülki idare amirinin onayı ile çocuk ailesine teslim edilebilir.

Görüntü Dökümü

------------------------

küçük çocuğun görüntüleri

Haber : İZMİR

======================================

Şehit Aybüke öğretmenin adı memleketinde bir okula verildi

BATMAN'ın Kozluk İlçesi'nde teröristlerin saldırısında şehit olan müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın'ın adı, memleketi Çorum'un Osmancık İlçesi'ndeki bir okula verildi.

Batman'ın Kozluk İlçesi'nde 4 gün önce okulunda karne dağıttıktan sonra evine giderken PKK'lı teröristlerin saldırısında şehit olan müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın'ın adının, memleketi Çorum'un Osmancık İlçesi'nde bir okula verilmesi için Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz talimat verildi. Bunun üzerine Osmancık İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 3 okul belirlendi. Şehit Yalçın'ın ailesinin istediği üzerine adı Osmancık Ortaokulu'na verildi. Okulun adının değiştirilmesinin ardından yeni tabelası okul girişine asıldı. Okulun yeni adı 'Şehit Öğretmen Şenay Aybüke Yalçın Ortaokulu' oldu. Şehit kızının adının verildiği okula gelen baba Sadık Yalçın, burada vatana ve millete hayırlı bireyler yetişmesini dilediğini söyleyerek teşekkür etti.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Okulun dışından detay

-Okulun tabelasının değiştirilmesi

Haber-Kamera: Mustafa ULUSOY/ OSMANCIK (Çorum),

===============================================

Jeoloji mühendisinden Manisa'ya deprem uyarısı

MANİSA'da önümüzdeki 10 yıl içerisinde büyük bir deprem olma olasılığının yüzde 60 olduğunu söyleyen TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Manisa İl Temsilcisi Kerem Kadir Oğuz, vakit kaybetmeden önlem alınması gerektiği konusunda uyarıda bulundu. Oğuz, Ege Denizi'nde olan 6.2'lik depremin Manisa'da olması durumunda kentin yarıya yakınının yıkılabileceğini öne sürdü.

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Manisa İl Temsilcisi Kerem Kadir Oğuz, önümüzdeki 10 yıl içerisinde Manisa'da büyük bir deprem olma olasılığının yüzde 60 olduğunu söyledi. Jeoloji mühendisleri olarak tarihsel depremleri incelediklerinde bu bölgede tarihte çok büyük depremlerin yaşandığını hatırlatan Oğuz, "17'nci yüzyılda Manisa ve çevresinde meydana gelen depremlerde çok büyük bir yıkıntı yaşanmış. En son Alaşehir İlçesi'nde 1969 depremi oldu. Dün yaşanan depremi İzmir'den İstanbul'a kadar her yer hissetti. Depremlerin ne zaman olacağını bilemiyoruz ama kesin olacağını biliyoruz. Türkiye'nin her yeri faylarla kırılmış durumda. Her yerde bu önlemleri almak durumundayız. Bu sonuçlara bakıldığında önümüzdeki 10 yıl içerisinde Manisa'da büyük bir deprem olma olasılığı yüzde 60. Deprem olasılığı bu kadar yüksek iken vakit geçirmeden bir an önce önlem almamız gerekiyor" dedi.

EV ALIRKEN DEPREME DAYANIKLILIĞA DİKKAT

Deprem konusunda AFAD ve belediyelere büyük görevler düştüğüne dikkat çeken Oğuz, "Sürekli 'Ne zaman deprem olacak?' sorusu soruluyor. Ne zaman olacağının bir önemi yok. Buna hazırlıklı olup olmadığımızın sorulması lazım. Ne zaman olacağını bilerek belki canımızı kurtarabiliriz ama çok ciddi maddi kayıplarımız olur. AFAD gibi kamu kurumlarımıza ve belediyelerimize çok büyük görevler düşüyor. Belediyeler, kanunda da belirtildiği üzere tüm afetlere karşı önlem almakla yükümlüdür. Binalar yapılırken kontrollerin çok iyi yapılması gerekiyor. Binalar yapılırken ilk yapılan iş zemin etütleridir. Belediyelerimizin bu zeminleri çok iyi kontrol etmesi gerekiyor. Yapı denetim elemanları zemin etütünde başarılı değiller. Vatandaşlarımızın ev alırken önce depreme ne kadar dayanıklı olup olmadığını sorgulaması lazım" diye konuştu.

"MANİSA'NIN YARISI YIKILABİLİRDİ"

Ege Denizi'nde meydana gelen depremin Manisa'da olması durumunda kentin yarıya yakınının yıkılabileceğini iddia eden Oğuz, "5.1'de Gölmarmara tarafında olan depremde çok büyük hasarlar meydana geldi. Ege Denizi'nde olan depremin Manisa'da olması durumunda kentin yarıya yakını yıkılabilirdi. Yıkıntılar sonucu yangınlar çıkabilir, yollarımız tıkanabilir. Bununla ilgili önlemler alınması gerekiyor. Manisa'da 6 ve 7 şiddetine varan depremler tarihte tespit edildi. Bunun gelecekte de olacağı kesin. Manisa'da deprem risklerini belirleyerek, bunları azaltmamız gerekiyor" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Jeoloji Mühendisleri Odası Manisa İl Temsilcisi Kerem Kadir Oğuz ile röportaj.

Haber-Kamera: Ersan ERDOĞAN/MANİSA,

================================================

'Depremler daha çok bilinmeyen faylarda ortaya çıkıyor'

JEOFİZİK Mühendisleri Odası (JMO) Adana Şube Başkanı Melih Baki, Türkiye'de depremlerin yüzde 98'inin önceden tespit edilmiş diri faylarda değil, saptanmamış örtülü faylarda oluştuğunu söyledi.

Ege Denizi'nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremle ilgili bir değerlendirme yapan JMO Adana Şube Başkanı Melih Baki, bölgedeki deprem hareketliliğini incelediklerini anlattı. Türkiye'de depremlerin yüzde 98'den fazlasının daha önce bilinmeyen ve 'örtülü fay' olarak nitelenen faylarda ortaya çıktığını aktaran Baki, şunları kaydetti:

"Türkiye'de diri fay haritaları çıkarılırken örtülü faylar gösterilmiyor. Örtülü fayların ortaya çıkarılması için çalışma yok. Son 30- 40 yıllık deprem arşivine bakınca, depremlerin gösterilen fayların üzerinde olmadığı görülür. Bu depremler, örtülü faylarda oluyor. Depremlerin yoğun olduğu bölgede deprem üreten örtülü ve diri tüm fayların ortaya çıkarılması gerek. Depreme karşı doğru veriler üretilirse toplum da aydınlanır. İkinci aşamada nüfus yoğunluğunun bulunduğu kentlerin altındaki faylar incelenmeli. Depremde en büyük yıkım bina yoğunluğunun olduğu yerde, en çok can kaybı da nüfus yoğunluğunun bulunduğu yerlerde olur. Depremlere karşı herkese büyük görev düşüyor."

Görüntü Dökümü

--------------------

JMO Adana Şube Başkanı Melih Baki nin açıklamaları

Haber-Kamera: Yusuf BAŞTUĞ/ADANA,

=========================================

Sezer'in Günlüğü sergisi büyük ilgi gördü

KOCAELİ'nin Kandıra İlçesi'ndeTEOG sınavında dereceye giren Spina-Bifida hastası olan ve TEOG sınavlarında derece yapan Sezer Yaşar

ilgili "Sezer'in Günlüğü" adlı fotoğraf sergisi ve biyografi video gösterimi büyük ili gördü.

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Salonunda gerçekleştirilen sergiye Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü, Kocaeli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ercüment Çiftçi, Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zafer Utkan, Kocaeli Üniversitesi Öğretim Görevlileri, Spina Bifida hastası  Sezer Yaşar, babası Ayhan Yaşar, annesi Nagihan Yaşar ile abisi Samet Yaşar ve çok sayıda öğrenci katıldı.Görsel sanatlar öğretmeni Leyla Emektar ile fotoğrafçı Hakan Tokuç'un tanıtım konuşmalarının ardından Spina-Bifida hastası olan,  tekerlekli sandalye ile okuldaki eğitimini sürdüren Sezer Yaşar'ın yaşama bakış açısının anlatıldığı "Sezer'in Günlüğü" adlı biyografi video gösterimi izlendi.

Sezer'in ailesinin çok örnek ve özel bir aile olduğunu söyleyen Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu,"Değerli konuklar, gerçekle içi içe geçmiş duyguların yaşandığı ama örnek olması gereken fotoğraf videolarını hep birlikte izledik. Hepimizin ortak duygusu sevginin kaynağı olan fedakarlığın adı olan annesini içten kutluyorum. Sezer'in okuması ve mutlu olması için kendi işini bırakıp Sezer'in okulunda çalışmayı kabul ederek, kendi dünyasını Sezer'in dünyasına dönüştüren babasını da kutluyorum. Çok örnek ve özel bir aile. Geçtiğimiz günlerde ziyaret ettim ve Sezer'in çok başarılı karnesini kendisine takdim ettim. Orada gördüm ki engeller inanırsanız, bir araya gelirseniz ve dayanışmayı sağlarsanız hepsi aşılır. Yeter ki beynimizdeki engelleri kaldıralım, yürekteki sevgiyi çoğaltalım. Sezer'in istediğine erişeceğine dair şüphem yok. Örnek olması gereken hayat öyküsünü sanatla buluşturdukları için iki değerli sanatçımızı tebrik ediyorum. Sosyal sorumluluğu ve duyarlı bir çalışma olmuş." dedi.

asan Basri Güzeloğlu, beraberindekiler ile birlikte "Sezer'in Günlüğü" adlı fotoğraf sergisini bir süre gezerek günün anısına fotoğraf çekildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Vali konuşması

-Sergi açılışı konuşmaları

-Video gösterimi ve fotoğraf sergisi

Haber-Kamera: Çağla DAŞCI/İZMİT(Kocaeli)-

========================================

Lösemili Poyraz'ın yüzünü güldüren destek

MANİSA'da yaşayan lösemi hastası 5 yaşındaki Poyraz Aydemir'in akülü motosiklet hayalini, LÖSEV gerçeğe dönüştürdü. Hayırseverlerin desteğiyle alınan motosikletin teslim edilmesi sırasında Poyraz'ın gülümsemesi ve kahkahaları herkesin içini ısıttı.

Şehzadeler İlçesi Aşağıçobanisa Mahallesi'nde yaşayan ev hanımı Aysun Aydemir ve fabrika işçisi Kenan Aydemir, 4 ay önce oğlu 5 yaşındaki Poyraz Aydemir'in hastalığıyla sarsıldı. Aydemir ailesi, yüksek ateş şikayetiyle hastaneye götürdüğü Poyraz'ın, konulan teşhiste lösemi olduğunu öğrendi. Celal Bayar Üniversite Hastanesi'nde tedaviye alınan Poyraz Aydemir'e, kemoterapi tedavisi uygulandığı belirtildi.

Tedavisi süren minik Poyraz'ın sokakta oynayan çocuklardan görüp özendiği akülü araç hayali ise Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) tarafından gerçekleştirildi. Ailenin ulaştığı vakıf yetkilisi Gamze Berçin Edirne, hayırseverlerin desteğiyle alınan akülü motosikleti Poyraz'a ulaştırdı. Küçük çocuğa sürpriz yapan LÖSEV'in İzmir Halkla İlişkiler Koordinatör Yardımcısı Berçin Edirne, Poyraz'ın yüzünü güldürdü.

Uygun donör bulunması için beklediklerini belirten anne Aysun Aydemir, "Şimdi ilaçla hastalığı ilerlemesin diye tedavi devam ediyor. Celal Bayar Üniversite Hastanesi'nde tedavi görüyor. İlk zamanlar tedaviye cevap vermiyordu. Şimdi tedaviye cevap veriyor. Bizden ilik için örnek alındı, ama uymadı. Türkiye genelinde sıraya geçtik" diye konuştu. Yaşadıkları mahallede sokakta oynayan çocukların oyuncak arabalara bindiğini gören Poyraz'ın da aynı oyuncağı istediğini anlatan Aysun Aydemir, "Biz alamamıştık. LÖSEV'i aradım. Onlar yardımcı oldular. Şimdi oyuncak motosikleti geldi. Poyraz çok mutlu oldu. O mutlu olduğu zaman bende mutlu oluyorum" dedi.

Anne Aysun Aydemir, diğer çocukların da yüzünün gülmesi için LÖSEV'e bağış çağrısı yaptı.

Lösemili Poyraz'ı sevindiren LÖSEV yetkilisi Gamze Berçin Edirne ise, "Poyraz bizden akülü bir araba istemişti. Biz de onun bu arzusunu yerine getirmek istedik. Ona arabasını getirdik. LÖSEV olarak bize kayıtlı 25 binden fazla aileye yardımlarımızı iletiyoruz. LÖSEV'e fitre ve zekatlarınızı bağışlayarak lösemili çocuklara destek olabilirsiniz. Bağışlarla Poyraz gibi çocukların hayallerini gerçeğe dönüştürebilirsiniz" dedi.

Sadece lösemili çocuklara değil, kanserli yetişkin hastalara da yardımcı olduklarını belirten Edirne, "Ailelere burs yardımımız var. Kendimize ait biz hastanemiz var. Hastanede başarı oranımız yüzde 92. Bize başvuran çocukları kontenjan olması durumunda kendimiz tedavi ediyoruz. Diğer hastanelerde tedavi gören çocukların ailelerine ayni ve nakdi yardımlar dağıtıyoruz. Hastanelerde tedavi gören lösemi hastası çocukların aileleri konaklama konusunda çok sıkıntılar yaşıyor. Biz bu sıkıntıyı çözmek için Ankara'da lösemili çocuklar köyü inşa etti. Bu köyde aileler ücretsiz şekilde konaklıyor" diye konuştu.

"BABALARIMIZI UNUTMAYALIM"

Hastalığın anne ve babayı psikolojik olarak etkilediğini anlatan Edirne, özellikle babaların 'güçlü olmalıyım' psikolojisi ile duygularını belli edemediğini anlattı. Bunun için 'Babalarımızı unutmayalım' projesi başlattıklarını kaydeden Edirne, "Hastalığın psikolojik yönünde anne ve babaya destek olmak için psikolog ve sosyologlarımız çalışmalar yürütüyor. Baba hastalık sırasında en çok yükü yüklenen insan. Güçlü olmalı. Ailesinin geçimini sağlamak zorunda. Anne çocuğun yanında ama-baba hastane bahçesinde banklarda uyuyabiliyor. Biz de bunu bildiğimiz için aile olarak ele alıyoruz. Babalara da destek veriyoruz" dedi.

"VİCDANSIZ KİŞİLERE KANMAYIN"

Özellikle LÖSEV'in ismini kullanarak dolandırıcılık yapan kişiler olduğuna dikkat çeken Edirne, "LÖSEV adına bağış toplamak isteyen dolandırıcılar var. Dergi, gazete, bülten satmaya çalışıyorlar. Böyle bir şey yok. Lütfen bu vicdansız kişilere kanmayın" dedi.

SEVİNCİNDEN KAHKAHALAR ATTI

Akülü motosikletine kavuşan Poyraz da, 7 yaşındaki abisi Kaan Aydemir'in de yardımı ile oyuncağına bindi. Uzun zamandır istediği oyuncağına kavuşan Poyraz, sevincinden kahkahalarla güldü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Evin balkonunda Poyraz'ın görüntüsü

LÖSEV yetkililerinin oyuncak motosikleti kurması

Poyraz'ın görüntüsü

Anne Aysun Aydemir'in konuşması

LÖSEV yetkilisi Gamze Berçin Edirne'nin konuşması

Lösemi hastası Poyraz'ın arabasına binmesi ve oynaması

Haber- Kamera: Nermin UÇTU / MANİSA,

========================================

Bergama İzmir Politika Güncel Haberler