Haberler
BBC

İtalyan Öğrenciyi Mısır Güvenlik Güçleri Öldürdü"

New York Times, Mısır'da 2016 başında işkence edilerek öldürülen İtalyan doktora öğrencisi Giulio Regeni'nin, Mısırlı güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğüne dair ABD yönetiminin elinde kanıtların bulunduğunu yazdı.

Mısır'da 2016 başında işkence edilerek öldürülen İtalyan doktora öğrencisi Giulio Regeni'nin, Mısırlı güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğüne dair ABD yönetiminin elinde kanıtların bulunduğu iddia edildi.

ABD merkezli New York Times Magazine dergisinde dün yayımlanan "Neden bir İtalyan öğrenci Mısır'da işkence gördü ve öldürüldü?" başlıklı haberde, Regeni'nin öldürülmesi ve sonrasında yaşananlarla ilgili daha önce duyulmamış detaylar yer aldı.

New York Times'ın Kahire büro şefi Declan Walsh tarafından yazılan haberde, "Regeni'nin ölümünden sonraki haftalarda ABD Mısır'dan bomba bir istihbarat elde etti: Mısırlı güvenlik yetkililerinin Regeni'yi kaçırıp, işkence edip öldürdüklerine dair kanıt" denildi.

O dönemki ABD Başkanı Barack Obama'nın yönetiminden bir yetkili gazeteye konuşarak, "Mısır'ın sorumluluğu olduğuna dair inkar edilemez kanıt elde ettik" dedi. Bir başka ABD'li yetkili de Mısır yönetiminin Regeni'nin ne şekilde öldürüldüğünü bildiğini söyledi ve "Bunun en üst seviyedeki yetkililer tarafından bilindiğine şüphe yok. Onların sorumluluğu var mıydı bilmiyorum. Ama biliyorlardı. Biliyorlardı" diye konuştu.

New York Times, "ABD bu bilgiyi (o dönemki İtalya Başbakanı) Renzi hükümetine iletti" diye yazdı.

İtalya, Kahire Büyükelçisi'ni geri gönderme kararı almıştı

Haber İtalya'da büyük ses getirdi. Muhalefetten bir politikacı, New York Times'ın iddiasıyla ilgili Başbakan'ın yanıtlaması talebiyle parlamentoya bir soru önergesi sunacaklarını açıkladı. İtalyan basınına konuşan Başbakanlık kaynakları ise ABD'den böyle bir istihbarat geldiğini yalanladı.

New York Times'ın haberinin, İtalya'nın Regeni cinayetinin ardından geri çektiği Kahire Büyükelçisi'ni önceki gün geri gönderme kararı almasından hemen sonra yayımlanması da dikkat çekti.

İtalyan Senatosu Savunma Komisyonu Başkanı Nicola Latorre, haberin tam da İtalya'nın Mısır'a büyükelçisini geri gönderme kararından sonra yayımlanmasının "İtalya-Mısır ilişkilerinin düzelmesinin istenmediğini" gösterdiğini söyledi.

İtalya'nın Mısır'la diplomatik ilişkileri koparmaktan kaçınmasında, radikal İslam'ı durdurmada Mısır'ın rolünü önemsemesi ve devlete ait enerji şirketi Eni'nin Mısır'daki yatırımlarının da etkili olduğu yorumları yapılıyor.

Regeni ailesi tepkili

Giulio Regeni'nin ailesi başta olmak üzere birçok kesimse, cinayetin sorumluları bulunmadan İtalya'nın yeniden Mısır'a büyükelçi gönderme kararını eleştiriyor. Regeni ailesinden yapılan açıklamada, "Ancak Giulio'yu kimin neden öldürdüğüne dair gerçeğe ulaştığımızda, ona işkence edenler ve işbirlikçileri bize teslim edildiğinde büyükelçimiz Kahire'ye onurumuzu çiğnemeden dönebilir" denildi.

İtalya'da dün ulusal bayram olduğu için bugün basılı gazeteler yayımlanmazken, olay haber bültenleri ve internetin en önemli gündem maddesi haline geldi.

Büyükelçinin geri yollanmasına tepkiler ve New York Times'ın iddiası, "Regeni", "Kahire", "Mısır" ve "Başbakanlık" etiketleriyle Twitter'da en çok konuşulan konular arasına girdi.

Regeni cinayetindeki gizemler

25 Ocak 2016 akşamı, Tahrir Meydanı protestolarının 5. yıldönümünde, bir doğumgünü partisine gitmek için Kahire'deki evinden çıkan 28 yaşındaki Giulio Regeni'den bir daha haber alınamamıştı. Regeni'nin ağır işkence izleriyle dolu cesedi 3 Şubat 2016'da Kahire-İskenderiye arasında bir yol kenarında bulunmuştu.

Mısır'dan, Regeni'nin ölümüyle ilgili kafa karıştırıcı açıklamalar yapılmıştı. Kız arkadaşı olduğu bilinse de, Regeni'nin eşcinsel olduğu ve kıskanç sevgilisi tarafından öldürülmüş olabileceğinden, trafik kazasına ve bir suç çetesinin cinayetine kurban gittiğine kadar çok sayıda tutarsız iddia ortaya atılmıştı.

İtalya'nın Mısır'a baskıları artırması üzerine, 24 Mart'ta Kahire polisi sokak ortasında bir minivana ateş açarak 5 kişiyi öldürmüş ve bu kişilerin yabancıları kaçıran bir suç çetesi olduğu iddia edilmişti. "Çeteyle" bağlantılı bir evde de Regeni'nin pasaportu ve kredi kartının bulunduğu açıklanmıştı.

Bu iddia İtalya'da şüpheyle karşılanmış ve olayın üzerini örtme girişimi olarak yorumlanmıştı. İtalyan müfettişlerin elde ettiği deliller de Mısır polisi tarafından öldürülen "çetenin" Regeni cinayetiyle ilgisi olmadığını göstermişti. Ne var ki Regeni'nin pasaportunun "çeteyle bağlantılı eve" nasıl girdiği sorusu net olarak yanıtlanmadı.

Regeni'nin öldürülmesinden aylar sonra, geçen Eylül'de, Mısır Başsavcısı Regeni'nin casusluk faaliyetinde bulunduğu şüphesiyle Ulusal Güvenlik Ajansı tarafından izlendiğini açıkladı. New York Times'ın dünkü haberine göre, Regeni'nin pasaportunu "suç çetesinin evinde bulan" polis memuru da, Regeni'yi takip eden Ulusal Güvenlik Ajansı timiyle iletişim içindeydi.

Ancak Mısırlı yetkililer, Regeni'yi takip ettiklerini kabul etse de kaçırılması ve öldürülmesiyle ilgileri olmadığını savunuyor.

Mısır'daki demokratikleşme çabalarında sendikaların rolü üzerine doktora yapan Regeni'nin casus olarak görüldüğü ve Regeni'nin öldürülmesiyle Batılı devletlere "güvenlik işlerimize burnunuzu sokmayın" mesajı verilmek istenmiş olabileceği; Regeni'nin Mısırlı Askeri İstihbarat ile Ulusal Güvenlik Ajansı arasındaki ihtilafa kurban gitmiş olabileceği ve Regeni cinayetiyle İtalya-Mısır ilişkilerinin hedef alındığı iddiaları ise hala tartışılmaya devam ediyor.

BBC

Amerika Birleşik Devletleri İtalya Dünya Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title